Meral Akşener Cumhur İttifakı tartışmalarına bu sözleriyle nokta koydu

Meral Akşener Cumhur İttifakı tartışmalarına bu sözleriyle nokta koydu

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, katıldığı programda il il, ilçe ilçe gezerek halkın sorunlarını konuştuğunu belirterek, "Saray’a girdiler çıkış yok.. O insanların sesini duymuyorlar" dedi. Akşener, Cumhur İttifakı'na katılacakları tartışmalarına da "Başıma silah dayasalar mümkün değil. Çünkü bu ucube sistemin Türkiyeye getirdiği fatura korkunç" yanıtı ile nokta koydu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Çiğdem Akdemir’in KRT TV’de Söz Meclisi programına katıldı.

Cumhur İttifakı'nda yer alacaklarına ilişkin tartışmalara verdiği yanıtla son veren Akşener, "Partili Cumhurbaşkanlığı sisteminde Cumhur İttifakı’nın içinde yer almamız mümkün değil. Başıma silah dayasalar mümkün değil. Çünkü bu ucube sistemin Türkiyeye getirdiği fatura korkunç" ifadelerini kullandı.

Ziyaret ettiği illerde halkın sorunlarını dinleyen Akşener, karşılaştığı sorunları anlattı. Akşener'in konuşmalarından satırbaşları şöyle:

"Biz şimdi farklı bir muhalefet anlayışına sahibiz diyoruz. sonra diyoruz ki doğrusu bu. Buyurun bizim önerdiklerimiz yerine getirebilirsiniz. Biliyoruz ki o fayda siyasi iktidarı olsa bile önce, millet. Sadece eleştirip gagalayarak gezmiyoruz. Yani biz daha çok faydalı olur bu durum millete diyoruz. Bazı şeyler üç hafta ya da iki hafta en başında yapılabilseydi, bu sınırların kapatılması, İran ve diğer ülkeler de yapılabilseydi, Umre’ye gidecek olan insanlarla ilgili alınan önlemler… Şimdi bunlara bütün olarak baktığınızda bazı kararları hızlı almanız gerekiyor."

SALGININ EKONOMİYE ETKİLERİ

Hangi erkek berberine girdiysek söylenen şu: ‘Müşteri çok düştü. Herkes makine aldı evde yapıyor diyorlar.’ Şimdi esnafları geziyorum. Esnaf yanıyor Çiğdem Hanım yanıyor… Durum pandemi öncesi de aynıydı. Şimdi diyolardı ki ozaman, ‘Elektrik paraları çok yüksek geliyor. İşin içinden çıkamıyoruz kışın. Doğalgaz parasında felaket zorlanıyoruz. Kiraların stopajlarıyla ilgili bu iktidar bir şey yapsın. Yanımızda çalıştırdığımız insanların sigorta yatırdığımız 1160 lira.’ Yani o ile çalışan kişinin maaşını düşürmek istemiyor. Çünkü maliyet çok arttı buna karşılık, müşterinin alım gücü düştü ve çığ gibi bir işsizlikle karşı karşıyayız. Sanayi bölgesi diye bilinen, ben daha önce zengin il ve ilçeleri dolaştım Sanayi bölgesi olarak tanımlanmış ilçelerimizde işsizliğin çığ gibi olduğunu… Mesela Afgan ve Suriyelilerin çalıştırıldığını ve biraz daha maaşı artmış kişilerin işten çıkarıldığını öğrendik ve bunları işte grup konuşmalarımızda ortaya koyduk. Bunun adını da bir ‘Memleket Meselesi’ diye koyduk. 

"SARAY'A GİRDİLER, O İNSANLARIN SESİNİ DUYMUYORLAR" 

Şimdi bu seferde pandemi geldi Meclis’te ‘Milletin Kürsüsü’ diyerek toplumun çeşitli kesimlerinin partimizle ilgisi olmayan sözcüleri çıkarıp, gerçek kişilerle o olayı öğrenmelerini sağlamaya çalışıyor. Mesela medyanın problemini konuştuğumuzu varsayalım sizi çağırdım veya bir başka arkadaşı acı çeken bir gazeteci bir medya mensubunun çağırdım. Siz içerden bilerek birebir yaşayarak anlattınız. Dolayısıyla orada her çıkan arkadaşımız mutlaka ‘Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Cumhurbaşkanım’ diyerek seslendi. Saray’a girdiler çıkış yok.. O insanların sesini duymuyorlar. 

Şimdi ilçeleri geziyorum Çiğdem Hanım ağlarsınız. Bakın çok genç bir kadınla karşılaştım. Eşine iş istedi 9 aydır kocası işsizmiş. ‘Nasıl geçiniyorsunuz kızım?’ diye sordum. ‘Geçinemiyoruz’ dedi. Gündelik işleri gidiyormuş. Bebekleri de var. ‘Et alıyor musunuz?’ dedim bunlar böyle kulaktan kulağa konuşuyoruz. Dedi ki, ‘Çocuğuma haftada 2 kere 50 gram et alıyorum.’ Böyle şeyler, böyle hayatlar var."