TL mevduat faizleri enflasyonun çok altına düştüğü için parası olanlar, ihtiyaçları olsun olmasın, döviz, altın, konut, otomobil ve diğer malları almaya yöneldiler. Bu yönelişleri tümüyle paralarının değerini koruyabilmek içindi. Faiz yoluyla koruyamadıkları anaparayı bu yollarla korumaya yöneldiler ve bu yanlış faiz kararı piyasada çarpıtmaya (distortion) yol açtı. Merkez Bankası son 5 aydır bu çarpıtmayı düzeltmek ve enflasyonu denetim altına alabilmek için politika faizini yüzde 8,5’ten yüzde 30’a yükseltti. Daha da yükselteceği bekleniyor. Çünkü açıklanan enflasyon oranı yüzde 61,5. Merkez Bankası’nın politika faizini yükseltmesiyle birlikte bankalar da hem mevduat hem de kredi faizlerini yükseltmeye başladılar. Böylece parayı mevduatta tutmak yavaş yavaş konut alımına, otomobilleri her yıl değiştirmeye, mal alıp stoklamaya alternatif oluşturmaya başladı. Bu gelişmenin sonuçları bugünlerde konut satışlarının düşmesinde, ileride daha da pahalanır alamayız diye düşünülerek yapılan ihtiyaç ötesi mal alımlarının gerilemesine ve piyasada yavaş yavaş durgunluk belirtilerinin ortaya çıkmaya başlamasına yol açtı.