Kürsüye çıkıp kendisini dinlemeye gelen vatandaşlara seslenmeden önce onların sorunlarını dile getirmek adına kürsüye farklı kişileri çıkartan Kılıçdaroğlu, sonrasında kürsüye çıktı ve şunları söyledi:
"Milletin Sesi''ni dinlediniz. Bu sesi geniş kitlelere ulaştırmanın yanında Ankara''daki sağırlara da duyurmak zorundaydık. Onların da duyması lazımdı. Milletin arasında oturan, milletin halini düşünen yöneticilere ihtiyacımız var. Toplandığımız meydan sıradan bir meydan değil. Kuvâ-yi Milliye Meydanı. Kuvâ-yi Milliyeciler var burada.
Lozan''ın yıldönümünü bayram ilan edeceğiz. Bu teklifi yaparken akla karayı bir daha göreceğiz. Bu teklifi TBMM Genel Kurulu''na getirirken kimlerin vatansever olduğunu hep beraber göreceğiz. O gün TBMM''nin Genel Kurulu''nu izlemenizi isteriz. Lozan''ın ne olduğunu 7 düvele anlattık. Henüz kendi ülkemizde bazı çevrelere anlatamadık. Onu da anlatacağız. Türkiye bütün mazlum milletlere örnek olan, önderlik yapan bağımsızlık savaşını veren ülkedir.
Kuvâ-yi Milliye''nin başkenti Balıkesir''e İstiklal Madalyası vermek lazım. Kimler Balıkesir''in yanında onu da göreceğiz.
İki kırmızı çizgimiz var. Vatanımız ve bayrağımız. Vatanımıza ve bayrağımıza canımız feda. Kimliği, inancı ne olursa olsun vatanına ve bayrağına bağlı herkesin kucaklaşması lazım. Vatanına ve bayrağına bağlı herkesin başımızın üstünde yeri var.
"TÜRKİYE KANLA GÖZYAŞIYLA KURULDU"
Beş cente muhtaç bir Türkiye gerçeği var bugün. Türkiye kanla gözyaşıyla kuruldu. Bu gerçekten yola çıkmamız lazım. Bu ülkenin bir itibarı, bir saygınlığı var. Bütün mazlum milletlere örnek olma pozisyonu var. Devletin dini adaletse adaleti yeniden getirmek zorundayız. Hangi görüşten olursa olsun herkes hak, hukuk, adalet diyor. Bu ülkeye hakkı, hukuku, adaleti mutlaka getireceğiz. Bize inanın.
“HESABINI SORACAĞIZ ”
Rüşvet alan büyükelçilere de hesap soracağız. Uyuşturucu baronları onlarla mücadele edeceğiz. Uyuşturucu baronları ile fotoğraf çektirenlere de hesabını soracağız. Birlikte mücadele etmek zorundayız. Bir kez daha söylüyorum bize inanın, gize güvenin, bizimle yürüyün. Hak, hukuk, adalet için bizimle yürüyün.
Bu düzeni değiştireceğiz. Rahmetli Ecevit''in dediği gibi; "Ne ezilen, ne ezen insanca hakça bir düzen" getireceğiz.
Emekliler, EYT''liler. Çözdüler, çözdüler, çözemediler, biz çözeceğiz. Meraklanmayın.
İktidarımızda bayramlarda emeklilere asgari ücret kadar iki ikramiye vereceğiz.
"20 YILDA YAPAMADILAR"
Gençler var aramızda, üniversiteler açılacak, sınav sonuçları çıktı. Bir yıl içinde, bu ülkede yurt sorunu kalmayacak. Bir yıl içinde bitireceğiz. 20 yılda yapamadılar. Bay Kemal olmak kolay değil, söz verdin mi yapacaksın, tuttuğunu koparacaksın.
"KUL HAKKI YİYENDEN HESAP SORACAĞIZ"
Türkiye zengin bir ülke. Acımasızca iktidar sahipleri tarafından soyulan bir ülkeyiz. Soygunu bitireceğiz. Kul hakkı yiyenden hesabını soracağız. Beş yerden maaş alma devrini bitireceğiz. Bay Kemal''in felsefesi iktidar olduğunda halka hesap vermeyi namuslu bir görev olarak kabul etmesidir.
Dünyanın en korkak adamlarıyla muhatabız. Süleyman Şah Türbesi''ni kaçırdılar. Kendi toprağımızı terk ettiler. Sözüm söz: Bir hafta içinde Süleyman Şah Türbesi''ni kendi topraklarımıza götüreceğiz.
"DERİN YOKSULLUĞU DÜŞÜNECEKSİNİZ"
Hiçbir güç bize geri adım attıramaz. Çünkü biz Kuvâ-yi Milliye''yiz. Çünkü biz CHP''yiz. CHP avukat bürolarında değil savaş meydanlarında kurulan bir partidir.
Bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmesini istemiyorsanız bize katılın. Beraber, birlikte mücadele edeceğiz. Biz bunları yaptığımızda göreceğiz bu ülkede huzur var, barış var. EYT''lilerin sorununun çözülmesini istiyorsanız bize katılacaksınız. Emeklilere verilen bayram ikramiyelerinin asgari ücret kadar olmasını istiyorsanız bize katılacaksınız.
Genciyle yaşlısıyla beraber olacağız. Türkiye''yi ikinci yüzyılda demokrasi ile taçlandıracağız. Beraber, birlikte, dostça, kimseyi üzmeden yapacağız. Birlikte çalışarak hayata geçireceğiz. Beşli çetelerin de uyuşturucu baronlarının da defterini düzeceğiz. Bunların tamamını yapacağız. Kuvâ-yi Milliye meydanında ben söz verdim, siz de söz verdiniz. Verdiğimiz sözlerinin arkasında duracağız.
Sandığa gideceksiniz. Hangi görüşte olursa olsun bütün vatandaşlarımıza sesleniyorum: Gitmek istemeyeni de ikna edeceksiniz. Vicdanınızın sesini, yatağa aç giren çocukları, artan derin yoksulluğu düşüneceksiniz. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmaktan yana oyunuzu kullanacaksınız.