CHP Kütahya Milletvekili Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Dr. Ali Fazıl Kasap, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin "ihanet oluşumu" diyerek hedef aldığı Türk Tabipleri Birliği söylemine sert tepki gösterdi. Kasap, Kovid-19 salgınıyla mücadelenin ön safında yer alan ve gece gündüz demeden canı pahasına mücadele eden hekimlerin meslek örgütünü hedef almak tek kelimeyle sorumsuzluktur dedi.
Salgına karşı bilgilendirme ve uyarı da bulunmanın Türk Tabipleri Birliği’nin yasal ve etik yükümlülüğü olduğunu hatırlatan Kasap, yaşama ve yaşatma mücadelesinin tarihsel hekimlik sorumluluğunun bir gereğini olduğunu belirterek şöyle dedi:
“Türk Tabipleri Birliği alkışladıkları ama haklarını ödemedikleri hekimlerin en saygın ve en üst meslek kuruluşudur. Ömrünü hastaları için feda eden sağlık çalışanları bu söylemleri haketmediği gibi iktidarın korona virüsle mücadele sürecini yönetememesi yüzünden her gün ölüyor.
Korona virüs salgınında yaşamını yitiren sağlık çalışanlarını anmak ve artan vakalara dikkat çekmek için sesini duyurmak isteyen Türk Tabipleri Birliği’ne karşı bu tarz bir söylemde bulunmak tek kelimeyle sorumsuzluktur. Suçu vatandaşa, yükü hekimlere ve sağlık çalışanlarına yıkanların Türk Tabipleri Birliğini hedef alması manidardır. Biz sağlık çalışanların haklarını koruyan ve her ortamda savunan Türk Tabipleri Birliği’nin ve canı pahasına mücadele eden tüm sağlık çalışanlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.”
Korona virüsle mücadele sürecine de değinen Kasap, salgında başlangıç noktasına dönüldüğünü belirterek, iktidarın korona virüsle mücadele sürecini yönetemediğini söyledi. Kasap, yaklaşık 30 bin sağlık çalışanının hastalığa yakalandığını ve yarısı doktor olmak üzere 80’in üzerinde sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini belirterek, eğer gerekli önlemler alınmazsa birinci basamak sağlık hizmetlerinin iflasın eşiğine geleceğini, sağlık çalışanlarının ise dayanacak gücünün kalmayacağını söyledi.
Türkiye’nin dört bir tarafında acil olmayan ameliyatlarla hastaneye yatışların durdurulduğunu, boş yoğun bakım yataklarının tamamına yakınının Covid-19 yoğun bakım yatağı olarak ayrıldığını ve her geçen gün riskin daha da arttığını belirten Kasap sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) salgında Ekim-Kasım aylarını işaret ederek, vaka sayılarında ve ölüm oranlarında artış yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Şu anda ülkemizde serviste bekletilen yoğun bakım hastaları var. Bazı kentlerde yoğun bakım doluluk oranı yüzde 80’lerin üzerine çıkmış durumda. Her geçen gün artan vaka sayıları ve ağır hasta sayıları salgınla mücadelede iyi bir noktaya gitmediğimizi gösteriyor. Böyle bir durumda iktidar gerekli önlemleri almak ve korona virüsün yayılmasını engellemek için neyi bekliyor?”
Sağlık çalışanlarının sorunlarının çözülmediğini ve haklarının verilmediğini de dile getiren Kasap, son olarak şöyle dedi:
“Sağlık çalışanlarının Korona virüs sebebiyle hastalanması veya hayatını kaybetmesi durumunun meslek hastalığı kapsamına alınması, sağlık çalışanlarına verilecek olan ek ödemelerin tüm sağlık personelini kapsayacak şekilde genişletilmesi, Sağlıkta Dönüşüm Programı ve performansa dayalı ödeme sistemi uygulamalarının kaldırılması ile farklı kadrolarda çalışan personelin ücret ve özlük haklarının eşitlenmesi ve 2018 Mayıs ayında vaat edilen 3600 ek gösterge hakkının tüm sağlık çalışanlarına verilmesi için iktidar neyi bekliyor? Sağlık çalışanlarımızı alkışlamak yetmez, önemli olan sağlık çalışanlarımızın sorunlarını çözmek, haklarını teslim etmektir.”
Erdoğan’ın Saray’a çağırıp fırçaladığı başkan kim
Mansur Yavaş Muhittin Böcek'i ziyaret etti! İşte ilk açıklama
Prof. Dr. Mustafa Necmettin Ünal'dan ilginç öneri! "Testi pozitif olanlar ifşa edilmeli"