Kutlamasını en sevdiğim bayram geldi çattı. Babamın çocukken ‘Hıdırellez bir yaz bir’ sloganı ile sanki bir şölen başlardı kalbimde. Hava sıcak olunca işler yolunda gidiyor hissi vardı o zamanlar içimde. Bazen yine hissetmiyor değilim bu düşünceyi…
Hava geç kararınca mesela bir şeyleri atlatmak daha kolay gibi geliyor insana, serin balkonlarda konuşulunca mevzular daha rahat çözülüyor gibi geliyor.. .5 Mayıs’ı 6 Mayıs’a bağlayan gece Hıdırellez. Bu bayram her yerde kimi zaman aynı kimi zaman farklı ritüellerle kutlanıyor. Misal benim için çocuk yaşta teyzemin yaktığı ateşten atlama eğlencesi klişelemiş bir halde zihnimde duruyor. Zorlu şartlarda küçük de olsa bir ateş yakıp üstünden atladığım çok olmuştur büyüdüğümde de.
Bahar, dünyanın umut veren mevsimi aslında... Doğanın yeniden canlanması, çiçeklerin açması, en sevdiğimiz meyvelerin çıkmaya başlayacağına olan inançla olan sevinç duygusu, elbette derinden etkiliyor insanı.
Bahar temizliği diyoruz evin içinde yaptığımız ferahlamalara, yüzüne bahar geldi diyoruz aşkı tanımlarken bir simada, bahar, sebepsiz olarak, “yaşam var ve şansın var” terapisi yapıyor adeta sessizce kulaklara…
Ateşten atlamak, gül ağacına kurdele asmak, ağacın dibine bir şeyler ekmek …Kim ne ile eğleniyorsa yapmalı bence. Eğlenmeye sebep bulmak, neşelenmeye bahane aramak kötü bir şey değil ki..
Çok sevdiğiniz aylar, günler, mevsimler bazen anlamını yitirebiliyor çünkü. Sevmeye sebebiniz varken ve neşelenmek sizin için çok da zor olmayan bir ruh haliyken, mutlaka kutlayın bir şeyleri, sevinmeye sebep bulun mesela, pasta kesmek için bir yıl beklemeyin, yada yi ki doğdun demek için. Baharın gelişini kutlayın, yazın bitişini, karın yağışını...Kutlayın içinizden geleni…
Mayıs eskisi kadar sevinçli bir ay değil benim için, ömrüm boyunca boğazımda bir düğüm olarak kalacak anılarım var içinde. Ama renk renk açmış bir sardunyaya bakarken bir bahar günü, gözünüzü yaşartan özlemimizin, iyi ki güzel baharlar geçirmişiz hissine dönmesi şükür sebebi.
Gönlümüze, ruhumuza, hayallerimize baharlar gelsin...