The Guardian’da yer alan habere göre, Vow isimli özel şirket alışılmadık ve nesli tükenmiş hayvanların etleriyle bir alternatif yaratmak ve sürdürülebilir olmayan geleneksel kaynaklardan uzaklaşmayı hedefliyor. İklim krizi insanlığın alışılageldik endüstrilere alternatif bulmayı zorunlu kılıyor. Et endüstrisi de bu süreçte tartışmaya açılan pazarlar arasında yer alıyor.
Bir et şirketi, soyu tükenmiş hayvanların etinden hazırlanmış bir mamut köftesi hazırlayarak bu krize bir cevap aramayı deniyor. Proje, hayvanların kesim aşamasına gelmeden hücrelerden yetiştirilen etin potansiyelini ortaya koymayı, büyük ölçekli hayvancılık ve vahşi yaşamın yok edilmesi ile iklim krizi arasındaki bağlantıyı vurgulamayı hedefliyor. Tavuk, domuz eti ve sığır eti gibi geleneksel etlerin yerini alabilmek için planlar yapan çok sayıda şirket var. Ancak Wow adlı bu firma, yeni et türleri yaratmak için alışılmadık türlerin hücreleri üzerinde çalışmalar yürütüyor.
Şirket hâlihazırda alpaka, bufalo, timsah, kanguru, tavus kuşu ve farklı balık türleri dahil olmak üzere 50’den fazla türün potansiyelini araştırmış durumda. Bu yöntemle geliştirilmiş ve lokantalarda satışa açılacak ilk ürün Singapur’daki restoranlarda sipariş edilebilecek Japon bıldırcını olacak.
ETİ İCAT EDİYORUZ
Vow CEO’su George Peppou et tüketimine dair şöyle konuşuyor:
“Et tüketimi söz konusu olduğunda davranış değişikliği sorunu yaşıyoruz. Amacımız birkaç milyardan oluşan geleneksel et tüketicisini hayvansal protein tüketmekten elektrikli sistemlerde üretilebilen şeyleri yemeye geçirmek.
“Bunu yapmanın en iyi yolunun da eti icat etmek olduğuna inanıyoruz. Büyümesi kolay, gerçekten lezzetli ve besleyici hücreler arıyoruz ve sonra gerçekten lezzetli etler oluşturmak için bu hücreleri karıştırıp eşleştiriyoruz.”
Vow’un kurucularından Tim Noakesmith tercihlerini şu şekilde açıklıyor:
“Yünlü mamutu seçtik çünkü o çeşitlilik kaybının ve iklim değişikliğinin bir tür sembolü.” Mamutların insanlar tarafından avlanarak ve son buzul çağının ardından dünyanın ısınmasıyla neslinin tükendiği düşünülüyor.
KAS PROTEİNİ OLAN MAMUT MIYOGLOBINI IÇIN DNA DİZİSİ KULLANILDI
Et yerine bitki bazlı alternatifler artık yaygın bir hâl almış durumda ancak bu türdeki et, geleneksel etin tadını taklit ediyor. DNA’lardan yetiştirilmiş bu yeni etler ise şu anda yalnızca Singapur’daki tüketicilere satılıyor. Fakat iki farklı şirketin de ABD’de bir onay sürecinden geçtiği biliniyor.
Vow, mamut kas proteinini oluşturmak için Queensland Üniversitesi Avustralya Biyomühendislik Enstitüsü’nden Prof Ernst Wolvetang ile beraber çalıştı. Ekip, ete lezzet veren önemli bir kas proteini olan mamut miyoglobini için DNA dizisini aldı ve fil DNA’sını kullanarak bazı boşlukları bu şekilde doldurdu.
Bu sekans, daha sonra şirket tarafından mamut eti yetiştirmek için kullanılan 20 milyar hücreye büyümek için çoğalan bir koyundan alınan miyoblast kök hücrelerine yerleştirildi.
Wolvetang süreç hakkında, “Gülünç derecede kolay ve hızlıydı. Bunu birkaç hafta içinde başardık. Başlangıçtaki fikrimiz dodo eti üretmekti ancak gerekli DNA dizileri mevcut değildi,” şeklinde konuştu.
BİLİM MÜZESİ’NDE TANITILACAK
Mamut köftesi henüz kimse tarafından tadılmadı. Wolvetang sözlerini şöyle noktaladı:
“Bu proteini binlerce yıldır görmedik. Yani, onu yediğimizde bağışıklık sistemimizin nasıl tepki vereceği hakkında fikrimiz yok. Ancak bunu tekrar yaparsak, kesinlikle düzenleyici kurumlar için daha uygun hâle getirecek şekilde yapacağız.” Mamut köftesi Hollanda’daki bilim müzesi olan Nemo’da tanıtılacak.