Atanamyan öğretmen Meryem Önkür, Ağrı'nın ilk kadın muhtarı oldu

Atanamyan öğretmen Meryem Önkür, Ağrı'nın ilk kadın muhtarı oldu

Atanamyan öğretmen Meryem Önkür, Ağrı'nın ilk kadın muhtarı oldu. Atama beklerken muhtar seçilen Önkür, ‘Ağrı’nın ilk kadın muhtarıyım ama öğretmenlik içimde hep ukde’ diyor.

Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü. Binlerce öğretmen atanmadığı için farklı işlerde çalışıyor. O öğretmenlerden biri de Meryem Önkür. Yıllardır atama bekleyen genç kadın, şu an köy muhtarı. Ağrı’nın ilk kadın muhtarı olmasına rağmen öğretmenliğin hep içinde ukde olduğunu söyleyen Önkür, “En büyük arzum günün birinde mesleğim olan öğretmenliği yapmak” diyor.

150 BİN ÖĞRETMEN AÇIĞI VAR 

Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü. Resmi rakamlara göre Türkiye’de 150 bin öğretmen açığı bulunurken, 460 bin ise atanamayan öğretmen var. Ancak eğitim sendikalarına göre tespit edilemeyenlerle birlikte atanamayan öğretmen sayısı 700 bin civarında. Atama bekleyen binlerce öğretmen ya ücretli öğretmenlik yapıyor ya da farklı işlerde çalışıyor. O öğretmenlerden biri de Ağrı’da yaşayan 27 yaşındaki Meryem Önkür.

KADINLARIN DESTEĞİYLE...

Milliyet'ten Çiğdem Yılmaz'ın haberine göre, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü’nden 2017 yılında mezun olan, Ağrı’nın Dalbahçe köyünde ortaokula giden ilk kız öğrencilerden biri. Babası Meryem’i ilkokuldan sonra okula göndermek istememiş. Ama o günlerce ağlayarak annesinin de desteğiyle önce ortaokul sonra lise derken üniversiteyi bitirip öğretmen olarak köyüne dönmüş. Ama 3 yıl boyunca atanamayınca 250 haneli Dalbahçe köyünde 31 Mart 2019’da seçimlerinde muhtarlığa adaylığını koymuş. Ve kadınların desteğiyle de seçilmiş.

“Öğretmenlik içimde hep bir ukte” diyen Önkür Milliyet’e şunları anlattı: “Ağrı’nın Dalbahçe köyünde doğdum. 8 kardeşiz ve kardeşin en büyüğü benim. Bizim köyde kızsanız ve ilkokula kadar okuduysanız şanlısınız. İlkokuldan sonra da kimse kız çocuklarını okula göndermiyordu. İlkokuldan sonra kız çocukları evlendiriliyordu. Ben ilkokulu bitirdikten sonra babam ‘Tamam’ dedi. Ortaokula göndermeyecekti. Çünkü köyde ortaokula giden kız çocuğu yoktu.

Okula gönderilmeyeceğimi duyduğumda ise günlerce defterlerime sarılıp ağladım. Baktılar böyle olmayacak, annem babama ‘Ya kızı gönderirsin ya da bırakıp giderim seni’ dedi ve bunun üzerine beni okula göndermeye karar verdiler.”

"ÇOCUKLARI HEP ÇOK SEVDİM VE SIRF BU YÜZDEN..."

“Çocukları hep çok sevdim ve sırf bu yüzden de hep öğretmen olmak istedim. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Eğitim Fakültesi’ni kazandığımda da çok mutlu olmuştum. Okulu çok zor koşullarda bitirdim. Ancak atamam yapılmadı. 3 yıla yakın işsiz kaldım. 31 Mart 2019’da muhtarlığa adaylığımı koydum. Bu duruma da sıcak bakmadılar. ‘Ağrı’da nerde görülmüş kadın muhtar’ gibi eleştirilere rağmen vazgeçmedim. Kapı kapı gezdim. En büyük destekçim de kadınlar oldu. 5 erkek rakibim vardı ve hepsini geçerek Ağrı’nın ilk kadın muhtarı oldum.

Muhtar da olsam, en büyük arzum öğretmenlik. Benim gibi binlerce öğretmen mesleğini yapamıyor. Aynı fakülteden mezun olduğumuz arkadaşlarım şu an hastanede temizlikçi olarak çalışıyor. Hiç iş bulamayan öğretmenler de var. O kadar fazla öğretmen açığı varken, bizler kendi mesleklerimizi yapamıyoruz. Şu an muhtarlık yerine, keşke bir okulda öğretmenlik yapsaydım. Benim gibi bir sürü kişi ayaklarının üzerinde durmak için farklı işlerde çalışmak zorunda.”

‘ÖĞRETMENLER GÜNÜ BURUK GEÇİYOR’

“Özellikle Öğretmenler Günü’nde büyük bir burukluk yaşıyorum. Bir dönem ücretli öğretmenlik yaptım, o zaman çok mutluydum. Ancak yaşadığım yer küçük bir yer, öğretmene de her zaman ihtiyaç duyulmuyor. Büyük bir yere gidip ücretli öğretmenlik yapmak için de iyi kazanmak lazım. Çünkü aldığımız ücretli maaşı asgari ücretten az. Ben öğrenci özlemimi gidermek, elimden geldiğince buradaki öğrencilere küçük hediyeler alıp götürüyorum. Bu hem onları hem de beni çok mutlu ediyor. En büyük arzum günün birinde mesleğimi yapmak.”