Tardigradlar yani bilinen adıyla su ayıları, yüksek ozmotik basınç, donma sıcaklıkları ve kuruma gibi ekstrem ortamlarda hayatta kalan mikroskobik omurgasız bir canlıdır. Bu canlıların hayatta kalma mekanizması olan "tun" durumu, bilim dünyasında uzun süredir bir gizem olarak yer alıyordu. Ancak yeni bir çalışma, tardigradların tun oluşumunda reaktif oksijen türlerinin (ROS) etkili olduğunu ve geri dönüşümlü sistein oksidasyonuna bağlı olduğu ortaya çıktı..
Tardigradlar, zorlu koşullara maruz kaldıklarında uzuvlarını geri çeker, dehidrasyonu başlatır ve metabolizmalarını yavaşlatarak tun durumuna girerler. Bu durum, aşırı sıcaklık, su eksikliği veya oksijen düşüklüğü gibi olumsuz koşullarla başa çıkmalarını sağlar.
Araştırmacılar, -112 Fahrenheit'e kadar düşük sıcaklıklar ve yüksek seviyelerde çeşitli maddelere maruz bırakılan tardigradları inceledi. Bu stres faktörlerine yanıt olarak, tardigradlar reaktif oksijen türleri (ROS) üretir. Bu ROS, su ayılarına tun durumuna geçmeleri için sinyal veren geri dönüşümlü sistein oksidasyonunu tetikler.
Araştırma ekibi, konfokal floresan mikroskopi kullanarak sisteine duyarlı bir floresan proba maruz kalan tardigradları gözlemledi. Görselleştirme, ROS'un mevcut olmadığı koşullara dönüldüğünde tardigradların tun durumundan çıktığını gösterdi. Daha da önemlisi, sisteini bloke etmenin tardigradların ROS'u algılamasını engellediği ve bu nedenle tun durumuna girmelerini önlediği bulundu.
Bu bulgular, sistein oksidasyonunun tardigradların çeşitli stres faktörlerine yanıt olarak tun durumunu açıp kapatmasında kritik bir rol oynadığını gösteriyor. Bu mekanizma, su ayılarının değişen ortamlarda hayatta kalmalarını sağlayan önemli bir adaptasyon sürecini gözler önüne seriyor.