Sinan Ateş cinayeti soruşturmasında dosyanın kritik sanıklarından Serdar Öktem, geçirdiği COVID nedeniyle hafıza kaybı yaşadığını, telefon şifresini hatırlamadığını ileri sürmüştü. 9 ay soruşturmada görev yapan eski Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal da telefon şifresini paylaşmak istemediğini belirtmişti. İki sanık duruşmada da şifreleri paylaşmak istemediklerini açıklamıştı. Bunun üzerine Ateş ailesinin avukatları mahkemeye başvurarak Öktem ve Aykal’ın telefonlarının şifrelerinin temini için ABD’deki Apple şirketine yazı yazılmasını talep etmişti.
Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan Apple’ın şifreleri verip vermeyeceğini “Apple ‘Sinan Ateş’ için ne diyecek?” başlığında bugünkü köşesinde ele aldı.
Barış Pehlivan, 22 kişinin yargılandığı davada karar açıklanmasına rağmen Sinan Ateş davasının daha uzun yıllar ülke gündeminde olacağını ifade ederek konu ile ilgili şu şunları yazdı: “Şimdilik bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Bilindiği gibi; sanıklar Serdar Öktem ve Mustafa Ensar Aykal hakkındaki dava dosyası ayrıldı ve Öktem cezaevinden çıktı. Şifrelerini söylemedikleri telefonlarının incelenebilmesi için de Apple’a başvuruldu.
İki isim hakkındaki dava dosyasındaki suçlamaları hatırlatmayacağım. Ama bir soru kritik: Apple, Ateş cinayeti sanıklarının telefon şifrelerini verir mi?
Bir bilene, adli bilişim uzmanı Tuncay Beşikçi’ye sordum. Bakın, ne yanıt aldım:
‘Apple ve ABD yasaları kişisel verilerin korunması konusunda oldukça katı. Konuyla ilgili elimizde çok sayıda örnek de var. 2015 yılında San Bernardino’da yaşanan 16 kişinin öldürüldüğü davada dahi Apple, FBI ve mahkeme emrine rağmen katilin telefon şifrelerini kırmayı reddetmişti. FBI hackerlara 1.3 milyon dolar harcamasına rağmen telefonu kırmayı başaramamış, sonunda İsrail menşeli Cellebrite firmasının ürünlerini kullanarak telefondaki veriye ulaşmayı başarabilmişti. Fakat o dönem katilin kullandığı iPhone 4S modeli idi, yeni modellerde güvenlik ve şifreleme yöntemleri çok gelişti. Şu an bilinen herhangi bir yöntemle iPhone şifreleri kırılamıyor, 10 yanlış şifre denemesinden sonra ise telefon içindeki verileri silerek fabrika ayarlarına geri dönüyor.
Türkiye’de de konuyla ilgili en iyi iki örnek, Rus Büyükelçi Karlov’u öldüren tetikçinin iPhone’u ve Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmeden önce kız arkadaşına bıraktığı iki iPhone ve bir iPad’i gösterilebilir. Bu cihazların şifrelerini Rusya, Hindistan ve Çin’den gelen uzmanlar kıramamış, sonunda Rusya hükümeti de kırabilmek için Apple’dan yardım istemiş fakat bu istek de reddedilmişti. Apple’ın, yalnızca terörizm ve çocuk pornografisi gibi konularda ABD mahkemeleri ile kısıtlı bilgi paylaştığı biliniyor. Türk mahkemeleri ile bilgi paylaştığına ise daha önce rastlamadık.
Sinan Ateş davasında da Apple muhtemelen daha öncekilere benzer ‘Kullanıcı şifreleri bilinemedikçe veriye ulaşılamaz’ minvalinde bir yanıt verecektir. Ayrıca, olayın üzerinden geçen zaman değerlendirildiğinde, sanık yedeklemişse dahi bu verilerin yok edilmiş olması da muhtemeldir. Soruşturmada eğer varsa sanığın diğer dijital materyalleri üzerinden şifrelere ulaşmaya çalışılmalıydı. Geçmişte örneği olmadığı için, ben Apple’ın Türkiye’ye bu konuda herhangi bir bilgi vereceğini düşünmüyorum'."
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Sinan Ateş suikastı davasında, Eski Ülkü Ocakları yöneticisi avukat Serdar Öktem adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Ayka’ın tutukluluğuna devam kararı verildi. Sanıklar Serdar Öktem ve Mustafa Ensar Aykal hakkında “tasarlayarak kasten öldürmeye yardım”, Aykal hakkında ayrıca “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak” suçundan açılan dava dosyasının ayrılmasına karar verildi.