İkinci el araçta yaprak kımıldamıyor! İşte uzmanlara göre 5 neden...

İkinci el araçta yaprak kımıldamıyor! İşte uzmanlara göre 5 neden...

Otomobil pazarında yaşanan çip krizi, hammadde sorunu, tedarik üretim kesintileri gibi nedenlerle araba fiyatlarında büyük bir artışa neden oldu. Geçen yıl yüzde 7,1 daralan ikinci el araç piyasasında kan kaybı yılın ilk ayında da sürdü. Uzmanlara göre bunda 5 neden etkili.

Otomobil pazarı çip krizi, hammadde sorunu, tedarik, üretim kesintileri gibi nedenlerle sancılı bir yılı geride bıraktı. Sıfır araçlarda yaşanan tedarik sorunu ikinci el piyasasına yaramışken bu kez ikinci el piyasası da kan kaybetmeye başladı. 2020’de 6 milyon 477 bin adet olan ikinci el pazarı, 2021’i yüzde 7,1 düşüşle 6 milyon 15 bin adetle kapattı.

Bloomberg HT'nin haberine göre, Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Başkanı Aydın Erkoç 2021’de satılan ikinci el otoların yüzde 54’ünün 10 yaş ve üzeri araçlardan oluştuğunu söyledi. Erkoç, "Satılanların yüzde 81’i 5 yaş, yüzde 54’ü 10 yaş ve üstü, yüzde 40’ı ise 15 yaş ve üzerinde araçlardan oluşuyor. Fiyatlar yükselirken alım gücü düşüyor" diye konuştu.

İkinci el fiyatlandırma şirketi Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın da vatandaşın şu an araç almak için beklediğini belirterek bunun nedenlerini şöyle sıraladı: "Birincisi; döviz kurundaki belirsizlik, ikincisi Özel Tüketim Vergisi’nde (ÖTV) indirim beklentisi, üçüncüsü kredi faiz oranların çok yüksek olması, dördüncüsü de kredi kullanımında vade oranlarının çok düşük kalması. Beşinci neden ise paraları olduğu ve araç almaya karar verdikleri halde satın almak için bekleyen, bu konuda adım atmayan bir kitle de var."

YÜKSEKTEN MALİYETLENEN VAR

İkinci el piyasasına yönelik öngörülerin zorlaştığına işaret eden Hüsamettin Yalçın, “İkinci elde özellikle satış tarafında yüksek maliyetli araçlar var. Tüketici de cebinde parası olmasına karşın, o yüksek fiyat etiketi konulan araçları almak istemiyor. Satıcılar ne zaman ki o ikinci el araçların etiket fiyatlarını aşağı çekerler, o zaman alınabilirlik seviyesine ulaşırlar. Örneğin esnaf yaz döneminde ‘100 birim maliyetli araç satın aldı’ diyelim. Bunu şimdi 95’e indirirse zarar edecek ve o yüzden de bekliyor” diye konuştu.

"TÜKETİCİ FİNANSMAN KONUSUNDA SORUN YAŞAMAKTA"

ASF Otomotiv Üst Yöneticisi (CEO) Zeynep Fidan Soysal da pazarda ciddi bir arz daralması olduğunu belirterek şu bilgileri verdi: "Senelik arzın yüzde 30’unu araç kiralama şirketleri sağlıyordu. Sıfır araç piyasasındaki bulunurluk sorunu sebebi ile araç kiralama şirketleri araç alamadığı için mevcut araçları ile ikinci el arzını domine edemedi. Tüketici emtia fiyatlarının geriye geleceğini düşünmüyor. Tüketici artık finansman konusunda sorun yaşamakta."

ALIMLAR ERTELENDİ FAİZLER ZORLUYOR

VavaCars Pazarlama Direktörü Alper Karaer ise Türkiye’de 2021’de ikinci el araç satış fiyat artışının yüzde 80 ila yüzde 100 arasında olduğuna vurgu yaptı. Karaer, “Fiyatlardaki artış, alım gücündeki azalma nedeniyle araç sahibi olma imkanını azalttı. ÖTV matrah düzenlemesinin sıfır araçların fiyatlarında bir iyileşme yapacağını tahmin ediyorum. Vatandaşlar araç alımlarını yeni yıla bıraktılar” dedi.

YEDEK PARÇA SORUNU

Döviz kurlarındaki hareketlilik ve kargo maliyeti ile teslimat problemleri gibi sebeplerle yedek parçada tedarik sorunları yaşandığına da değinen Karaer, “Gümrüklerdeki gecikmelerin de etkisiyle özellikle Uzakdoğu menşeili yedek parçaların ithalatında gecikmeler yaşanıyor. Döviz kurlarındaki fiyatların normale dönmesiyle sorun kısmen çözüldü. Orta vadede sıkıntının tamamen biteceğini düşünüyorum” diye konuştu.

YÜZDE 26’LARA ÇIKTI

İkinci elde şu anda asıl sorunun finansman olduğuna dikkat çeken Alper Karaer, şunları söyledi: “Normal şartlarda ikinci eldeki satışların büyük çoğunluğu kredili satışlardı fakat taşıt kredi faiz oranlarının yüzde 26’ya geldiği ve bankaların kredi onaylarını azalttığı bu dönemde tüketiciler finansmana ulaşamadığı için otomotiv ticareti durgunluk yaşıyor. Talebin canlı olduğunu görüyoruz fakat ne yazık ki tüketiciler finansman sorunundan dolayı araç alamıyor. Çareyi de faizlerin düşmesi ve daha önemlisi bankaların daha yüksek oranda kredi başvurularını kabul etmelerinde görüyoruz.”