Besinlerle insan vücuduna bulaşan bakteri, virüs, parazit, toksin ve kimyasal maddeler, besin zehirlenmelerine yol açabiliyor. Diyetisyen Çamır, sıcaklık artışının etkisiyle yaz aylarında besin zehirlenmelerinin ciddi oranda arttığını söylüyor ve bu duruma neden olan dört ana bakteri türünden bahsediyor.
En yaygın olan "stafilokok" bakterisinin et, süt, süt ürünleri ve iyi yıkanmamış malzemelerden yapılan salatalarda bulunduğunu ifade eden Çamır, bakterili gıdaların tüketiminden iki veya üç saat sonra zehirlenme belirtilerinin başlayabileceğini ve kusma reaksiyonu görülebileceğini belirtti.
Bakteriler ölümcül zehirlenmelere yol açabiliyor. Et, süt ve salatalardan kaynaklanan besin zehirlenmelerinde sıkça görülen diğer bir bakteri türü "shigella"dır. Çamır, bu bakterinin belirtilerinin ortaya çıkma süresinin bir veya iki gün olduğunu ve bulantı, kusma, ateş, kramplar, karın ağrıları ve dışkıda kan gibi belirtilerle kendini gösterdiğini ifade etti. En ciddi ve ölümcül besin zehirlenmelerine neden olan bakterilerden biri ise "clostridium botilinum" olup, bu bakterinin konservelerde, et, sebze ve meyvelerde bulunabileceğini söyledi. Çamır, bu bakterinin felce yol açabileceği, solunumu engelleyebileceği ve ölümle sonuçlanabileceği konusunda uyardı.
Et tüketiminde dikkat edilmesi gerekenler:
Çamır, düşük fiyatlı, kaynağı ve muhafaza koşulları bilinmeyen, denetlenmemiş ürünlerin alınmaması gerektiğini vurgulayarak, etlerin güvenilir şarküterilerden veya markalı paketli ürünlerden alınması gerektiğini belirtti. Paketli ürünlerin hasar görmemiş olmasına ve üretim/son tüketim tarihlerini kontrol etmeye dikkat edilmesi gerektiğini ekledi. Ayrıca, hayvanlardan bulaşabilecek hastalıklar nedeniyle sütü çiğ tüketmeme uyarısında bulundu.
Besinleri koruma önerileri:
Çamır, besinlerin bozulmasını önlemek için buzdolabında veya dondurucuda saklanmasının en pratik yöntem olduğunu söyledi. Pişmiş besinlerin hemen tüketilmeyecekse iki saat içinde buzdolabına konulması gerektiğini, buzdolabından çıkarılan yemeklerin 70 derece üzerinde ısıtılması gerektiğini ve aynı yemeğin tekrar tekrar ısıtılmaması gerektiğini belirtti. Dondurucudan çıkarılan besinlerin çözüldükten sonra tekrar dondurulmaması gerektiğini de vurguladı. Ayrıca, çiğ ve pişmiş yiyeceklerin birbirine temas etmemesi ve kişisel hijyenin önemine dikkat çekti.
Sebze ve meyveler iyice yıkandıktan sonra tüketilmeli:
Çiğ et, yumurta veya kümes hayvanları gibi besinleri hazırladıktan sonra ellerin iyice yıkanması gerektiğini belirten Çamır, pişirilmeden tüketilecek sebze ve meyveler için ayrı doğrama tahtası ve bıçak kullanılması gerektiğini söyledi. Sebze ve meyvelerin iyice yıkandıktan sonra tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Çamır, yeterince pişmemiş yiyeceklerin zararlı bakterilerin sindirim sistemine taşınmasına neden olabileceğini belirtti. İshal ve kusma durumlarında dinlenme ve bol sıvı alımının önemine dikkat çekerek, ishal durumunda pirinç lapası, yoğurt, muz, şeftali ve haşlanmış patates gibi gıdaların tüketilmesini önerdi.