Kendi yurdumuzda barınamıyoruz: Tek istediğimiz başımızı sokacak bir ev!

Kendi yurdumuzda barınamıyoruz: Tek istediğimiz başımızı sokacak bir ev!

Konut fiyatlarında ve durumdaki kriz, ev sorunu yaşayan, yaşamayan birçok vatandaşın barınma durumunu olumsuz etkiledi. Fiyatların bu durumda artması, uygun fiyatlı evde oturan kiracıların da ev sahipleri tarafından mobbing’e uğramasına neden oldu.

TEK İSTEDİĞİMİZ BAŞIMIZI SOKACAK BİR EV!

İktidar eliyle yaratılan ekonomik kriz ve gelişen enflasyon, vatandaşın yaşam kalitesini ve alım gücünü yerle bir etti. Bu durumdan nasibini alana konut sektöründe fiyatlar karşılanamayacak düzeyde arttı. Yabancıların, T.C vatandaşlığı almak için konut alması, ederi az olan konutların da astronomik düzeyde artmasına, sadece yabancıya kiralık veya satılık şeklindeki ilanların artmasına sebep oldu.

Cumhuriyet’ten Simay Gözener, konut krizi ile ilgili konunun uzmanlarının görüşlerinin aktardı. İlk sözü alan, Şehir Bölge Plancılar Odası İstanbul Şube Başkanı Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu, konut krizi hakkında şu açıklamaları yaptı:

‘TOKİ ORTA SINIFI NEDEN DİKKATE ALMIYOR’

“Ülkemizde konut üretimi konusunda kamunun arz talep dengelerini gözetmemesi, kim için konut ürettiğinin farkında olmaması büyük sorun. Yoksullara ve üst gelir sınıfına hizmet ettiğini ifade eden TOKİ, neden orta sınıfı dikkate almıyor? Kaldı ki yoksullar için üretilen konutlara erişebilecek kesim aslında orta sınıf Türkiye koşullarında. Sosyal konut kamunun elinde olur, belirli nitelikleri taşıyan insanlar, çok küçük kiralarla bu evlerde oturtulur. Aynı zamanda bu kişiler istihdam edilir, kadınlar ekonomik hayata kazandırılır, çocukların eğitimi sağlanır. Ama bizde bu model giderek yükselen, lüksleşen yapılara dönüşüyor. Örneğin Alibeyköy Yeşilpınar bölgesine yıllar önce Vialand Tema Park diye bir şey kondu. İlk açıldığında giriş ücreti 50 lira olan bu eğlence merkezine o bölgede yaşayan kimse çocuğunu götüremedi. Bu yapının etrafında inanılmaz projeler inşa edildi. Kıymetlenen bölgeye göz diken müteahhitler, kiracıları rahatsız etti ve evlerinden çıkardı.”

Bu ilçelerde evi olan yaşadı! Fiyatlar uçuşa geçti - Finans haberlerinin  doğru adresi - Mynet Finans Haber

‘KENT MERKEZLERİ GETTOLARA DÖNÜŞÜYOR’

Dönüşüm merkezlerinin, normal bir vatandaşın oturamayacağı bir maliyete sahip olmasında ve diğer yerleşim alanlarında yüksek fiyatlara değinen Giritlioğlu, şunları kaydetti:

“Merkezler hızla gökdelenlerle, lüks konutlarla doluyor. Günün sonunda ne gecekonduda yaşayan ne orta sınıf o konutlarda yaşayabiliyor ne de o bölgenin ekonomik maliyetlerini karşılayabiliyor. Şehirlerdeki tahliyelerin bir ayağını kentsel dönüşüm oluşturuyorsa, diğer ayağını da bugün içinde bulunduğumuz ekonomik kriz oluşturuyor. Hem satılık hem kiralık konutlar açısından çok pahalı hale gelen merkezler yalnızca alt gelir grubunu değil, orta sınıfı da şehirlerin dışına itiyor. Böylece kent merkezleri varsılların gettolarına dönüşüyor. Dolayısıyla kentlerin demografik haritası, sınıfsal coğrafyası değişim göstermeye başlıyor.”

