AA''da yer alan habere göre, Bakan Nebati, ekonomi gündemine ilişkin soruları yanıtladı. Aralık ayında baz etkisiyle başlayan yıllık enflasyondaki düşüş ivmesinin bundan sonra alınan tedbirlerle kalıcı olarak aşağı yönlü hareket etmesini öngördüklerini belirten Nebati, bu ivmenin her geçen ay gerçekleştiğini gördüklerini söyledi.
ENFLANSYONDAKİ DÜŞÜŞ BEKLENTİMİZE UYGUN
Nebati, yarın açıklanacak nisan ayı enflasyon beklentilerinin sorulması üzerine, TÜİK ve Merkez Bankası''nın fiyatları takip ettiğini, Hazine ve Maliye Bakanlığının da kendi ekipleriyle sahada değerlendirmelerini sürdürdüğünü belirtti. Nebati, "Öncü göstergeler enflasyonun yüzde 50''nin oldukça altında ineceğini, yarın açıklanacak enflasyonun büyük ihtimalle yüzde 45''lerin altında olabileceğini gösteriyor. Enflasyondaki düşüş beklentilerimize uygun şekilde gidiyor" ifadesini kullandı.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat''taki deprem felaketi sonrasındaki yıkıma dikkati çeken Nebati, "Böylesi bir ortamda ve aynı zamanda EYTdüzenlemesinin yapılması ve asgari ücrette, memur ücretlerinde yüksek iyileştirme yapılmasına rağmen enflasyonun beklentilerimizin de altına geliyor olması aldığımız kararların ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki günlerde mevsim şartlarından oluşan gıda fiyatlarındaki gevşemenin haziran, temmuz, ağustos aylarında ciddi bir aşağı yönlü enflasyonu hızlandıracağı beklentilerimizi güçlendiriyor" diye konuştu.
Nebati, geçen yıla göre akaryakıt ve gübre fiyatları gibi girdi maliyetlerinde düşüşler olduğuna dikkati çekerek, mevsim şartlarının uygun gitmesiyle önümüzdeki aylarda beklentilerin de ötesinde çok daha iyi bir gıda fiyat oluşumu olacağını ifade etti. Türkiye''de gıda fiyatları güven endeksinin genel endeksin üzerinde seyrettiğini belirten Nebati, "Gıda endeksinin yaptığı baskının azalmasıyla TÜFE''de bir ferahlama olacağını öngörüyorum" dedi.
Bakan Nebati, seçim sonrasında döviz kurlarına ilişkin beklentilerinin sorulması üzerine de, önümüzdeki süreçte doların karşısında TL''nin erime göstermesini karşılayacak bir altyapı göstergelerinin söz konusu olmadığını belirtti.
Nebati, bazı yerlerde ikili fiyatların oluşabildiğini, seçim sonrasında vatandaşların ikili fiyat mekanizmasının bittiğini göreceklerini belirterek, "20 Aralık öncesinde yaşanan bir rallinin olmayacağı konusunda vatandaşlarımızı uyarmak istiyorum, sakın oyuna gelmesinler" ifadelerini kullandı.
ET FİYATLARINDA OYNAKLIK VAR
Kuru soğanda yüksek fiyat artışının sorulması üzerine de bazı ürünlerde mevsimsel şartların çok etkili olabildiğini belirten Nebati, bu tarz ürünlerin önce pik yaptığını sonra normal seviyelerine düştüğünü anlattı. Muhalefetin kuru soğan fiyatı üzerinden bir seçim kampanyası yürütmesinin onların zayıflığını gösterdiğini ifade eden Nebati, "Bu soğan kampanyası ellerinde patladı. Bir tarafta Togg''u TCG Anadolu''yu, Akkuyu Nükleer Santrali''ni, doğal gazı, Altay tankını, Kaan uçağını, Hürjet''i konuşurken siz bütün kampanyanızı soğan üzerine kurarsanız bunun bir karşılığının olmadığını toplum anlar." diye konuştu.
