Bana ömrün kısalığını anlatma

Bana ömrün kısalığını anlatma

Bir arkadaşım bana bir video gönderdi. Videoda bir bayan, konferans makamında altmış sekiz yaşında birinin, geçmişe bakıp altmış sekiz senesinin nasıl altmış sekiz gün gibi geçtiğini kendisine anlattığını paylaşıyordu. Anlatıdaki kişi anlatıcının babası idi. Kim olduğunu dahi merak etmedim.

Ömrün kısalığını fark ettirme ya da bu bağlamda fark yaratma amaçlı anlatı çoktur. Tasavvuf çevrelerinde bunları daha çok görürüz. Şahsım adına annesi altmış yedi yaşında biri olarak benim karnım ömrün kısalığı ile ilgili anlatılara tok. Ama ben benden fazla doymuşlar biliyorum.

Alemin bu masalları anlatarak, sahabe ve evliya anlatıları ile "öteki"ne nasihat verirken bal tutup parmağını nasıl yaladığına dair yeterli sosyal birikime ve yaşanmışlığa sahibim. Yani bu masalları anlatırken üniversite kadrolarına çöküp yetmezmiş gibi uzaktan eğitim olan bu kurumlarda ders bile işlemeyip ek ticari faaliyet yapanlar sadece denizde damla…

Önemli olan geriye bakınca hızlıca geçen ömür değil. Önemli olan geriye bakınca bakanın heder olan ömrü ile geriye bak diyenin sürdüğü saltanat arasındaki denge oran yahut orantıdır. Ahreti bilmem ama dünyada bile bu makasın bir bedeli olmalı birileri için.

Yazarlar Haberleri