Türkiye'de İngilizce öğrenmek genellikle birçok kişi için zor bir süreç gibi algılansa da, Diyarbakır'ın Alçık köyü, tamamen farklı bir hikayeye sahip. Köylüler, İngilizceyi ikinci dil olarak konuşuyorlar ve bu yeteneğin sırrını paylaşıyorlar.
1960'lı yıllarda petrol arama şirketlerinin Diyarbakır Alçık'a gelmesi, köylüler için bir fırsata dönüştü. Yöre halkı, bu şirketlerde çalışmaya başlayarak şirket personeli ile dostluklar kurdu. Bu süreç, köylülerin İngilizceyi öğrenmelerine katkıda bulundu ve neredeyse herkesin İngilizce bildiği bir ortam oluştu.
Köy muhtarı, İngilizce öğrenme sürecini şu şekilde açıklıyor: "İngilizce, İngilizlerle iyi anlaşılır, ancak Amerikan İngilizcesi biraz zorlayıcı olabilir."
Köyde yaşayan bir diğer kişi ise İngilizce öğrenmenin köyde doğal bir özellik olduğunu belirterek, "Dilleri ve kafaları yatkın. İngilizce onlar için adeta ikinci bir dil" diyor.
Alçık köyünde 25 yıl önce İngilizce öğrenen Mehmet Ali Kızıl, şu anda köydeki gençlere eğitim konusunda yardımcı oluyor.
İngilizceyi köyde bu kadar yaygın hale getiren faktörler arasında, şirketlerle olan etkileşim, doğal dil yeteneği ve topluluk dayanışması gibi unsurlar bulunuyor.