Kaplan, restoranın içini yöresel ürünler ve tarım eşyalarıyla dekore ederek, mekana özgün bir atmosfer kazandırdı. Restoranda köy kahvaltısı, yöresel yemekler ve çeşitli içecekler misafirlere sunuluyor.
YÖRESEL RESTORANA ÇEVİRDİ
Hatice Kaplan, Elmadağ'da konserve ürünleri üretip satarak geçimini sağlarken, iki yıl önce annesinden devraldığı ahırı restore etmeye karar verdi. Öncelikle hayvanları satıp, bir kısmı depo olarak kullanılan ahırı temizleyerek işe koyulan Kaplan, maliyetleri düşürmek için eski eşyaları geri dönüştürdü. Komşularının atmak istediği masa, ayakkabı, kumaş ve kapı gibi çeşitli eşyaları alarak yeni bir görünüme kavuşturdu ve mekanı bir yöresel restorana çevirdi.
Kaplan, misafirlerine eski köy evi atmosferini yaşatmayı amaçladığını belirterek, "Buranın bir kısmı ahır, bir kısmı depo olarak kullanılıyordu. Her yeri temizleyerek işe başladım. Dekorasyon işleriyle hep ilgilenirdim, ahırı dönüştürürken de bu yönümü kullandım. Rutubetten dolayı zorluklar yaşadım ama sonunda güzel bir mekan ortaya çıktı" dedi.
Eski eşyalardan dekorlar oluşturmanın yaşam tarzı olduğunu belirten Kaplan, "Bahçemde bir sürü eski eşyam vardı, hepsini değerlendirip kullandım. Örneğin, komşunun attığı eski bir televizyonu bulup dekor olarak kullandım, eski pencerelerden perde yaptım ve görenlerin çok hoşuna gitti. Annem başta benimle dalga geçmişti, 'Buraya kim gelecek?' diyordu. Ancak eşimin de desteğiyle bu işi başardım. Şimdi gelen herkes, geçmişinden bir parça buluyor ve bu da beni çok mutlu ediyor. 'Başka yerler yok mu?' diye soranlara, 'Burada her şey doğal, buranın atmosferini başka yerde bulamazsınız' diyorum" diye konuştu.
