CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Merkezi'nde basın açıklaması düzenledi.
Danıştay'ın kararıyla cami statüsünde ibadete açılan Ayasofya ile ilgili olarak "Yıkılmış Osmanlı'nın hukukuna dayanarak Cumhuriyet'in hukukunu yok sayıldı" ifadelerini kullanan Öztrak, "Yarın bir gün yok olup gitmiş padişah iradesine göre birileri daha hak iddia ederse, Osmanlı dönemindeki malını mülkünü talep ederse ne olacak?" diye sordu.
CHP'li Öztrak'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Saray rejimi son 2 yıldır freni patlamış kamyon gibi milletimizi eze eze gidiyor. Ucube rejim milletin başına dert oldu. Ekonomi, dış politika, eğitim, hukuk dökülüyor.
HAVAİ FİŞEK FABRİKASINDA PATLAMA
Millete hesap veren tek bir yetkili yok. Hayatını kaybeden işçilerin ailesini aramak yerine fabrikanın sahibi arayan, işçi ailelerine yardımcı olmak yerine ilk işi moral yemeği düzenlemek olan rejimden bunu beklemek mümkün değil. Ölenlerin sorumluluğu hep işin fıtratına yıkılmış geçilmiş.
LİBYA'DA YAŞANANLAR
Bu yılın başında yaşadıklarımızı unutmadık. 36 yiğidimizin kanı yerde kaldı. Gercekgundem.com'da yer alan habere göre Öztrak şöyle devam etti; Sarayın kibirlisi hesap sormak yerine çareyi askerlerimizi bombalayan kapıya koşmakta buldu. Dakikalarca kapıda bekletildi. Şimdi de Libya'da askerlerimizin olduğu havaalanı bombalanıyor. Bombalayan kim Rusya mı, Mısır mı? Başka bir devlet mi? Bilmiyoruz. Libya'da ne olduğunu yazan gazeteciler hemen sarayın zindanlarına atılıyor. Sarayın vekilleri bile gelişmelerden bihaber.
ERDOĞAN'A FETÖ SORUSU
FETÖ'cülere 'beraber yürüdük biz bu yollarda' diye ağıt yakıp 'dön artık' diye zırıl zırıl ağlayan kimdi? Erdoğan'dı. Kemalist gelenekle FETÖ'cüleri birbirine kırdırdık diyerek ifşa eden kimdi? Darbe öncesi Marmaris'te işiniz neydi, uçaklar neden hazırdı? Önceden istihbarat mı aldınız? Uçağa kaçta bindiniz? Üzerinde şüphe bulutları bulunan esas sizin ve çevrenizdekilerin bu darbedeki rolüdür. O gün kimin nerede olduğunu gösteren kayıtları açıklayın. Günü vakti saati geldiğinde 15 Temmuz ve 20 Temmuz'a giden sürecin gün görmemiş bölümleri mutlaka aydınlanacaktır.
EKONOMİ
Gerçek işsiz sayısı 10 milyon 221 bine çıktı. Bu rejim 10 milyon 221 bin yurttaşımıza daha yaşarken kıyameti yaşatıyor. İşsizler ordumuzun sayısı 104 ülkenin nüfusundan fazla. Koskoca bir genç kuşak heba edilmek üzere.
MERKEZ BANKASI'NDA TECRÜBE ŞARTININ KALDIRILMASI
Yakında saraya yakın başka bir güreşçiyi de MB'ye başkan yardımcısı yaparlarsa şaşırmamak gerekir. Kayınpeder ve damat Varlık Fonu'nun tepesine geçti, fon paralel bütçe oldu. 1994 krizinde, 99 depreminde el değdirilmeyen Merkez Bankası'nın ihtiyat akçelerine bunlar el uzattı. Kazanın dibini sıyırdılar. Artık ihtiyat akçesi biriktirmek de tarihe karıştı.
AYASOFYA
Bir yandan 1934'te yürürlüğe konulan Bakanlar Kurulu kararına iptal edilmesin diye Danıştay'a sözde bir savunma verirken diğer yandan da Ayasofya dik duruşumuz sayesinde ibadete açıldı diye caka sattılar. Hadi ordan, yapılanın adı riyakarlıktır, ikiyüzlülüktür. Yetkinizi kullanmayıp kendi atadığınız hakimlerin arkasına saklanarak bedelini milletimizin ödeyeceği bir hukuki garabete neden olmanızdır. Bu kararlar yıkılmış Osmanlı'nın hukukuna dayanarak Cumhuriyet'in hukukunu yok saydı. Yarın bir gün yok olup gitmiş padişah iradesine göre birileri daha hak iddia ederse, Osmanlı dönemindeki malını mülkünü talep ederse ne olacak? Son aldığınız Vakıfbank hisselerini hazineye devreden kararınızı bu işin neresine koyacağız.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kılıcı olmasaydı bugün Ayasofya'da ecdadın emanetleri üzerinde hak iddia edebilir miydik? İşte Gazi, kılıç hakkının verdiğini bu özgüvenle Ayasofya'yı bütün insanlığın ortak mirası olarak müze yapmış. Bunu beğenmediniz mi? Elinizde yetki var. Bunu yetkinizi kullanarak değiştirebilirdiniz. Ama siz yargının arkasına sığınmayı tercih ettiniz. Bu karara tarihe karşı ihanet diyerek kararda imzası olan Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret ettiniz. Bu ülkede cumhurbaşkanı makamında oturup Atatürk'e hakaret eden tek kişi sizsiniz. İhanet eden varsa FSM'nin, Atatürk'ün kılıç hakkıyla kazandığı toprakları Katar Emiri'nin annesine tarla olarak satanlar, utanmadan İstanbul'a ihanet ettik diyenlerdir."
