Gelişmiş ülkelerdeki bağımsız kuruluşların aksine Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), son yıllarda AKP güdümünde ekonomi politikaları yürüterek Türkiye ekonomisini bir felaket girdabına sürüklemiş, 2021 yılında durdurulamayan dolar krizine karşı son çare olarak Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması hayata geçirilmişti.
Ekonomistlerin büyük çoğunluğu, KKM'nin Türkiye ekonomisine uzun süreli sorunlar getirebileceğine yönelik uyarılarda bulunmuş olsa da, özellikle 2023 yılının yaz aylarında seçim ekonomisine başlayan AKP, 14 Mayıs'a kadar yaşanması muhtemel bir kur krizini önleyebilmek için her türlü döviz talebi oluşturabilecek uygulamaya yasaklar getirirken, yatırımcıların KKM'ye yönelmesini artırabilmek için uygulamayı cazip hale getirebilecek teşvikler dağıttı. Tüm bu uygulamaların sonucunda KKM'ye olan ilgi tavan yaparken, Kur Korumalı Mevduat havuzunda biriken para da özellikle seçim sonrasında rekor bir artış göstererek 3 trilyon 348 milyar 325 milyon liraya ulaştı.
ERDOĞAN KKM'NİN İPİNİ ÇEKTİ
Seçim sonrası ekonomi yönetiminin merkezine Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek getirilirken, Şimşek'in isteği doğrultusunda TCMB Başkanlığına ise Hafize Gaye Erkan atandı. Bu atamaları takip edecek şekilde piyasalar tarafından kabul gören 3 isim Erkan'ın yardımcılığına getirilirken, 1 Eylül itibarıyla TCMB, eski yönetimin bıraktığı KKM enkazına son vermek için girişimlerini hızlandırdı.
Göreve başlar başlamaz parasal sıkılaşma sürecine girildiği mesajını veren ve faiz artırım serilerine başlayan Merkez Bankası, 20 Ağustos'ta Resmi Gazete'de yayımlanan 4 tebliğ ile döviz dönüşümlü KKM hesaplarına uygulanan TL payına göre indirimli kıymet tesis uygulamasına son verdi.
Son olarak dün açıklanan Orta Vadeli Program'ın tanıtım toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kur Korumalı Mevduat sistemimiz görevini yerine getirmiş, kur istikrarını sağlamada önemli katkı sağlamıştır. Kur Korumalı Mevduatlarımızın kur istikrarının pekiştiği bir zeminde, Türk Lirası mevduatlara dönüşmesinin yolunu açacağız." ifadelerini kullanarak KKM uygulamasına son verileceğini en yetkili ağızdan duyurdu.
9 AY SONRA KKM'DE BİR İLK YAŞANDI
Bu kararların ardından bankalara talimat gönderen Merkez Bankası, yatırımcıları ve varlık sahiplerini TL mevduata teşvik edici hareketler beklerken, kurumların TL mevduat hedeflerini yakalayamamaları halinde yüklü cezalar ile karşı karşıya kalacaklarını beyan etti.
Hamlelerin ne zaman sonuç vereceği merakla beklenirken, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan haftalık bülten KKM'de 9 ay sonra bir ilkin yaşanmasına neden oldu. 2023 yılında hiç düşüş göstermeyen KKM havuzundaki toplam mevduat, tasfiye sürecini başlatan uygulamaların ardından 59.3 milyar lira azalarak toplamda 3 trilyon 348 milyar 325 milyon liraya geriledi.
YENİ BİR DOLAR KRİZİNE NEDEN OLABİLİR
24 Ağustos'ta yapılan PPK'dan çıkan 750 baz puanlık faiz kararının ardından gözler TCMB'nin 21 Eylül tarihinde yapacağı yeni toplantıya çevrilirken, bu toplantıya kadar KKM'ye yönelik yeni bir kısıtlayıcı önlemin alınıp alınmayacağı ise merakla bekleniyor.
Ekonomistler, KKM'de biriken toplam mevduatın büyüklüğünün 125 milyar doları bulması nedeniyle tasfiye süreci için "patlamaya hazır bomba" uyarısında bulundu. Sürecin kontrolden çıkması ve havuzda biriken toplam mevduatın bir kısmının yeniden dövize yönelmesi, 2021 yılında yaşanan kur krizine benzer bir şoku tetikleyebilir.
İlgili Haberler