Komşusunu tekme tokat döven Halil Sezai'den yeni açıklama!

Komşusunu tekme tokat döven Halil Sezai'den yeni açıklama!

'İncir Reçeli' filmi ve 'İsyan' şarkısıyla adını duyuran şarkıcı Halil Sezai'nin 67 yaşındaki komşusu Hüseyin Meriç'i tekme tokat dövdüğü görüntüler büyük yankı uyandırdı. Halil Sezai, avukatı aracılığıyla yeni bir açıklama yaptı.

Habertürk'ün duyurduğu olay Türkiye'nin gündemine oturdu. Ünlü şarkıcı Halil Sezai'nin, 67 yaşındaki komşusu Hüseyin Meriç'i darp ettiği görüntüler büyük yankı uyandırdı.

Tuzla'da kiraladığı villada çekim yaparken, yan villasında yaşayan 67 yaşındaki Hüseyin Meriç'le tartıştı. Tartışma büyüdü. Sezai, çekim yapmalarına izin vermeyen komşu Meriç'i darp etti.

Dün özür dileyen Halil Sezai, avukatı aracılığıyla yeni bir açıklama yaptı:

"Öncelikle müvekkilimizin, dün sabah saatlerinde yaşanan talihsiz olayın merkezinde yer aldığı için son derece üzgün ve pişman olduğunun bilinmesini isteriz. Şiddetin ne fiziksel ne de psikolojik hiçbir türü kabul edilemeyeceği gibi, hiçbir makul gerekçesi de olamaz. Müvekkilimiz, kamuoyuna karşı olan mahcubiyeti ve şiddetin hiçbir makul açıklaması ve gerekçesi olamayacağına dair inancı sebebi ile konuşmama kararı almıştır.

Müvekkilimiz kararına sadık kalacağını beyanla; yalnızca, üzüntü ve pişmanlığını dile getirmek, kamuoyundan özür dilemek ve yaşanan talihsiz olayın esasında medyaya servis edildiği gibi gerçekleşmediğini beyan etmek istemiştir. Olayla ilgili şahısların, olaya ilişkin görüntüleri ellerinde bulundurmalarının avantajı ile bilinçli ve manipülatif bir şekilde görüntüler üzerinde oynayarak (kesip-düzenleyerek) yaşananları farklı şekilde lanse etmeye çalıştığının, bu amaçla görüntülerin medyaya bu şekilde servis edildiğinin bilinmesini isteriz.

Bu şekilde medyaya servis edilen görüntülerde ilgili şahsın küfürleri, tehditleri ve müvekkile uyguladığı şiddete ilişkin kısımların kesildiğine dikkat çekmek isteriz. İlgili şahıs daha önce de sarhoş bir şekilde müvekkilin yaşlı annesine ağza alınmayacak küfürler ve tehditler savurmuştur. Olayın esasen nasıl geliştiği yargılama sürecinde ortaya çıkacaktır ancak kısaca kamuoyunu bilgilendirmek gerekir ise; talihsiz olay müvekkilimizin yönetmeni Murat Aytaç Ağırlar’ın bahçesinde gerçekleşmiştir, ilgili şahıslar da Murat Aytaç Ağırları’ın komşusudur.

İlgili şahıslar, Murat Aytaç Ağırlar ile süregelen şahsi problemleri sebebi ile uzun süredir Murat Aytaç Ağırlar ile yapmaya çalıştıkları projenin çekimleri sırasında her seferinde yüksek ses ile kayıt/müzik açarak elinde içki şişeleriyle yönetmene ve müvekkilin annesine küfürler savurmak suretiyle defalarca rahatsız etmiş; projenin çekimine ve işlerini yapmalarına engel olmuşlardır.

Müvekkilimiz ve yönetmeni ilgili şahısları bu hususta defaatle uyarmasına rağmen ilgili şahısların tutumunda herhangi bir değişiklik olmadığı gibi aksine tacizleri artarak devam etmiştir. Müvekkil ve Murat Aytaç Ağırlar işlerinin daha fazla sekteye uğramaması adına yeni bir adres arayışı içine girmiştir. Arkadaşları tarafından önerilen başka bir kiralık yeri görmeden önce; ilgili şahıslar ile eskiden kaynaklanan samimiyetine güvenerek orta bir yol bulunabilir ise yeni bir yer kiralamalarına gerek kalmayacağı düşüncesi ile son kez ilgili şahıslarla konuşmak istemiştir.

