Enerji Bakanlığı’nın raporundaki istihbaratın casus ağları veya iletişim dinlemeleri gibi daha geleneksel yöntemlerden ziyade, bazıları biyolojik araştırmalar yürüten ulusal laboratuarlar ağından geldiği belirtildi.
Euronews Türkçe’nin haberine göre bakanlık, aralarında ileri biyoloji alanında çalışan laboratuvarların da bulunduğu 17 Amerikan laboratuarından oluşan bir ağa 2021’de yaptığı denetimlerin sonuçları sırasında elde ettiği istihbaratı içeren raporu Beyaz Saray ve üst düzey milletvekillerine sundu.
The Washington Post gazetesinin duyurduğu habere göre rapordaki sonuçlar bakanlığın virüsün nasıl ortaya çıktığı konusunda kararsız olduğu yönündeki önceki pozisyonunu değiştirdi.
Ancak raporla bilgi alan bazı yetkililer, istihbaratın nispeten zayıf olduğunu ve Enerji Bakanlığı’nın vardığı sonuca ‘düşük güvenle’ varıldığını, yani kesinlik düzeyinin yüksek olmadığını vurguladı. Raporda bahsedilen istihbaratın ayrıntısı kamuoyuna açıklanmadı.
ÇEŞİTLİ ÖNGÖRÜLER MEVCUT
Raporla ilgili sorulara yanıt veren ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden’ın, hükümetin elindeki her aracı kullanması için ulusal laboratuarların salgının kökenini belirleme çabasına dahil edilmesini emrettiğini hatırlattı.
İstihbarat camiasında çeşitli görüşlerin olduğunu belirten Sullivan, “İstihbarat camiasının bazı unsurları bir yönde, bazıları ise farklı yönde sonuçlara ulaştı. Bazılarıysa emin olmak için yeterli bilgiye sahip olmadıklarını söyledi” dedi.
Enerji Bakanlığı’na ek olarak, Ferderal Soruşturma Bürosu (FBI) ‘orta derecede güvenle’ virüsün ilk olarak virüsler üzerinde çalışan bir Çin laboratuarı olan Wuhan Viroloji Enstitüsü’nden kazara ortaya çıktığı sonucuna varmıştı.
Ulusal İstihbarat Direktörlüğü de Ekim 2021’de, diğer dört istihbarat kurumu ve Ulusal İstihbarat Konseyi’nin ‘düşük güvenle’ virüsün büyük olasılıkla doğal bulaşma yoluyla ortaya çıktığı sonucuna vardığını açıklamıştı.
