Elektriği kesilen hane sayısının bu yıl içinde patlama yapması bekleniyor

Elektriği kesilen hane sayısının bu yıl içinde patlama yapması bekleniyor

Dört kişilik bir ailenin asgari yaşam standartları için tüketeceği varsayılan 230 kWh’lik enerjinin faturasının, Aralık 2021’de 211 TL düzeyindeyken şu anda 289 TL’ye çıktığını söyleyen Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, elektriği kesilen hane sayısının 2022 yılında daha artmasından endişe ettiklerini açıkladı.

KESİNTİ SÜRESİ UZAYACAK MI: ELEKTRİĞİ KESİLEN ABONE SAYISINDA PATLAMA!

2022 yılına girerken gelen yüzde 100''ü aşkın zam sonrası pek çok hanede elektrik faturası sorunu yaşanıyor. 2021 yılında  3.5 milyon abonenin elektriği borcunu ödeyememesi nedeniyle kesilirken, krizin daha da derinleştiği 2022 yılında bu sayısının artmasına ise kesin gözüyle bakılıyor.

Cumhuriyet''ten Şehriban Kıraç''ın haberine göre, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, elektrik faturalarına gelen fahiş zam sonrası vatandaşın içerisine düştüğü zor durumu değerlendirdi. Vatandaşların elektrik kesintilerinin hemen ardından gerekirse borçlanarak elektriğini açtırmaya gayret ettiğini söyleyen Ulutaş, “Konutlardaki asgari fatura, 2007-Mart 2022 arasında yüzde 703 oranında zamlanmıştır” dedi. 

Elektriğini ödeyemeyen vatandaş sayısı artıyor mu?

Ne yazık ki enerji ile ilgili temel göstergelerde dahil olmak üzere, sağlıklı veri bulmak çok zor. Çok başlı yapı nedeniyle çoğu zaman ilgili kamu kurumlarının da verileri birbiri ile tam olarak örtüşmemektedir. Kamuoyuna açık bir ödeme istatistiği yok. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın milletvekillerinin soru önergelerine verilen yanıtlara bakıldığında 2021 yılında düzensiz ödeme nedeniyle 3 milyon 449 bin abonenin kesinti yaşadığını görüyoruz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun elektriğinin kesildiği gün EPDK’nin açıklamasına göre o gece ülke genelinde 278 bin 350 abonenin elektriği borcundan dolayı kesik durumdaydı. Bu sorun esasen milyonu aşan sayıda yurttaşımızı ilgilendirmektedir. Elektrik enerjisi zorunlu bir ihtiyaçtır ve başka bir şeyle ikame edilmesi imkânsızdır. Bu nedenle ödeme güçlüğü çeken yurttaşlar, kesintinin hemen ardından gerekirse borçlanarak elektriği açtırmaya gayret etmektedir. Kuşkusuz, yaşanan büyük ekonomik kriz de düşünülürse 2022’de ödeme güçlüğü çeken yurttaş sayısı, bir önceki yıla göre artacaktır.

Elektriğe yeni zam gelecek mi?

1 Ocak’tan sonra elektrik üretiminde kullanılan doğalgaza zam yapıldı, piyasa kuralları gereği bu artışın elektriğe de yansıması gerekir ama toplumun burnundan soluduğu bir dönemde kısa vadede açıktan zam yapmak kolay olmayacaktır.

Kriz nedeniyle elektriği kesme süreleri uzatılamaz mı?

Son ödeme tarihinden sonra maksimum 10 gün içinde kesinti yapılıyor. Şirketler genelde bu süreyi kısaltmak için son ödeme tarihi biter bitmez bildirimde bulunmayı tercih ediyor. Kesinti için 65 yaş üstü, engelli ve şehit ailelerin meskenlerinde ise faturaların aralıksız olarak yıl içerisinde en az üç dönem boyunca ödenememiş olması gerekiyor. Halihazırda özelleştirilmiş olan bu alanda dağıtım ve tedarik şirketlerinin, bırakın kesinti yapılmamasını, süre uzatımına dahi rıza gösterme ihtimali çok düşük. 

