Altın, enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde birikim sahiplerinin sığındığı güvenli liman olurken, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bir süredir ithalatta ilk sıraya koyduğu yatırım aracı özelliği taşıyordu.
2022 yılında 148 ton altın satın alarak dünyada bu alandaki merkez bankaları arasında ilk sıraya yerleşen TCMB, 28 Mayıs sonrası göreve gelen yeni ekonomi yönetimiyle birlikte köklü bir anlayış değişikliğine gidiyor.
Seçim öncesinde yılın ilk dört ayında 11,8 milyar dolarlık parasal olmayan altın ithal edilirken, net altın ithalatı ocak-nisan döneminde dış ticaret açığını yüzde 43 oranında büyüttü. Cari açık makro gösterge hedefleri arasında yer alırken, altın ithalatı cari açığın azaltılmasına ilişkin yapılan yol haritasında önemli konular arasında bulunuyor. Altın ithalatına yönelik alınan tedbirler de ithalatın azaltılmasına verilen önemi gösteriyor.
BAKANLIK ALTIN ÜRETİMİNE SINIRLAMA GETİRDİ
Bu anlayış doğrultusunda Hazine ve Maliye Bakanlığı, geçtiğimiz ay yayınladığı genelde ile rafinerilere artık 1 gramın altında üretim yapmayı yasaklarken, tek seferde üretilebilecek üst sınır olarak ise 100 gram kotası getirildi.
Alınan kararlar, özellikle yaz mevsimlerinde yaşanan yoğun düğün sezonu sonrasında takı amaçlı satılan çeyrek ve yarım gramlık altın satışlarını durdururken, fiziki piyasalar ve gösterge kur arasındaki makas aralığı ise rekor seviyeye çıktı. TCMB'nin yayımladığı kurlara göre gram altın/TL fiyatı 1665 lira olarak yansıtılsa da, Kapalıçarşı başta olmak üzere fiziki piyasalarda altın 1715 liradan alıcı buluyor. Kuyumcular ve ekonomistler, söz konusu uygulamanın sürdürülmesi ve altın üretimine yönelik kotanın kaldırılmaması halinde söz konusu makas aralığının kalıcı olacağı görüşünde.
KISITLAMALARA RAĞMEN İTHALAT YÜZDE 73 ARTTI
Yeni ekonomi yönetimi, Temmuz ayında start verdiği ve altın ithalatını önlemeye yönelik tedbirleri birer birer hayata geçirirken, Borsa İstanbul verilerine göre, altın ithalatı temmuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 73 artarak 22 tondan 38 tona ulaştı.
Ocak-temmuz döneminde ise yüzde 220 artarak 69 tondan, 220 tona çıktı.
ALTIN FİYATLARINDA SERT YÜKSELİŞ BEKLENİYOR
Seçim öncesinde Merkez Bankası'nın altın rezervinin ciddi bir bölümünün harcandığı, bu harcamanın 'seçim ekonomisi' nedeniyle yapıldığı iddia edilmişti.
2023 yılına hızlı bir yükselişle giren altın, geçtiğimiz ayları yatay bir seyir izleyerek geçirmiş olsa da, son hafta itibariyle yaşanan yükseliş yatırımcıları yeniden altına yöneltmiş durumda. Fed Başkanı Powell'ın Jackson Hole'de gerçekleştirdiği açıklamaların ardından uluslararası piyasalarda ABD Merkez Bankası'nın Eylül ayı toplantısından faizlerin artırılmayacağına yönelik karar çıkma beklentisi yüzde 81'e ulaşırken, faizlerin sabit tutulmasının altın fiyatlarında yeni bir yükseliş dalgasını tetikleyebileceği belirtildi.
Uzmanlar, son haftada 1950 dolar sınırını test eden xauusd paritesi için muhtemel faiz artırmama kararının çıkması halinde Eylül ayının sonuna doğru 2000 dolar seviyelerinin test edileceğini belirtirken, altında mevcut olan alım fırsatının kısa süre içerisinde son bulabileceği görüşünde.