Bahçeli'nin açıklamalarının satırbaşları şöyle:
Uluslararası ilişkiler ve dış politika adı üstünde kendi ülkemizle bizim dışımızdaki ülkelerle münasebetin tanımı ve bütünüdür.
Dünya ile olan bu karmaşık ilişkilerin merkezinde Türk kültür ve tarihinin şeref ve haysiyeti bulunmaktadır. Türkiye'nin milli güvenlik ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek bu noktadaki esastır.
Cihan devleti kuran ecdadımızdan tevarüs edenler bizlere yalnızca mazide kalmış hatıralar olarak değil bilmeyi, ders çıkarmayı da getirmelidir.
Bugünkü siyasi sınırlarımız kendiliğinden oluşmamış ve kolaylıkla elde edilmemiştir. Dönemin küresel güçlerinin Türkiye'ye biçtikleri sınırlı bir alanın reddedilmesi sonunda şehitlerimizin kanıyla çizilmiştir.
Başka toplumlara tahsis edilmek istenen topraklarımızı akıl, heyecan, iman ve hesabın bütünlüğüyle oluşan muhteşem bir mücadele ile kazanılmıştır.
"TÜRKİYE ÖNÜNE GELENİN AZARLAYABİLECEĞİ BİR ÜLKE DEĞİL"
Emel sahiplerini uyarıyoruz. Türkiye önüne gelenin ayar vereceği bir ülke değil, kazanılmış bir zaferin ülkesidir. Milli Mücadelenin onur tacı Türkiye Cumhuriyetidir. Bunu lekelemeye hiçbir iç ve dış odağın kudreti yetmeyecektir.
Uluslararası ilişkilerde başı eğik bir Türkiye artık yoktur. Ön alan, sesini yükselten, iradesini gösteren ve iddialarının arkasında duran bir Türkiye vardır.
Türkiye başkalarının yazdığı senaryolarda figüran olmayacak kadar önemli, değerli ve güçlü bir ülkedir. Kimseden sufle alacak bir ülke değildir.
"BIDEN YA CAHİL YA DA KÜSTAH"
Türkiye ile ABD arasında soğuk rüzgarların estiğini bilmeyen neredeyse kalmamıştır. İki ülke arasında kaygan bir zemin oluşturan kalın buzların çözülmesi samimi dileğimizdir. Biden'ın 6 Haziran 2021 tarihinde Washington Post'a yazdığı makalesinde "Dünya demokrasilerini yeniden toplamayı hedeflediğini" açıklamıştır. ABD'nin müttefiklerine ve ortaklarına taahhütlerini yenileyeceğini söyleyen Biden'ın Türkiye'yi hangi kategoride değerlendirdiği merak ettiğimiz bir husustur. Biden'ın Türkiye'yi nasıl ve hangi seviyede müttefik olarak gördüğünü de belirsizliğini korumaktadır.
Zirve öncesi Türkiye'yi haksız sözlerle eleştiren ABD Dışişleri Bakanı ya cahil ya da küstahtır. Türkiye'nin NATO müttefiki gibi davranmadığını ve S-400 almasının rahatsız edici olduğunu bu şekilde ifade etmesi yüzsüzcedir. Arkamızdan dolanıyorlar müttefiklik edebiyatı yapıyorlar. Türkiye'nin kuyusunu kazıyorlar, sözde ermeni soykırımı yalanına sarılıyorlar, sonra dönüp 'NATO' diyorlar. Teröristlerle iş tutuyorlar stratejik ortaklıktan bahsediyorlar. Darbecileri koruyorlar, bize parmak sallıyorlar. ABD menşeli silahlar teröristlerin elinde kurşun atarken NATO müttefikliği hiç düşünülmüş müdür?
Türkiye NATO misyonlarına samimiyetli uymuştur. NATO'nun güncel tehditlerine uyum konusunda tereddüt yaşamayan ülkemizle hangi vahim sorunlar karşısında dayanışma içine girilmiştir. 15 Temmuz darbe girişiminde NATO neredeydi? Uzaktan bakınca saf mı gözüküyoruz? İhtiyaç duyduğumuz silahları siz verdiniz mi?
ERDOĞAN-BIDEN GÖRÜŞMESİ
Cumhurbaşkanımız devlet ve hükümet başkanlarıyla bir araya gelmiştir. Cumhurbaşkanı ile Biden arasındaki görüşme 45 dakika gerçekleşmiştir. Biden ilk açıklamasında çok iyi bir görüşme yaptıklarına temas etmiş. Sayın Cumhurbaşkanı ikili görüşmede meseleleri yapıcı şekilde ele aldıklarını vurgulamıştır.
Türkiye'nin haklı beklentileri ve milli hassasiyetleri ABD Başkanı'na tüm berraklığı ile aktarılmıştır. Terör örgütleri konusundaki ikircikli tavır müttefikli ülkelere kalıplaşmış şekilde egemenlik kurmuştur. Türkiye'nin terörle mücadelede tek başına bırakılması trajik bir yanlıştır''
Cumhurbaşkanı Erdoğan Azerbaycan'da
Bütçe yetmeyince villaları satışa çıkarıldılar