Özdemir, “Gerek temiz veya kirli kan damarı tıkanması ile oluşan geçici veya kalıcı beyin infarktüsü veya gerekse beyin kanamasında, etkilenen beyin bölgesindeki sinir hücrelerinin görevlerini yapamamaları sonucu, o görevin aksamasına ilişkin hastalık belirtileri izlenir” dedi.
BEYNİN HANGİ BÖLGESİNİ NASIL ETKİLİYOR?
Geçici beyin krizinin beynin hangi bölgelerinde ne tür etkileri açığa çıkardığı konusunda da bilgi aktaran Prof. Dr. Özdemir, şu açıklamalarda bulundu:
“Beyin sağ ve sol olmak üzere 2 yarım kürelidir. Bir beyin yarım küresinin vücut yarısı ile ilişkisi çaprazdır. Örneğin, sağ beyin yarım küresi vücudun sol kaslarını çalıştırır ve vücudun sol yarısından gelen yüzeyel ve derin duyuları alıp değerlendirir. Sol beyin yarım küresi de sağ vücut yarısının kas ve duyu fonksiyonlarını yerine getirir. Motor aktivitelerimiz dışında, sağ beyin yarım küresinde, vücudun karşı yarısındaki kasların hareketleri merkezi yer alır. Ayrıca, vücudun karşı yarısındaki yüzeyel ve derin duyuları algılama merkezi, sanatsal fonksiyon ve yeteneklilik ve müzik kabiliyeti ve duygusallıkla ilgili nöron grupları yer alır.
Sol beyin yarım küresinde, vücudun karşı yarısındaki kasların hareketleri merkezi ve vücudun karşı yarısındaki yüzeyel ve derin duyuları algılama merkezi bulunur. Bunun yanı sıra bu bölgede, bilimsellik, konuşabilme, sağ elini kullananda konuşulanı anlama, sağ elini kullananda yazma okuma ve matematik-hesap yapma görevleri ile ilgili nöron grupları bulunur. Buna göre örneğin beynin bir yarım küresinde bir kanama veya bir damar tıkanıp bir beyin bölgesi kansız kalacak olursa ve bu olaylar kas hareketlerini sağlayan beyin hücreleri grubunun bulunduğu bölgeyi etkilemişse, beyin yarımküreleri ile vücut yarısının çapraz bir ilişkisi olduğundan karşı vücut yarısında kol ve bacakta kuvvet azalması veya kaybı yani felç-inme gelişir.”
GEÇİCİ KANSIZLIK KRİZ BELİRTİSİ
Prof. Dr. Gazi Özdemir insanların yüzde 85-90 kadarının sağ elini kullandığını ve bu kişilerin yalnız sol beyin yarımküresinde ön dış-yan kısımda bulunan konuşma merkezi harap olması durumunda konuşmanın kaybına rastlandığını kaydetti. Aynı zamanda bu kişilerin yalnız sol beyin yarım kürelerinde arka dış-yan kısmında bulunan konuşulanı anlama merkezi harap olursa konuşulanı duyduğu halde anlayamama haline rastlandığını ifade eden Prof. Dr. Gazi Özdemir, “Beyinde saniye, dakika, saat, gün veya en fazla 3 hafta kalan ve sonra tamamen düzelen geçici kansızlık belirtileri, geçici beyin krizi demektir” dedi.
Özdemir, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Geçici olan görme kaybına Amorosis Fugax denir. Ayrıca beyincik veya beyin sapının geçici belirtileri ani baş dönmesi, ani denge bozukluğu veya düşme atakları da görülebilir. Geçici beyin krizi hikâyesi olanlarda, 6-36 ay içerisinde kalıcı beyin krizi oluşması, hikâyesi olmayanlara göre 10-15 defa daha fazla sıklıkta rastlanır. Yine kalıcı infarktüs oluşan hastaların yüzde 10 kadarında geçici beyin krizi öyküsü bulunmaktadır. Dolayısıyla bu geçici belirtiler, bir nevi esas beyin infarktüsünün olacağına ilişkin alarm belirtileri bazen de başlangıç belirtileri olarak kabul edilmelidirler.”
GEÇİCİ BEYİN KRİZİNE NEDEN OLAN UNSURLAR
Geçici beyin krizine hangi etkenlerin neden olduğunu da aktaran Prof. Dr. Gazi Özdemir, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“İleri damar sertliği, ani tansiyon yükselmesi veya düşmesi, kanın koyu oluşu, ani kan şekeri düşüşü olduğunda şeker hastalığı, kan hastalığı, yüksek kolesterol, Trigliserid düzeyi, beyinde dev anevrizma veya bir damar yumağı olması. Kalp kapağı hastalığı veya ritim bozuklukları, şah damarının yüzde 70’in üzerinde daralması, boyun omurlarında ileri derecede romatizmal kireçlenme ve boyun fıtığı, alkolizm ve aşırı sigara içme, geçici beyin krizi belirtileri oluşan hastada mutlaka ani şeker düşmesi, migren, epilepsi, glokom, kalp ritim bozukluğu ve iç kulak hastalığından ayırıcı tanı yapılmalıdır. Geçici beyin krizi görülen kişilerde sebep olan nedenin belirlenmesine yönelik incelemeler hemen yapılmalı ve belirlenen nedene göre tedavi ve önleyici girişimlere başlanmalıdır.”