Karantina döneminde maske ve tıbbi giysi üretimiyle ayakta kalmaya çalışan hazır giyim sektörünün de gözü kulağı kurda. Rekor kıran dolar ve Euro'nun ardından, iç pazar ve ihracattaki gelişmeleri değerlendiren Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Hadi Karasu, “İhracatçı için kur ne kadar yükselirse o kadar iyidir diye bir durum söz konusu değil. Hammaddenin maliyeti arttı, servis maliyeti arttı, kredi maliyeti arttı. Döviz düşerse o zaman işte bu bahsettiğimiz yukarı çıkan maliyetler aynı oranda aşağı inmiyor. Bu üretici için şeker gibi. Yukarı çıkıp aşağı inmesindense belli bir bantta hareket etmesi daha olumlu. İhracatçının ihtiyacı istikrardır” dedi.
SERA ETKİSİ YAŞANIYOR
Dövizin yükseldiği dönemlerde özellikle ihracat tarafında güzel bir sera etkisi yaşandığını kaydeden Karasu, Sözcü'den Saime Başcı'nın haberine göre “Müşterilerimiz Türkiye'deki devalüasyon etkisini çok iyi hesaplıyorlar. Ortalama satış fiyatı düşüyor bu kez. Sektör de kazandığını bir sezon içinde offset ediyor” değerlendirmesini yaptı.
PAHALILIK DAHA DA ARTACAK
İç piyasada TL üzerinden bir ekosistem oluştuğunu anlatan Karasu, şöyle devam etti: “Hazır giyim ve tekstilde yüzde 90'larda yerlilik oranı var. Hammadde ve aksesuarları dışarıdan geliyor. TL maliyet yapılıyor ancak burada enflasyon ile gelen hayat pahalılığını göreceğiz. Bu anlamda sirkülasyonu, çek senet kontrol mekanizması çok önemli. Sadece mağaza için söylemiyorum birçok alanda hâlâ döviz hesap edilerek kira ödeniyor.”
