Seçimden sonra en çok tartışılan isimdi! Onursal Adıgüzel'den Kılıçdaroğlu'nu çok kızdıracak itiraf geldi

Seçimden sonra en çok tartışılan isimdi! Onursal Adıgüzel'den Kılıçdaroğlu'nu çok kızdıracak itiraf geldi

14 Mayıs seçimlerinden sonra görevinden istifa eden CHP eski bilgi ve iletişim teknolojilerinden sorumlu genel başkan yardımcısı Onursal Adıgüzel, Gazete Diken’den Altan Sancar’ın sorularını yanıtladı. İşte detaylar…

14 Mayıs seçimlerinin ardından Türkiye ikinci tura hazırlanırken, CHP Parti Meclisi (PM) üyesi ve eski bilgi ve iletişim teknolojilerinden sorumlu genel başkan yardımcısı Onursal Adıgüzel, en çok konuşulan isimler arasında yer almıştı.

15 Mayıs sabahında ise istifa kararı alarak görevinden ayrılan Adıgüzel, uzun süren sessizliğini Diken’den Altan Sancar’a bozdu.

Altan Sancar’ın sorularını yanıtlayan Adıgüzel, CHP’nin elindeki anketler ve seçim sonuçlarının birbirleriyle uyumlu olduğunu söyledi.

İşte Altan Sancar'ın Adıgüzel’e sorduğu soruların yanıtları…

‘ADAY BELİRLEME SÜREÇLERİNİ BİZ NE KADAR SAĞLIKLI YÖNETTİK?’

Aynı sistem, aynı hızla çalışmış, aynı sonucu vermiş. Ama birinde başarı var. Kimse sistem falan tartışmıyor. Asıl tartışmamız gereken yer tekrar altını çizmek isterim, sistem meselesi falan değil. Asıl tartışmamız gereken yer, ilk gününden bu yana aday belirleme süreçlerimiz. Aday belirleme süreçlerini biz ne kadar sağlıklı yönettik? Bugün diyorlar ki “Biz anketlere inanmıyoruz.” Böyle yorumlar dinliyoruz. Ben de şunu söylemek isterim, MYK üyesiydim. Ocak ayında yapılan anketler Cumhuriyet Halk Partisi arşivlerinde vardır. Keşke bir çıkarsalar da ocak ayında yapılan anketler ile seçim sonuçları arasındaki uyuşmayı bir görsünler. Ama depremden sonra Türkiye başka bir sürece girdi ve bu konular hiç tartışılmaz oldu. Yani aday belirleme süreci de tam tartışılmadı.

‘PARTİ MERKEZİ ANKETLERİ GÖRMEZDEN GELDİ’

Ocak ayındaki anketler dediniz… Burayı açar mısınız?

Mesela ocak ayında yapılan anketlerde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin de abone olduğu birçok anket firmasının ve bize gelen bireysel anketlerde, partinin yaptığı anketlerde aslında seçim sonuçlarının başa baş olduğuyla ilgili birçok sonuç vardı. Ama parti genel merkezi birçok sorgulamaya rağmen bunları görmezden geldi. Bugün bakıyorum günah keçisi aranıyor. Hedef alınacak insanlar aranıyor. İşte aklama çalışmaları sürüyor. O vardı, bu yoktu. Bu mesele böyle bir mesele değil. “İçeride kel Ali vardı, kör Ali vardı, yok sen oradaydın, ben buradaydım…” Hepimiz oradaydık. Bütün süreçleri de biliyoruz. Birilerini günah keçisi ilan ederek bunların üstünü kimse kapatamaz, kendilerine aklayamazlar.

Herkes oradaydı ve süreci gördü. Kimileri itiraz etti, çok güçlü itirazlarda bulundu. Ama bugün küçük bir araştırma yapın, ocak ayına dair Türkiye’deki anketlere bakın. Sonra da seçim sonuçlarıyla bir karşılaştırın ne demek istediğimi çok net bir şekilde anlayacaksınız. Aslında seçim sonuçlarına çok yakın olan, sayın genel başkanımız adaylaştığında bir iki puan önde çıktı ya da bir iki puan geride çıktığını gördüğümüz birçok anket var. Genelde de bir iki puan geride çıktığını görüyorduk. Seçim sonuçları da maalesef çok üzülerek söylüyorum, bir iki puan geride tamamlandı.

‘ADAY BELİRLEME SÜREÇLERİNDE OBJEKTİF DAVRANILMADI’

Ben şu an ‘Seçim döneminde CHP’nin en üst karar organında yer alan isimden partinin elinde anketler vardı, bunlar dikkate alınmadı’ biçiminde cümleler duyuyorum. Doğru mu?

Bu veri halka açık verilerle de destekleniyordu. Depreme kadar da bu konu çok yüksek sesle konuşuluyordu. Ama tekrar söylüyorum, aday belirleme süreçlerinde objektif davranılmadı. Kampanya süreci objektif götürülmedi. Milletvekili adayı belirleme süreçlerinde top komisyona atılmaya çalışılıyor, ama herkes sürecin içindeydi. Bugün tüzük tartışmaları yapılıyor, bu kararların hepsi parti meclisinde alındı Altan bey. Parti meclisi üyelerinin bir kısmı şu an MYK üyesi, onlar da el kaldırdılar. “Ön seçimsiz merkez yoklamasıyla belirlensin” diye el kaldırdılar. Bugün bakıyorum başka bir ses yükseltiliyor. Bu partide son 13 yılda kaç defa tüzük kurultayı yapıldı? Bir baksınlar, burada neleri yapamadılar da bugün neyi yapacaklar?

Sadece 14 Mayıs günüyle, sadece 28 Mayıs günüyle değerlendirirsek büyük bir hata yaparız. Karşımızda bütün argümanlarını yitirmiş, halkta güven kaybetmiş bir iktidar vardı. Biz bu seçimi neden kaybettik? Nasıl bir oy geçişkenliği oldu? İttifakımızda mı bir sorun vardı? Adayımızda mı bir sorun vardı? Bunları inceledik mi? Cumhuriyet Cumhuriyet Halk Partisi’nin herhangi bir kurulunda anlamlı, beni tatmin eden bir açıklama, rapor görmedim. Kamuoyuyla paylaşılan bir rapor varsa lütfen beni uyarın ama parti meclisi toplantılarında biz böyle bir rapor görmedik. Bir değerlendirme yapılmadı. Tek yapılan değerlendirme “Kaybetmedik” şeklinde oldu.

İlgili Haberler