İstanbul Üsküdar'da beyaz eşya mağazasının üst katlarını kedilere ayıran Hasan Altınbaşak, 133 kediye bakıyor. Altınbaşak, "Dışarıda da yaklaşık 40 tane kedi bakıyorum. Çok zor, çok maliyetli, çok külfetli. Her yenisini aldığımda bu son diyorum, bir daha almayacağım diyorum fakat kapının önünde annesiz kalmış bir yavru gördüğüm zaman akıbetini bildiğim için çok yaşama şansları yok ana cadde üzerindeyim alıyorum" dedi.
Altınbaşak, kedilerle olan macerasının nasıl başladığını şöyle anlattı: "Yaklaşık 5 sene kadar önce evimizin balkonuna ufacık bir kedi geldi. Onu aldık; onunla başladı bu macera. Daha sonra, şirketimizin kapısının önünde iki üç tane yavru gördük ve onları aldık. Öyle öyle bu maceramız gelişti. Sonra dışarıdaki canlılara daha çok özen göstermeye başladık. Onlara acımaya başladık. Açlıklarını, üşümelerini, hastalıklarını gördük. Yavaş yavaş bu sayımız arttı. Başlangıçta 20 tane ya da 30 tane civarındayken bunların isimleri vardı ancak sayı artmaya başlayınca takdir edersiniz ki, sadece 'oğlum-kızım'a döndük. Hem oğlumuz hem kızımız, hepsi bizim aşkımız."
Kedilerin bakımı için iki özel klinikle çalıştığını, tüm kedilerin 2-3 haftada bir tırnaklarının kesildiğini ve sağlık taramalarının yapıldığını belirten Altınbaşak, "Aşıları yapılıyor, kısırlaştırmaları yapılıyor. Çeşitli zamanlarda hastalıklar yaşıyoruz. Dışarıda hamile hayvanlar gördüğümüz zaman bunları içeri alıyoruz, içeride doğumunu gerçekleştiriyoruz. Yaklaşık 4 ay anneleriyle beraber bakıyoruz daha sonra anneleri kısırlaştırarak dışarı salıyoruz; yavrularımız içeride kalıyor" dedi.
Son zamlardan sonra Mama ve veteriner masraflarının artık çok arttığını, karşılamakta çok zorladığını söyleyen Hasan Altınbaşak, "Ne yazık ki mama fiyatlarımız çok arttı. Yetkilerimizden eğer mümkünse mamadaki KDV oranının ve diğer vergilerin azaltılmasını rica ediyoruz. Ayrıca, veterinerlerdeki ücretler de ne yazık ki çok yüksek. Çalışmış olduğum iki kliniği tenzih ediyorum, onlar çok yardımcı oluyorlar" diye konuştu.
Altınbaşak, vatandaşlara da çağrıda bulundu: "Özellikle soğuk havalarda apartman kapınızı mümkünse açın, mama kapları koyun, su kapları koyun. Mümkün olduğu kadar yaşam alanı bırakın. Onların da bizim kadar yaşamaya ihtiyaçları var, hakları var. Onları hor görmeyelim, onlara eziyet etmeyelim. Onlar Allah'ın sessiz kulları ve bize emanetler."
(DHA)