Bu amaçla ilgili şahıslarla görüşmeye giden müvekkilimiz, ilgili şahısların sinkaflı hakaret ve tehditleri ile karşılaşmıştır. Bunun üzerine taraflar arasında arbede yaşanmıştır. Arbedenin akabinde müvekkilimiz ve arkadaşları araçlarına binerek olay yerinden uzaklaşmaya çalışmış ancak birkaç sokak ötede ilgili şahıslar, deyim yerinde ise eşkıya gibi arabanın önünü keserek sinkaflı hakaret ve silahla tehditlerde bulunmuşlardır.

aw115877-01.jpg

"BU RADDEYE GELMEMİN SÜRECİ VAR"

Şarkıcı, dün "Bu adam yan komşum. 5 aydır bizi rahatsız ediyor. Aylardır ‘gel lan’ tekliflerini reddettim. İçip içip ana bacı söverken sabır çektim. Silah çekmesine, bahçeye 30 adam yığmasına girmiyorum bile. Bu raddeye gelmemin süreci var." demişti.

Sezai sözlerini şöyle sürdürmüştü:

Olayı şöyle özetleyeyim de siz yine linçe devam edin; Evet 65 yaşında bir adamla kavga ettim. Kavga ettim diyorum çünkü daha önce defalarca bu abimizin 'gelin lan'lı tekliflerini reddettim. Güldüm geçtim. İkiz bir villada yan komşumuz oluyor kendileri. Oğlu ile beraber yaşıyorlar. Biz yönetmenimiz Aytaç Ağırlar ile beraber orada 6 kişilik bir ekiple Youtube formatı hazırlıyoruz. Yemek talk showu. Konuk alıyor, yemek yapıyor sohbet ediyoruz. Fakat maalesef 5 aydır 1 bölüm bile çekemedik. Maddi zararı geçtim manevi olarak burnunuzdan getirdi. Çünkü bu 65 yaşında ki abimiz yönetmenimiz ile olan husumetinden dolayı bize programı çektirtmemeye yemin etmiş. Bağıra çağıra öyle söylüyor 5 aydır!

Başardı da zaten sonunda. 5 ay boyunca bu abimiz içip içip ana bacı sülale söverken biz ya sabır çekmekten başka bir şey yapmadık. İlk zamanlarda ki sofra muhabbetlerimizin hatırına. 2 senelik bir komşuluk geçmişi içinde çok yiyip içip muhabbet etmişliğimiz vardır. Arasının bozulduğu yönetmenimiz Aytaç yüzünden sabahtan akşama kadar müzik açan, (evde değilken bile kurduğu düzenekle uzaktan yayın yapıyordu) kafası yerinde değilken ana avrat söven bu 65 yaşında ki abimiz şimdi çıkmış her yerde konuşuyormuş. Varsın konuşsun. Silah göstermelere, bahçeye 30 tane adam yığmaya filan girmiyorum bile.

Çiçekle gittiğim evde sonuç buna dönüştü. Görüntüleri kırpmak kendi küfürlerini hakaretlerini yumruklarını kesmek zaten beni şaşırtmadı. Bunların hepsi dün anlatıldı gerekli mercilere. Benim yaptığım şeyde hayvanlık buna söyleyecek bir lafım yok... Beni bilen bilir aşırı sabırlı ve sakin bir insanımdır ama bu raddeye gelmenin de bir süreci var. Üzgün müyüm? Hem de çok. Değmezdi bu mafya hikayelerini ballandıra ballandır anlatan, parasıyla her şeyi, herkesi satın alabileceğini düşünen abimiz için. Ben bilmiyor muyum sitenin 50 tane kamerası olduğunu, bilmiyor muyum magazin gezeceklerini beni ve ailemi çok kötü bir pozisyonda bırakacaklarını? Elbette biliyorum. Ama dayanamadım işte. Taş olsa çatlardı aylardır süren bu kadar ağır küfür ve tacize. Dün ifademi verdim. Daha bir sürü detay var tek tek anlattık. Gerekli adli başvurularımızı yaptık. Savunulacak da bir tarafım da yok. Olan oldu. Çok üzgünüm. Herkesten de özür diliyorum. Kendisinden de özür diliyorum. Her ne olursa olsun yapmamam gereken bir şeydi ama işte…"