"Kılıçdaroğlu adalet yürüyüşü yaparken gülmüştüm" diyen köylü isyan etti: Başıma gelince anladım

"Kılıçdaroğlu adalet yürüyüşü  yaparken gülmüştüm" diyen köylü isyan etti: Başıma gelince anladım

Bursa'nın Kirazlıyayla Köyü'nde çinko-bakır-kurşun zenginleştirme tesisi ve atık barajına karşı mücadele veren 5'i kadın 9 köylü hakkında açılan davanın üçüncü duruşması bugün görüldü. Tutuksuz yargılanan köylülerden Kaniye Karasu, "Kemal Kılıçdaroğlu adalet yürüyüşü yaparken, gülmüştüm. 'Türkiye Cumhuriyeti'nde adalet yok mu?' diye sormuştum. Ama başıma gelince anladım ki, adalet yokmuş" dedi.

Sözcü'de yer alan habere göre, Yenişehir’de Kirazlıyayla Köyü’nde çinko-bakır-kurşun zenginleştirme tesisi ve atık barajına karşı mücadele veren köylülerden 9 kişi haziran ayında gözaltına alınmıştı. Tutuksuz yargılanan 9 kişinin bugün Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşması ifade eksikliği nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi. Duruşmada Kirazlıyayla köy halkı, Yenişehir Çevre Platformu, CHP ve İYİ Parti ilçe yönetimleri ve CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal hazır bulundu.

BİR CELSE DAHA ARTTI 

Duruşma sonrasında yargılanan köylüler ile birlikte adliye önünde basın açıklaması yapan Av. Osman Atalay Akman, şunları söyledi: “Şuan 9 kişinin yargılandığı ceza davasının üçüncü celsesi görüldü. Bu duruşmada, bütün deliller toplanmış diye ümit ediyorduk. Ancak, bir müştekinin askerde olması sebebiyle ifade eksikliğinden bir celse daha arttı.

*Dava bizim lehimize ilerlerken, mahkeme 4 müşteki varken, resen firmayı da müşteki sıfatına getirmek için müzekkere yazdı. Ben bunca yıllık avukatım; şikayetçi olmayan bir kişiyi şikayetçi yapmak için bir kurum yok. Mahkemede yapılan iş doğru değil. İlgili makamlara başvurup talebin reddini isteyeceğiz. Şu an için dava köylülerin beraatı için ilerliyor.”

"KİRAZLIYAYLALI KÖYLÜLERİMİ MAĞDUR"

Mahkemede Kirazlıyaylalıları yalnız bırakmayan CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, ”Ortada suç yok, suçlu yok. Ama, Kirazlıyaylalı köylülerimiz mağdur. Sistem ise kendisine bir mağdur yaratıyor. Müşteki olduklarını söyleyenler, bugün gerçek mağdur olan Kirazlıyaylalılardan özür dilemesi gerekiyor. Bunu eğer onlar yapmıyorsa adalet yapmalı” şeklinde konuştu.

Adliye Sarayı’nı işaret eden Sarıbal, “Bu binalara giren köylüler, adalet için giriyor. Ve bu adalet; haktan, ormandan, köylüden, yaşamdan, kültürden yana olmalı. Ama burada ne yazık ki yine başka bir şekilde işlemek konusunda kararlı. Zengin, egemen ve müteahhit iseniz hem siyasi irade arkanızda hem de ne yazık ki adalet arkanızda. O yüzden dilerim ki gelecek bu duruşma son olur. Gerçekten mağdur olan, mağdur edilen, bu ülkede adaletin varlığına inanan, bu halkın mağduriyeti giderilir. Ve gerçek suçlular cezalandırılır. Bu mağdurlarda bir daha buraya gelmezler.

"MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ"

Şunu da söylüyorlar; ‘ Biz hiç düşünmezdik bu topraklarda böyle bir nedenle hakimin, savcının karşısına çıkalım. Üçüncüdür hakimin karşısına çıkıyoruz. Ve bakıyoruz bu ülkede adaletin ne halde olduğunu görüyoruz. Topraklarımızı korurken, meramızı korurken biz yargılanıyoruz. Ama bizim hayatımızı karartanlar ödüllendiriliyor. Mücadeleye devam edeceğiz. Beraat edeceğiz.’ Günün sonunda gerçek halk kazanacak. İşbirlikçi, hainler, bu ülkeyi katledenler kaybedecek” ifadelerini kullandı. 

"BAŞIMA GELİNCE ANLADIM..."

Tutuksuz yargılananlar arasında bulunan Kaniye Karasu da, ”Kemal Kılıçdaroğlu adalet yürüyüşü yaparken, gülmüştüm. Türkiye Cumhuriyeti’nde adalet yok mu? diye sormuştum. Ama başıma gelince anladım ki, adalet yokmuş. Üç oldu hakim karşısına çıkarıldım. Her gün kadın cinayetleri oluyor. Bu cinayeti işleyen adam acaba benim kadar yargılandı mı? Vatanını, toprağını korumak suç mu?” diye sordu.

NE OLMUŞTU?

Meyra Madencilik tarafından yapılmak istenen atık tesisine karşı direnen ve aralarında kadınlarında olduğu 9 köylü haziran ayın da gözaltına alınarak ifadeleri alınmak üzere jandarma karakoluna götürülmüştü. Adliyeye sevk edilen 9 kişi savcılık kararıyla serbest bırakılmış, serbest kalan 7 kişiye de adli kontrol şartı konulmuştu.