Gazeteci Cüneyt Özdemir'in YouTube yayınında konuşan İmamoğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından açıklamaya dair, "Çok üzücü bir karar, mesnetsiz, hiçbir gerekçe süreci yok" dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Gazateci Cüneyt Özdemir'in Youtube kanalına konuk olarak İBB'nin elinden alınarak Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı'na devredilen Gezi Parkı hakkında açıklamalarda bulundu.
Ekrem İmamoğlu, Cüneyt Özdemir'in "Ekrem Bey peki yarın bir gün bu Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı, 'Ya kardeşim biz burada zaten Topçu Kışlası vardı. Onun yapılmasına karar verdik' diyebilir mi? Böyle bir yetkisi de var mı? sorusuna "Cüneyt Bey sizce diyemez mi?" diyerek yanıt verdi.
"Herşey denebilir artık bu ülkede ben bugün Gezi Parkı ile ilgili bu kararı konuşuyoruz. Bu akıl aynen işte dün İstanbul Sözleşmesi'ni yürürlükten kaldıran akılla aynı akıl" diyen İmamoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir şehre zarar vermenin ya da bir aileye zarar vermenin, bir yuvaya, ya da bir yuva içerisindeki kadına, ya da iş dünyasındaki bir kadına, bir genç kızımıza, bir küçük kızımızın daha sağlıklı bir birey olmasına dönük İstanbul Sözleşmesi'nin yürürlükten kaldırılma aklıyla... O bahsettiğimiz akıl birbirinden farklı değil işte. O bakımdan her şey olabilir, her şey yapabilirler. Yarın böyle bir gündemi de sizinle camdan cama konuşuyor olabiliriz."
Daha sonra Cüneyt Özdemir, "Peki siz her şeye rağmen o seçilen projeyi (Gezi Parkı projesi) ne olursa olsun yapmak da kararlı mısınız? Görünen o ki siz onu yapmayın diye size çeşitli hamleler yapılıyor size yönelik" sorusuna ise İmamoğlu şu yanıtı verdi:
"Bakınız biz İstiklal Caddesi'ni insanların hissedebileceği. İnsanların koştur koştur, koşulan bir cadde değil! Kimi yerinde oturulan, yani aydınlatmasıyla huzur verilen bir boyutu olsun diye de çalışıyoruz. Sadece İstiklal, sadece Taksim Meydanı, sadece Gezi Parkı değil! Bütün bu engellerin benzerlerinin oralarda da karşımıza çıkacağını bugünden de görüyoruz. Size bir şey söyleyeyim mi? İstanbul'u fetih eden Fatih Sultan Mehmed'in de onun oğlu 2. Beyazıt'ın da kemikleri sızlıyor. Bu toprakları bize emanet eden o padişahlarımızın bile kemikleri sızlıyor. Yaptıkları hiçbir işin aklı ve mantığı olmadığı gibi bu işin de aklı ve mantığı yok"
Ekrem İmamoğlu'nun açıklamasından diğer satır başları şöyle:
"Gezi Parkı’nın devredildiği Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı diye aktif bir vakıf şu anda yok. Gezi Parkı’nın mülkiyetini geri almak için İBB olarak davamızı açıyoruz.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, bir anlamda Gezi Parkı’ndaki Topçu Kışlası’nın, kışla yapılmadan 310 yıl önce ölen II. Bayezid’in vakıf eseri olduğunu iddia ederek parkı İBB’den aldı.
Saraçhane’deki belediye binasını kütüphane ve kültür merkezi yapma projemiz anıtlar kurulundan geçmiyor. Anıtlar kurulu, belediye binasını bir Ayasofya gibi çivi çakılamaz SİT alanı gibi değerlendiriyor.
Taksim Projemizi engellemek için Gezi Parkı’nı almaya çalışıyorlar. Ancak bu proje İstanbulluların yüzbinlerce oyuyla seçildi. Hiçbir tekil akıl bunun karşısında duramaz. Biz buna güveniyoruz.
Sana nasıl 25 yıl İstanbul halkı sana yetki vermişse, şimdi de Millet İttifakı’nın adayı olan Ekrem İmamoğlu’na verdi. Bizde bir laf var, “lillahi el fatiha” diyeceksin, demiyorlar. İstanbul benim mülküm, istediğim gibi karar veririm diyorlar.
Ülkenin yoksulluk gibi gerçek gündemlerinden halkı uzaklaştırma çabası var. Eskiden ayda 1-2 gündemle manipülasyon yapmak yetiyordu, demek ki artık yetmiyor, bu hafta 6-7 gündem geldi. Haftaya bakalım neler gelecek.
Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Bu zor günler demokrasinin olgunlaşması için mücadele anlarıdır. Bu gibi olayların bir daha yaşanmaması adına, hukukun önde durduğu bir sistemi, inşallah hep birlikte inşa edeceğiz.”
DEVİR İŞLEMLERİ VAKIFLAR KANUNU'NUN 30.MADDESİNE DAYANDIRILDI
Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada ise, "2008'de yapılan 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 30. Maddesi gereğince İnönü Meydanı 751 ada 1, 2 ve 3 parsel, Cumhuriyet mevkii 751 ada 4 parselin mülkiyeti, 'Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı'na geçti" denildi.
Devir işleminin 12 Mart 2021 tarihi ile Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nden Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne tescil edildiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"2008'de yapılan kanuni düzenleme 'Vakıf yoluyla meydana gelip, her ne suretle olursa olsun Hazine, belediye, özel idareler, köy ve tüzel kişiliğin mülkiyetine geçmiş Vakıf Kültür Varlıkları Mazbut Vakfına Devrolunur' ibaresi yasa ile kanunlaştırılmıştır. Bu kapsamda, 2008'den 2019'a kadar 647 eser, 2019'dan bu yana ise yine 367 eser Vakfına dönüştürülmüştür. Mülkiyeti vakıf olup da Vakfına rücu edilmeyenlerin ise çalışmaları devam etmektedir."
Devir işlemleri ise Vakıflar Kanunu 30. maddesine dayandırıldı.
Vakıflar Kanunu 30. maddesi ise şöyle:
"Vakıf yoluyla meydana gelip de her ne suretle olursa olsun Hazine, belediye, özel idarelerin veya köy tüzel kişiliğinin mülkiyetine geçmiş vakıf kültür varlıkları mazbut vakfına devrolunur."