Bakan Nebati, dana etindeki fiyat artışlarını da takip ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Et üretimi yeterli, demek ki fiyatlarla ilgili bir oynaklık var, buna yönelik çalışmalarımızı yapıyoruz. Vatandaşlarımızın bu tür sanal operasyonlara karşı teyakkuz halinde olmalarını istirham ediyorum. Tarım ve Orman Bakanlığımız ile Ticaret Bakanlığımız çalışıyorlar. Bu konuda oynaklığın azaltılması yönünde bir dönüşüm sağlayacaktır. Yem fiyatları, lojistik ve enerji fiyatları geçen yılın altında bu kadar indirim yapılırken bunların karşılığının olmaması, asgari ücretteki artışa bağlı olarak fiyat artışına gidilmesinin iyi niyetle bağdaşır bir yanı yok. Bu konuda uzun vadeli planların da yapılması lazım. Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığımızla çok önemli ve uzun vadeli bir çalışma yapılıyor, bunun sürdürülebilir bir noktaya getirmemiz lazım" Nebati, Et ve Süt Kurumunun bu konuda regülasyon yaptığını ifade ederek, dar gelirli vatandaşların bu ürünlere ulaşabilmesi için uygun fiyatlı ürünler sunduğunu bildirdi.
Türkiye Ekonomi Modeli kapsamında yatırımlara ve ihracatçılara destekler verdiklerini ifade eden Nebati, her modelin yaşanan hikayelerle güncellenmesi gerektiğini, Türkiye Ekonomi Modeli çerçevesinde de hangi alanlarda hangi noksanlıkların olduğuna ilişkin bir çalışma yaptıklarını ve önümüzdeki haftalar içerisinde seçimden sonra bu modelin varsa aksaklıkları ile ilgili adımların atılacağını söyledi.
Nebati, özellikle Covid-19 salgını, Rusya-Ukrayna savaşı ve 6 Şubat depremleri sonrasında getirilen geçici tedbirlerin kaldırılması, piyasanın daha öngörülebilir, kendi ayakları üzerinde durabilen, planlamasının orta ve uzun vadeye yayılabilecek bir yapıya dönüştürülmesi noktasında adım atılması gerektiğini vurguladı.
Modelin güncellemesinde faiz politikasında bir değişiklik olup olmayacağının sorulması üzerine de Nebati şöyle konuştu:
"Manşet enflasyonu altında faiz oranı olacak. Şu an faiz yüzde 8,5, mevcut enflasyon yüzde 50,5, demek ki 42 puanlık bir marj var. Bizim için önemli olan bu marjın aşağıya doğru hareket etmesi yani enflasyonun aşağı doğru yönünün devam ettirilmesi, tek haneye gidinceye kadar da bu mücadelenin devam etmesi ve enflasyonla Merkez Bankası faiz oranının aynı patikaya girmesi bizim hedefimiz... Faizi artırarak değil faizi aşağı çekerek enflasyonu düşürme sonucunu doğuracak yola girdik. Faiz artırımı şu an toplumun hiçbir aktörü tarafından talep edilen bir şey değil. Yılbaşından itibaren çok net bir şekilde Millet İttifakı''nın ekonomi kurmaylarına iki soru soruyorum. Bunların cevabını vermemek için çırpınıyorlar adeta. Soru bir, ''IMF''ye teslim olacak mısınız?'', cevap yok. İki, ''Faiz artıracak mısınız? Geçen yıl bu soruyu sorduğumuzda ''hemen artıracağız'' diyorlardı, şimdi cevap vermiyorlar. Bankalar bu işi içselleştirdiler, bankaların ve toplumun faiz artırımı beklentileri yok. Toplumun tüm aktörleri tarafından oluşan bu konsensüste ''faiz artırımına gidiyoruz'' söyleminin karşılığı yoktur. Millet İttifakı''na tekrar soruyorum, ''Faiz artıracak mısınız, hangi sürede ne kadar artıracaksınız? Türkiye''de büyümenin hangi noktaya geleceğini öngörüyorsunuz? bu kararla ilgili büyümedeki negatif oluşumun işsizliğe katkısı ne olacak? Faiz artırımı noktasında bankacılık sektörü üzerindeki etkilerini çalıştınız mı?'' Bununla ilgili Türk toplumuna cevap verecekler. Açıklamalarını bekliyoruz"