BORÇ FAİZ SARMALINA GİREN TÜRKŞEKER DURMA NOKTASINDA
Fabrikaları bir bir satılan Türkşeker hakkındaki Sayıştay raporu, kurumun geldiği son hali ortaya koydu. 1935’te kurulan Türkşeker’in 10 yıl içinde özkaynaklarının eksiye düştüğü ve faaliyetlerini durdurma noktasına geldiği belirtildi.
Özelleştirilen fabrikaların devrinden sonra Türkiye geneli 15 şeker fabrikası ile üretimini sürdüren Türkşe[1]ker sayıştay raporuna göre ‘borç- faiz’ sarmalarına girdi. Raporda, kurumun 10 yıl içinde özkaynakları eksiye düştüğü belirtilirken, özkaynak artırımını bankalardan çektiği kredi ile karşılayan Türkşeker’in ‘işletmeler borç ve faiz sarmalı içine girmekte ve faaliyetlerini durdurma noktasına’ geldiği saptandı. Özelleştirmenin ardından üretimini, Türkiye genelindeki 15 fabrikası ile sürdüren Türkşeker, Sayıştay raporuna göre borç-faiz sarmalında… Kurumun özkaynaklarının 10 yıl içinde eksiye düştüğünün belirtildiği, özkaynak artırımı için bankalardan kredi çektiğinin belirlendiği raporda; “İşletmeler borç ve faiz sarmalı içine girmekte ve faaliyetlerini durdurma noktasına gelmektedir…
Kurumun en önemli problemi; üretim maliyetinin altındaki fiyatlardan satış yapması nedeniyle özkaynaklarının yıllar itibariyle erimesidir. Özkaynakların erimesi neticesinde kurumun kaynak ihtiyacı banka kredileri yoluyla karşılanmış ancak finansman giderleri maliyetler üzerinde baskı oluşturmaya başlamış ve nihayetinde borç-faiz sarmalına girilmiştir” denildi. Sayıştay’ın, Türkşeker’in hesaplarına ilişkin denetim raporu TBMM’ye sunuldu. Sayıştay denetçileri, Türkşeker Anonim Şirketi’nin “son 10 yıllık süreçte toplam özkaynaklarının şeker pancarı alım gücüne göre reel olarak 21 milyon 366 bin 305 ton eridiğini” belirledi. Raporda, “İşletmenin faaliyetlerinin sürekliliği ve devamlılığının sağlanabilmesi için hammadde bazında özkaynaklarının alım gücünün yıllar itibariyle korunması önem arz etmektedir” denildi. Raporda şu değerlendirmeler yapıldı:- İşletmenin faaliyetlerinin sürekliliği ve devamlılığının sağlanabilmesi için hammadde bazında özkaynakların alım gücünün yıllar itibariyle korunması önem arz etmektedir. Özkaynak alım gücünün erimesi işletme faaliyetlerinin sürekliliğinin akamete uğramasına yol açmasının yanında ek kaynak ihtiyacının doğmasına da sebep olmaktadır. İlave kaynak ihtiyacının finansman yoluyla karşılanması durumunda ise işletmeler borç ve faiz sarmalı içine girmekte ve faaliyetlerini durdurma noktasına gelmektedir. Kurumun en önemli problemi; üretim maliyetinin altındaki fiyatlardan satış yapması nedeniyle özkaynaklarının yıllar itibariyle erimesidir. Özkaynakların erimesi neticesinde Kurumun kaynak ihtiyacı banka kredileri yoluyla karşılanmış ancak finansman giderleri maliyetler üzerinde baskı oluşturmaya başlamış ve nihayetinde borç-faiz sarmalına girilmiştir. 2022 yılında 1.169 milyon TL dönem karı edilmiş olmasına rağmen dönem karının geçmiş dönem maliyetleri ile izlenen stok satışlarından kaynaklandığı reel anlamda bir kar edilmediği değerlendirilmektedir.
Gazetemizin birinci sayfasını okumak için tıklayınız...