Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 8 Haziran'da "Siyasal ve askeri casusluk" soruşturması kapsamında gözaltına alınan OdaTV Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız ile astsubay E.B. çıkarıldıkları duruşmada tutuklanırken TELE1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel ise serbest bırakıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 8 Haziran’da gözaltına alınan gazeteciler TELE1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel ve OdaTV Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız ile astsubay E.B. emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye getirilerek Terör Suçları Soruşturma Bürosundan sorumlu Başsavcıvekili Veysel Kaçmaz tarafından sorgulanmalarının ardından tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildi. Yıldız ve E.B, Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanırken, Dükel ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Müyesser Yıldız ve E.B., hakkında “kuvvetli suç şüphesi bulunması, delilleri karartma ihtimali ve kaçma şüphesi” nedeniyle tutuklama kararı verildiği öğrenildi.
Yıldız ve Dükel’in sorgusu sırasında kalabalık bir TEM ve çevik kuvvet ekibi yoğun güvenlik önlemi aldı.
Müyesser Yıldız'ın avukatı Erhan Tokatlı, tutuklama kararının ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi;
Bugün itibariyle soruşturmanın ilk defa Resmi anlamda bize atılı olan suç tebliğ edildi. Kollukta verdik ifadesini Müyesser Hanım’ın. Biraz önce de tutuklama talebiyle sevk edildi sulh ceza hakimliğine ve tutuklandı.
Dosya hakkında çok bir bilgimiz yok sadece bize sorulduğu kadarıyla, gösterildiği kadarıyla bilgi sahibi olduk. Soruşturmanın başlangıcında bizim ifademiz “casusluk” suçlamasıyla alındı. Fakat savcılık ifadesinden sonra atılı olan suç vasıf değiştirdi, casusluk yerine “gizli bilgilerin ifşası” noktasında tutuklamaya sevk edildi. Yani TCK 329’dan sevk edildi.
Sorgusu bittikten sonra hakimlikte müvekkilim ve onunla irtibatta olduğu iddia edilen E.B isimli şahıs tutuklandı, İsmail Bey tahliye oldu. Soruşturmanın başlangıcı yine bu akşam öğrendiğimiz kadarıyla bize standart FETÖ olaylarını hatırlatıyor. Isimsiz ve imzasız bir ihbarla soruşturma başlamış. İfşaya konu olan yani acil ve tehlike arz eden bu ülkenin güvenliğini ihlal ettiği iddia edilen iki tane haber var.
O iki haberin bir tanesi “General Hafterle birlikte görüldüğünü yazdığı iki tane FETÖ’cü general haberi 24.12.2019 tarihli bir haber. Diğeri de Libya’da görevlendirilen bir korgeneralla ilgili bir haber. O da daha önceden ifade edilmiş, söylenmiş ama atama emrinin dahi gizli olmadığı bir haberi biz bu atılı suç kapsamında nasıl bir gizlilik arz ettiğini nasıl bu ülkenin güvenliğini ihlal ettiği, nasıl bu ülkenin ulusal çıkarlarını tehlikeye attığını anlayamadık, zaten anlamakta mümkün değil.
O haberlerin yapıldığı tarih ile bugün itibariyle baktığımızda ki bugün duruşmada elektrikler kesildi ve ben o iki haberi de hakimlikte cep telefonumdan okudum. Madem ki bu haberler bu kadar gizliydi, madem ki bu haberler bu ülkenin haklarını ihlal ediyordu bu haberlerin bir erişim yasağı olması lazım. Bu akşam bunları mahkeme huzurunda okudum.
Demek ki mızrak çuvala girmiyor, buradan hareketle soruşturmanın başlangıcından anladığımız kadarıyla bizdeki kanaat şudur ki; Bu yeni bir FETÖ olayıdır, temel amacı da Müyesser Hanım’ın Soruşturmanın temel amacı da Müyesser hanımın dijital arşivlerine ulaşmaktı.Biz Müyesser Hanım’ın dijital arşivlerine baktığımızda özellikle 15 Temmuz’dan sonra bütün darbe davalarına iştirak ettiği için o davalardan, ek klasörlerinden, duruşmalarından elde edilen bir takım verilerle kripto darbecilerin ve kripto FETÖ’cülerin açığa çıkma telaşesiyle kurtardığı kurtardıkları burada yargının içindeki, polisin içindeki kripto elemanlarıyla yaptığı bir soruşturmadır bu.
Umarım adalet bir an önce tecelli eder. Geçmişte de gördük ki geçte olsa bu ülkede adalet tecelli ediyor ve yanlış yapanlar Türk yargısının önünde hesabını veriyor. İnşallah Müyesser Hanım bir an önce özgürlüğüne kavuşur, inşallah bir an önce de bu FETÖ’cüler, darbeciler de hak ettikleri cezayı alırlar Türk yargısı tarafından.