Ankara'da yaşayan su tesisatçısı B.D., iddiaya göre, 2015 yılında 15 yaşında olan kızı M.D.'ye eski sevgilisine benzediğini ve kendisine aşık olduğunu söyleyerek cinsel istismarda bulundu. B.D. daha sonra kızına, 'Bu olayı annene söylersen seni de ağabeyini de öldürürüm' diyerek tehdit etti. Olaydan sonra hamile kalan M.D., kilo alması ve annesinin durumu fark etmesi üzerine erkek arkadaşından hamile kaldığını söyledi. Ardından M.D. ailesi ile birlikte özel bir kliniğe giderek bebeği aldırdı. Ancak M.D. 2016 yılında da babasının cinsel istismarı nedeniyle hamile kaldı. Bir kız çocuğu dünyaya getiren M.D., doğumdan hemen sonra bebeğini evlatlık verdi. 4 yıl boyunca cinsel istismara uğrayan M.D., 2019 yılında durumu annesine anlatarak babasından şikayetçi oldu. Bunun üzerine gözaltına alınan B.D., çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Baba B.D. hakkında, 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 42 yıl, 'tehdit' suçundan ise 3,5 yıla kadar olmak üzere toplamda 45,5 yıla kadar hapis talebiyle iddianame hazırlandı. İddianame, Ankara 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Yargılama aşamasında, 2016 yılında dünyaya gelen kız çocuğunun B.D.'den olup olmadığının tespiti için DNA raporu istendi ancak evlatlık verilen çocuğa ulaşılamadı. Tutuklu sanık B.D. de yaklaşık 1 yıl sonra adli kontrol şartıyla tahliye edildi. 2023 yılında evlatlık verilen çocuğa ulaşılmasıyla birlikte mahkeme tarafından DNA raporu istendi. Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı tarafından düzenlenen rapora göre, 2016 yılında dünyaya gelen kız çocuğu ile sanık baba B.D.'nin DNA profillerinin uyumlu olduğu ve yüzde 99.99 ihtimalle biyolojik babası olabileceği tespit edildi. Rapor dava dosyasına girerken, duruşmanın 26 Eylül 2023'te görüleceği belirtildi.
