Günümüzde 2 yaş sendromu artık tüm ailelerin bildiği ve çocukların davranışlarında bazı değişikliklerin meydana geldiği, ailelerin bazen çocuklarla baş etmekte ve nasıl davranacakları konusunda zorlandıkları bir yaş olarak biliniyor. Çocuklar çoğu zaman inatlaşma, en basit şeylere bile bağırma gibi davranışlar sergiliyor. Çocuklar, Anne-babaya “Ben buradayım, ben de varım” demeye çalışırken, aileler ise 2 yaş sendromunu daha kolay atlatabilmek için uzman desteğine ihtiyaç duyuyor. Özel Denizli Tekden Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları doktorlarından Uzm. Dr. İlter Paydur, 2 yaş sendromu ile ilgili ebeveynlere önemli bilgiler verdi.
''GENELLiKLE KURAL VE SINIR TANIMAZ''
2 yaş sendromuna giren çocukların sergilediği davranışlardan bahseden Uzm. Dr. İlter Paydur, “Aslında 18-36 ay arası dönemini kapsayan 2 yaş dönemi, bir dönüm noktasıdır. Çünkü 2 yaşına gelmiş olan çocuk artık pek çok alanda kendini özgür hisseder ve bu özgürlüğünü de sonuna kadar kullanmak ister. İşte bu noktada, çocuğun talebi ile anne babanın talebi çakışır ve 2 yaş sendromu denilen dönem ortaya çıkar. Doğduğu andan itibaren ailesine bağlı olan bebek, yürümeye başlamasıyla birlikte kendine güveni gelir ve kendi kurallarını oluşturmaya başlar. Her şeyi ister ama aslında hiç bir şeyi de istemez. Genellikle istediklerini ağlayarak ifade eder, her şeyi kendisi yapmak ister ve yardım kabul etmez. Yaşıtlarıyla pek anlaşamaz. Evde ve ev dışındaki ortamlarda uyumsuz davranışlar sergiler. Vurma, ısırma gibi davranışlar sergileyebilir. Kural ve sınır tanımaz ve inatçıdır. Çocuğun ben merkezci olduğu bir dönemdir” dedi.
“İLETIŞIM KURMAKTAN ÇEKİNMEYİN”
Çocuklarla iletişim kurmanın önemli olduğunu söyleyen Dr. İlter Paydur,”Çocuğun sergilediği davranışların gelişimsel bir dönemden kaynaklandığını ve geçeğini bilerek sakin ve sabırlı olmaya çalışın. Bugün izin verdiğiniz şeylere yarın izin vermemeniz olumsuz davranışları arttıracağından dolayı davranışlarınızda tutarlı olun. Anne-baba olarak da birbirinize karşı tutarlı olun. Çocuğunuzdan beklentiniz onun karşılayamayacağı şekilde üst düzey olmasın. Unutmayın, o daha bir çocuk kıyaslama yapmayın. Sınırlarını ona siz çizin ve kendiliğinden sizin istediğiniz gibi davranmasını beklemeyin. Ona rol model olun. Çocuğunuzun inadını siz de inat ederek çözemezsiniz. Bu sadece işleri daha çok çıkmaza sürükler ve aranızdaki ilişki zarar görür. Çocuğunuza davranışları için yaptırım uygularken, yaptığı davranıştan daha büyük bir ceza vermeyin. Vurma, ısırma gibi davranışlarına karşılık olarak gülmeyin ya da siz de ona vurmayın. Bu tavır onun açısından davranışının pekişmesine sebep olur. En önemlisi de çocuğunuzla konuşun, onunla iletişim kurmaktan çekinmeyin ve ondan ne beklediğinizi ona sakince anlatın” şeklinde bilgi verdi.
