Gülsüm Taç cinayetinde yeni gelişme!

Gülsüm Taç cinayetinde yeni gelişme!

Gülsüm Taç'ın ağabeyi Hüseyin Çandır, cinayet zanlısının 'sevgiliydik' iddiasının doğru olmadığını, cinayetin işlendiği gün kardeşinin, İzmir'deki eşi ve çocuklarının yanına gitmeyi planladığını söyledi

Antalya'da, 24 Mayıs günü evinde cansız bedeni bulunan ve ölümü kayıtlara kalp krizi olarak geçen Gülsüm Taç'ın (46),resim öğretmeni Cem Yılmaz (43) tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı.

Gülsüm Taç'ın ağabeyi Hüseyin Çandır, cinayet zanlısının 'sevgiliydik' iddiasının doğru olmadığını, cinayetin işlendiği gün kardeşinin, İzmir'deki eşi ve çocuklarının yanına gitmeyi planladığını söyledi

Olay, 24 Mayıs Pazar günü Antalya´nın Muratpaşa ilçesinde meydana geldi. Özel bir şirkette çalışan Gülsüm Taç´tan haber alamayan iş arkadaşları, polise haber verdi.

DHA'nın haberine göre, eve giden polis ekipleri, Taç´ın mutfakta cansız bedenini buldu. Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Morgu'nda hazırlanan ön raporda, herhangi bir darp izi bulunmayan Taç'ın kalp krizinden ölmüş olabileceği belirtilerek, kesin ölüm nedeninin otopsi ile ortaya çıkacağı kaydedildi.

2710394-d0308b2bc1680b5af51935a529a7bf8a.jpg

GİTMESİNE İZİN VERMEDİĞİ İÇİN ÖLDÜRMÜŞ

28 Mayıs Perşembe günü ise Yılmaz, polis merkezini telefonla arayarak, Gülsüm Taç´ı kendisinin öldürdüğünü, vicdan azabı çektiği için intihar edeceğini söyledi. Hemen adrese giden polis ekipleri, ilaç içerek intihar teşebbüsünde bulunan Yılmaz'ı ambulansla Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi´ne kaldırdı.

Tedavisinin ardından gözaltına alınan Yılmaz, sorgusunda, ''12 Mayıs´ta Gülsüm Taç´ın yanına gittim ve evinde kaldım. 22 Mayıs günü Adana´ya dönmek istediğimde gitmeme izin vermedi. Bu nedenle onu öldürmeye karar verdim" dedi. Banyoya yatak serdiğini, burada bornozun kuşağı ile Taç´ı, boğazını sıkarak öldürdüğünü anlatan Yılmaz, cinayeti gizlemek için de cesedi mutfağa taşıdığını, boynundaki morlukların üzerine fondöten sürdüğünü, kıyafetlerini giydirip, ağzına da bir parça ekmek ve peynir koyduğunu itiraf etti.Ancak 27 Mayıs günü, resim öğretmeni Cem Yılmaz, Adana´da polis merkezine giderek, Gülsüm Taç ile 2,5 yıldır sevgili olduklarını, 12 Mayıs'ta Antalya'ya Taç'ı görmek için gittiğini, 22 Mayıs gününe kadar yanında kaldığını, sabah uyandığında ise yerde hareketsiz yatarken gördüğünü, korktuğu için de kimseye söylemeden Adana´ya geldiğini anlattı. Bunun üzerine Yılmaz hakkında `yardım ve olayı bildirmeme yükümlülüğünü yerine getirmediği´ gerekçesiyle yasal işlem yapıldı.

ŞÜPHELİ TUTUKLANDI

Cem Yılmaz, daha sonra Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü´ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekiplerince, Antalya polisine teslim edildi. Antalya Emniyet Müdürlüğü´ndeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Yılmaz, nöbetçi hakimlik tarafından `kasten öldürme´ suçundan tutuklandı.

AĞABEYİ: AŞK CİNAYETİ DEĞİL

Gülsüm Taç'ın Antalya'nın Korkuteli ilçesinde kuaförlük yapan ağabeyi Hüseyin Çandır, olayın kamuoyuna yansıdığı gibi olmadığını söyledi. Hüseyin Çandır, kardeşiyle cinayet zanlısının sevgili olmadığını belirterek, "Bu olay aşk cinayeti değil. Bu kişi binaya girmeden önce apartmanın şalterini kapatmış.

Eve girince kardeşimin başına vurup bayıltmış, sonra da boğmuş. Ardından evdeki kıymetli eşyaları almış. Dizüstü bilgisayarı, takılar ve bir miktar para almış" diye konuştu. Çandır, cinayetin saat 13.00 sıralarında olduğunu belirterek, "Kardeşim aynı gün İzmir'deki eşi ve çocuklarının yanına gidecekti. Saat 16.00 için otobüs bileti vardı" dedi.

RESİM KURSUNDA TANIŞTILAR İDDİASI

Resim öğretmeni Cem Yılmaz'ın, cinayetin ardından kadının portresini çizdiği ortaya çıktı. Yılmaz'ın çizdiği portreyi çerçeveleterek evinin bir köşesine koyup, çiçeklerle süslediği, yanına da 'Gülsüm´üm mayam benim. Keşke beni aileme gönderseydin. Kocandan ayrılma sürecini uzatmasaydın.

Yanına geliyorum seni seviyorum' yazılı intihar notu bıraktığı belirlendi. İkilinin, 4 yıl önce Amasya'da resim kursunda tanışıp, arkadaşlık kurduğu, bir süre görüştükten sonra yollarını ayırdıkları ve 1,5 yıl sonra yeniden görüşmeye başladıkları ileri sürüldü. İkilinin zaman zaman Antalya'da bir araya geldiği, Yılmaz'ın son defa gittiği kentten Adana'ya dönmek istemesi üzerine çıkan tartışmada cinayetin gerçekleştiği öne sürüldü.