SEMTİN SAHİPLERİ GİDİYOR

Nişantaşı, Ulus, Kadıköy gibi bölgelerde yüksek gelirlilerin yaşadığı algısı var. Halbuki şehrin bu semtleri zamanında emekli ikramiyeleriyle alınmış evlerde yaşayanlarla dolu. Bir süre sonra bu bölgeler için emekli maaşları yetmeyecek ve çoğu kendine ait evlerde yaşayamayacak. Dolayısıyla o insanlar şimdiye kadar korudukları alanlarını yabancılara teslim etmek zorunda kalacaklar.

Başakşehir, İkitelli, Esenyurt gibi mimari yapısıyla, alışveriş merkezleriyle farklı bir sınıf için yaratılmış semtler var. Herkes Katarlıları konuşuyor ama daha çok mülk alıp, kiralayanlar İranlılar ve Türkiye’nin her yerindeler.

‘GÖÇ SORUNU SINIF GERÇEĞİYLE YÜZLEŞTİRİYOR’

Ankara Üni. Sosyoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Melih Yeşilbağ’a göre AKP’li yıllarda konut bir yatırım aracı haline geldi ve mekânsal dönüşüm hızlandı. Beyoğlu’nda özgün kültürel dokunun tahrip edilerek kişiliksiz bir eğlence kompleksine bıraktığını belirten Yeşilbağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kent nüfusunun önemli bir bölümü okullardan, hastanelerden, yeşil alandan ve kentin sunduğu diğer olanaklardan yoksun durumda. Merkezlerde yaşamayı tercih eden beyaz yakalıların da mekânsal dinamikler ve hayat pahalılığı sebebiyle göç etmek zorunda kalması, kendi sınıf konumuna dair yanılsamalarını geride bırakarak sınıf gerçeğiyle yüzleşmesi ve sınıf temelli siyasetin yeniden güç kazanması için son derece uygun koşullar oluşturuyor.”

TOKİ''nin inşa ettiği konut sayısı 980 bin 990''a ulaştı

KONUT YAPI STOKU AZALDI

Mimar ve gayrimenkul danışmanı Nevra Yılmaz, gayrimenkulün dünyada ve Türkiye’de enflasyona karşı değerini en iyi koruyan yatırım aracı olduğunu belirtiyor. Yılmaz, önceki yıllara göre bugünkü satışların yüzde 60’ın üzerinde arttığını ifade ederek “Aynı oranda fiyatlar da yükselmeye devam ediyor. Bunun yanında inşaat maliyetlerindeki artış yeni yapı oranını düşürdü. Yabancıya satışların artmasıyla da özellikle İstanbul’da satılık yapı stoku azaldı. Bu sebeple bir apartmanda, aynı nitelikteki daireler bir ay arayla yüzde 40 artışla satılıyor” dedi.

SEMTLER KABUK DEĞİŞTİRİYOR

- Feriköy Paşa Mahallesi Muhtarı Zeki Akgün: “Son aylarda yüzde yüz üzerinde artış gösteren kiralar nedeniyle yoksul ve yoksullaşan kesim mahallemizden ayrılıyor. Gidenlerin yerine ise varlıklı İranlı bir geliyor.”

- Meşrutiyet Mahallesi Muhtarı Mustafa Kemal Torun: “Kiraların bir anda üç katına çıktığı mahallemizde mal sahiplerinin çoğu kiracılarını evlerinden çıkartmak için doğrudan mahkemeye müracaat ediyorlar ama bu kriz ortamında istedikleri kirayı iki ay alırlar, üçüncü ay biraz zor...”

- Caferağa Mahallesi Muhtarı Zeynep Ayman: “Son dönemde kira paylaşma metotlarının yaygınlaştığı Moda’da ya birkaç kişi birleşip ev tutuyor ya da oda kiralıyor. Yabancıların mülk edinmesiyle birlikte fiyatlar birkaç ayda anlam veremediğimiz bir şekilde arttı. Bu süreç devam ederse semtimiz maalesef kabuk değiştirecek.”

İlgili Haberler