CHP'li milletvekillerinden ortak açıklama: Hukuki süreler durdurulsun

CHP'li milletvekillerinden ortak açıklama: Hukuki süreler durdurulsun

CHP'li milletvekilleri, İzmir Adliyesinin deprem sonrasındaki durumu ve avukatların yaşadığı sıkıntılara ilişkin bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, "Hukuki süreler durdurulsun' çağrısı yapıldı.

CHP’nin Hukukçu Milletvekilleri İzmir Adliyesi C Kapısı önünde İzmir Adliyesinin deprem sonrasındaki durumu ve avukatların yaşadığı sıkıntılara ilişkin bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Programda CHP Aydın Milletvekili Avukat Bülent Tezcan, CHP İzmir Milletvekili Avukat Murat Bakan, CHP İzmir Milletvekili Avukat Sevda Erden Kılıç, CHP İzmir İl Başkanı Avukat Deniz Yücel ve partinin birçok hukukçu milletvekili yer aldı. Açıklamayı Aydın Milletvekili Avukat Bülent Tezcan yaptı.

Basın açıklamasını yapan Aydın Milletvekili Tezcan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“ADALET HİZMETİ DAĞITAN KAMPÜS DEPREMİN ETKİSİ ALTINDA KALDI”

İzmir’de çok acı bir depremle karşılaştık ve bütün Türkiye’nin yüreği İzmir ile çarpıyor. Bütün milletimizin başı sağ olsun, geçmiş olsun. Bir an önce depremin yaralarının sarılmasını bekliyoruz. Bu herkesin bir araya gelerek el ele verme zamanıdır. Ama bir yandan da hayat devam ediyor. Bugün pazartesi, mesai başladı. Bu depremin bir başka önemli özelliği İzmir’de adliye binasının ve adliye çevresinde hukuk görevi yapan avukat meslektaşlarımızın adalet hizmeti dağıtan bir kampüsün çok büyük ölçüde depremin etkisi altında kalmış olması. Adliye binası bir bölümüyle etkisi altında kaldı ama esas olarak adliye çevresindeki binalar, avukat bürolarının olduğu binalar. Bu da meslektaşlarımızın, adliye personelinin, hakim, savcı, katip ve mübaşirlerin ve adalet hizmeti alacak vatandaşların bu konuda her şeyden önce psikolojik travma altında olduğunu gösteriyor. Olumsuz bir durumla karşı karşıyayız. Kuşkusuz Adalet Bakanlığı, idari makamlar ve adliyenin diğer görevlileri çeşitli çalışmalar yapacaklardır. Biz de bugün hukukçu milletvekilleri olarak özellikle vatandaşlardan gelen rahatsızlıklar doğrultusunda bazı görüşmeler yaptık. Öncelikle Baro Başkanı ile görüşüp bilgi aldık. Ardından başsavcı ile görüşerek süreç ile ilgili bilgi aldık. Önemli olan şudur; adalet hizmetinde her şeye rağmen devam eden ve kararla önlenemeyecek işleyecek süreçler vardır. Bununla ilgili hızlı ve ciddi kararlar alınmalı.

“HUKUKTA İŞLEYEN SÜRELERİN DURDURULMASINA İHTİYAÇ VAR”

İdari anlamda Hakimler Savcılar Kurulu 15 günlük bir sürede işlerin düşük performanslı devam etmesi konusunda çeşitli düzenlemeler yapmış ancak bunların sorunu çözmeye yeterli olmadığını biliyoruz. Sorunu çözecek özellikle adalette sürelerin işlemesini durduracak kararların idari bir kararla alınmasının yasal olarak mümkün olmadığını biliyoruz. Daha önce Kovid-19 sürecinde bunun bir örneğini yaşadık. Adli işlemlerle ilgili sürelerin durdurulmasını hızlıca kanun değişikliğiyle yapmıştık. Yaptığımız görüşmeler sonucu öğrendik ki, avukatlar bürolarına giremiyorlar, dosyalar bürolarda, UYAP kullanımında sıkıntı yaşıyorlar. Adliye personeli binada çalışabilme konusunda ciddi endişe içinde. İş ve işlemlerin hem fiziki olarak yapılabilmesi çok zor hem de psikolojik olarak una hazırlanmada adalet hizmetini yürüten kadroların, iddia, savunma ve yargılama makamlarının bu konuda tam bir moralle sürece sahip çıkabilmeleri çok zor. O yüzden meselenin idari önlemle çözülebilmesi 15 günlük düşük performanslı çalışma yöntemleriyle çözülebilmesi mümkün görünmüyor. Sayın Baro Başkanıyla da görüştük. Daha önce benzer talepte bulunmuşlar. TBMM’nin hızla bu süreçte yaraların sarılması noktasında, adalet sisteminin de sağlıklı yürüyebilmesi için adliyede, hukukta işleyen sürelerin durdurulması noktasında kanun değişikliğine ihtiyaç var. Biz CHP Grubu olarak, TBMM’de başta iktidar partisi olmak üzere tüm siyasi parti gruplarına bu konuda bir çalışma yapmayı teklif ediyoruz. Bu hafta parlamentodaki meclis grupları bir mutabakata varırsa, bu hafta içinde hızlı yapabiliriz. İzmir için bu özel durumda bunun yapılması gerekmektedir. Biz hazırız.

“DEPREM SORUŞTURMALARI HIZLICA DEVAM ETMELİ”

Bir taraftan depremin acısını yaşarken bir taraftan da soruşturmaların da hızla devam etmesi gerekiyor. Soruşturmalarda delillerin kaybolmaması ve sağlıklı toplanması dosya selameti açısından çok önemlidir. Arama kurtarma çalışmaları devam ederken, soruşturmaların da hızla devam etmesi, delillerin kaybolmaması noktasında, bilirkişi raporlarının erken oluşturulması çok büyük önem taşıyor. Bu konuda soruşturma ve iddia makamlarının dikkatli ve sağlıklı çalışması, yargıma sürecinin temelini teşkil edecektir. Buna ilaveten bürolarına giremeyen, işleri aksamaya uğrayan avukatların da desteğe ihtiyacı var. Zarar gören avukatların özellikle bu süreçte desteklenmesinde yarar olduğu söyleniyor, bizce de bu şekilde hareket edilmeli.