Pandemi süreci besicileri de kötü etkiledi. Son bir yılda yem fiyatlarının, nakliye ve kira ücretlerinin ikiye katlandığını anlatan besiciler, hayvanlarını zararına bile satmakta zorlandıklarını söylediler.
“ÜRETİCİYİ BİTİRDİLER”
ANKA Haber Ajansı’na konuşan üretici Cüneyt Binekli, üniversite öğrencisi olduğunu ve ahırda çalışmak zorunda kaldığını belirtirken, ithalatın üreticiye verdiği zararı dile getirdi. Yem fiyatlarındaki artışa vurgu yapan Cüneyt Binekli, şunları söyledi:
"Üretici yerle bir olmuş. Saman olmuş bin 200, halk yerle bir olmuş. Üreticiyi savunacaklarına... Bak halimizi görmüyor musun? Bazı kurumlar bağış adı altında para topluyor insanlardan. İnsanların kurbanları bile kabul olmuyor. Gidip yurt dışından alıyorlar Somali’dekine veriyorlar, buradaki üretici ne olacak? Sen dışa bağımlı bir hale geliyorsun. İki sene önce FETÖ’den dolayı o birlikler kendini gösteremiyordu. Şimdi kendini gösterip buradaki parayı toplayıp dışarıdaki üreticiyi destekliyor. Somalili adamdan bizon alıyor. Buradaki malı 10 liraya 20 liraya kiloda diyorsun, sonra da milletin parasını toplayıp dışa veriyorsun. Sonra da parayı getir affedelim diyorsun. Öyle bir dünya yok. Üreticiyi bitirdiler. Üniversite öğrencileri hepimiz ahırlardayız, bu halimizi görün. Ahırlarda bile bize rahat yok. Bu şimdi hiç bayram arifesine benziyor mu Allah aşkına? 'Tarlada üret diyorsun' olmuyor. Tohuma para, gübreye para, mazota para… Burada bir nakliye 11 bin liraya geliyor?”
“ŞEREFLİ BİR ŞEKİLDE İFLAS ETTİK”
Bir başka üretici ise 70-80 bin TL zarar ettiğini belirterek, “Tokat Niksar’dan hayvan getirdim 30 tane. 28 bin liraya canlı kilo aldım, 25 bin liraya burada sattım. Şerefli bir şekilde iflas ettik yani. Memlekete gidecek paramız yok. Hayvan getirdik, 30 hayvandan 70-80 bin lira zarar var. Kar gözlerken zarara girdik” dedi.
Yem fiyatlarındaki artıştan da şikâyetçi olan üretici, “Geçen sene yem 85 liraydı bu sene 165 lira. Kime mal satalım. 40 tane hayvan getirdim 10 tane sattım. 30 tanesi duruyor. Malı karşıya geçirelim diyoruz, mal başı aşı parası alıyorlar. Malı karşıya geçiremiyoruz. Ankara’ya mal 28 gün önce, İstanbul’a 15 gün önce iniyor. Millet malını satıyor. Niye? Gün uzun. Buraya 14 gün önce geliyoruz, çıkış vermiyor bize” şeklinde konuştu.