Münevver Karabulut’un katili Cem Garipoğlu’nun mezarı, Karabulut ailesinin talebi üzerine savcılık onayıyla bugün açıldı. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı mezar kazılarak, kemikler DNA testi yapılması için toplanıp Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
Garipoğlu’nun mezarındaki kemiklerin kafatası ile ayrı yerde bulunması ve kefen olmaması büyük dikkat çekti.
“VARSA KEFEN PARÇALARI İSKELETTE BULUNUR”
Mezardaki kişinin Garipoğlu olup olmadığına ilişkin merak devam ederken, Adli Tıp Uzmanı Halis Dokgöz, canlı yayında önemli açıklamalar yaptı. Halk TV ekranlarına konuk olan Dokgöz, “Kemikler ve kafatasının ayrı olması kuşkuları artırıyor” diyerek şu ifadeleri kullandı:
Türkiye'de cesetler kefenle gömülür ya da cesetler bir bütünlük içinde bulunur. Normalde kefenin içinde, ya da hangi dini inanca göre gömüldüyse ona göre tabutun içinde vs. olması gerekir. Kefenle mi gömüldü onu bilmiyoruz. Kefenle gömüldüyse en asından bir takım parçalarının bulunması gerekir. Çürüyen kısımlarda bulunur, iskeletin kısımlarında gömülür. Dini inançlara göre gömüldüğü için insanlar kefenle gömülüp gömülmediğini bilemiyoruz. Ancak kefenle gömüldüyse parçaların mutlaka çürüyen kısımlarda ya da iskelette bulunur kefen parçaları.
“MUMYALAŞMA DEDİĞİMİZ DURUMLARDA CESET BOZULMAZ”
Adli Tıp Kurumu'nun değerlendirmeleri ön plana çıkacak. Bundan sonraki süreçte ne varsa bunlar rapor haline getirilecek. 10 yıl gibi uzun bir süre geçtiği için yumuşak bir doku bulmayı zaten beklemiyoruz. Sadece sabunlaşma dediğimiz mumyalaşma dediğimiz durumlarda ceset bozulmaz. Yumuşak doku kısmen kalabilir. Burada ise iskeletleşme var ama yine de gömülme esnasında bir bütünlük olması gerekir.