Zamlar sonrası hanelere gelen fatura ne kadar oldu?

Dört kişilik bir ailenin asgari yaşam standartları için tüketeceği varsayılan 230 kWh’lik enerjinin faturası, Aralık 2021’de 211 TL düzeyindeydi. Bu rakam 1 Mart 2022 itibarıyla 289.1 TL’ye çıktı. Dağıtım bölgelerinin özelleştirilmesi öncesinde dört kişilik bir ailenin asgari yaşam standartları için kullanacağı 230 kWh’lık tüketim için ödediği konut faturası, 2007’de 36 TL’ydi, Mart 2022 itibarıyla 289.1 TL’ye yükseldi. Konutlardaki asgari fatura, 2007- Mart 2022 arasında yüzde 703 zamlandı. TÜİK verilerine göre Aralık 2007- Ocak 2022 arasındaki tüketici fiyatları endeks değişimi yüzde 424’dür. Bu durum özelleştirmelerin elektrik enerjisinin genel enflasyonun çok üstünde pahalılaşmasına neden oldu. Son beş yılda 100 TL’nin altında olan fatura, konutlar için 300 TL sınırına çıktı. Asgari ücretle geçinen iki çocuklu bir aile gelirinin yaklaşık yüzde 7’sini elektrik faturasına ayırmak zorunda.

Sanayi ve çiftçide durumlar nasıl?

Geçen yılın büyük kısmında enerji maliyetlerini konutlara direkt yansıtmamak için farklı formüller denendi. Son kaynak tarifesine giren büyük tüketici konumundaki sanayi kullanıcıları ve organize sanayi bölgeleri’ndeki kuruluşların enerji maliyetleri daha fazla arttı. Bugün yaşadığımız yüksek enflasyonun da oluşmasına neden olan bu tablo. EPDK’nin Son Kaynak Tedarik Tarifesinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğ’de yaptığı ve 1 Temmuz 2022’den sonra uygulanan değişiklikle sınır 1 milyon kWh’e düşürüldü. Böylece daha fazla sanayi abonesine, spot piyasa ve YEKDEM maliyetlerinin doğrudan yansıdığı daha pahalı bir tarife uygulanacak. Bu tarihten sonra sanayi açısından üretim maliyeti yükselmesi sorunuyla karşı karşıya kalabiliriz. Bu durum yeni bir yoksulluk dalgasının daha oluşmasına neden olacaktır.

Tarımsal üretim üzerindeki elektrik maliyeti düşünüldüğünde ise yaz aylarında düşmesi beklenen enflasyonun tırmanışa geçmesi kaçınılmaz gözükmektedir. Yaşanan krizin bir gıda krizine doğru genişleme eğilimi var. 

Faturalar kimin cebine gidiyor?

Elektrik dağıtım şirketlerinin bir ikiz kardeşi var: Görevli tedarik şirketi. Faturalardaki “perakende enerji bedeli”ni dağıtım şirketinden sadece muhasebesi ayrışmış bu şirketler tahsil ediyor. Dağıtım bedeli ile dağıtım şirketlerine aktarılıyor. Faturalar üzerinden finanse edilen yatırımlar için dağıtım şirketlerinin açtığı ihaleler, bu şirketlerin başka isimler altından kurduğu, ortak olduğu taşeron şirketlere yaptırılabiliyor. Sahipleri aynı olan bu şirketlerin ayrı ayrı elde ettikleri kârların tümü, faturaya yansıyor. Bir tür kâr zinciri kurmuş durumdalar. Bu zinciri kırmadan, elektrik maliyetleri makul seviyelere gerilemez. Sağlıklı bir ekonomi oluşması için ülkemizin enerji şirketlerini kamulaştırmayı planlaması gerekiyor.

İlgili Haberler