HAYAT PAHALILIĞIYLA YAŞAMAYA ALIŞIN!
Türkiye'nin ekonomik zorluklar içinde olduğu bir dönemde, ekonomistlerin gündeminden faiz oranları düşmüyor. Alaattin Aktaş'a göre, Para Politikası Kurulu'nun faiz oranını %50'ye yükseltmesi, enflasyonu düşürmeye yönelik bir adım olarak değerlendirilmeli. Aktaş, faiz oranlarının geçmişte baskılanmasının neden olduğu hayat pahalılığının, enflasyonun düşmesiyle otomatik olarak azalmayacağına dikkat çekiyor. Aktaş'a göre, Türkiye'de son iki üç yıldır enflasyon ve hayat pahalılığı konuşuluyor ve bunun arkasındaki ana etken faiz oranlarının oynanması ve bunun sonucunda yaşanan kur artışıdır.
Aktaş, 2021 yılı Eylül ayında başlayan ve geçen yılki seçimlere kadar devam eden faiz indirimi sürecinin yarattığı sıkıntıları şimdi yaşadığımızı belirtiyor. Bu sürecin Haziran 2023'te sona erdiğini dile getiriyor. Aktaş'a göre, tahribat o kadar büyük ki, faiz oranları %19 seviyesinden aşağı çekilse bile, o günleri arıyoruz. Enflasyonu düşürebiliriz ancak hayat pahalılığını yok edemeyiz diyor.
Aktaş'a göre, fiyat-gelir dengesi o kadar bozuldu ki, artık gelirler sadece fiyat artışı kadar artırılabilir hale geldi. Geçmişe dönüş mümkün değil ve hayat pahalılığı daha da derinleşmese bile iyileşmeyecek. Bu süreç devam ederse, gelecekte daha fazla gelirle de daha az mal ve hizmet alınabileceği öngörülüyor.
Gazetemizin birinci sayfasını okumak için tıklayınız...
