Cumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü Faik Öztrak gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Öztrak, Savunma Yürüyüşü'nün polis engeli ile karşılaşmasına tepki göstererek, "Vatandaşın savunma hakkına göz diken bir ülkede adalet olur mu? Adaletin olmadığı yerde mülk, huzur ve refah olur mu? Baro başkanları yürüyüş yaptılar ancak polis barikatlarıyla durduruldular. Bu demokrasi tarihinde hem de yargı tarihinde kapkara bir gündür" ifadelerini kullandı.
Öztrak'ın konuşmasından satır başları şöyle;
Test sayısı azaltılarak hasta sayısı düşürülmeye çalışılıyor. Sağlık Bakanı her gün milleti suçlayıp duruyor. Test sayısını azaltmak nereden çıktı? Hükümeti bir kez daha uyarıyoruz, bugün tedbirleri gevşetenler yarın takdire bahane aramasın.
CHP gerçekleri söylemeye devam edecek. Milletimizin sırtından doyanlarla mücadelemiz sürecek. Bugünler geçecek, bu memleketteki her çocuk geleceğe umutla bakacak.
'ÇİFTÇİNİN ZARARLARINI TELAFİ ETSEYDİNİZ'
Bu iktidarın elinde sofralarımızın bereketi kaçtı, vatandaşlarımız raflara elini uzatamaz oldu. Yaz geldi ama sebzenin meyvenin yanına yaklaşılmıyor. Vatandaşın tenceresinde aş değil dert kaynıyor. Milletimiz sadece korona ile değil pahalılık virüsüyle de mücadele ediyor. Ama Anadolu Ajansı'na bakarsanız Avrupa'nın en ucuz ülkesi Türkiye'ymiş.
Madem işler bu kadar iyiydi millete IBAN numarası gönderip ülkeyi dünyaya rezil edeceğinize vatandaşa para gönderseydiniz. Madem ekonomi ilk 10'a girecek kadar güçlüydü esnafın, çiftçinin zararlarını telafi etseydiniz ya. Maskeyi bedava dağıtamadınız ama takmayana ceza yazacağım diyorsunuz.
Erdoğan yeminini tutmadı, AKP Genel Başkanı oldu. Diğer parti genel başkanlarından hiçbir farkı yok. 97 milletvekilimiz hakkında 217 tane fezleke düzenlenmiş. Bunun 141'i cumhurbaşkanına hakaret suçlaması. Bununla bize gözdağı vermeye çalışıyorsanız şunu baştan söyleyelim, demirden korksak trene binmezdik. AKP Başkanlığı nerede bitiyor, cumhurbaşkanlığı nerede başlıyor belli değil.
'SARAY BU SESİ DUYMUYOR'
Saray, adaletin terazisinin ayarını bozuyor. 12 Eylül darbecilerinin bile yapamadığını bugün yapmaya hazırlanıyor. Baroları bölüp parçalamaya uğraşıyor. Baro başkanlarının neredeyse tamamı söz konusu düzenlemeye itiraz ediyor. Saray ise bu sesi duymuyor. Vatandaşın savunma hakkına göz diken bir ülkede adalet olur mu? Adaletin olmadığı yerde mülk, huzur ve refah olur mu? Baro başkanları yürüyüş yaptılar ancak polis barikatlarıyla durduruldular. Bu demokrasi tarihinde hem de yargı tarihinde kapkara bir gündür. Polis gerekçe olarak sadece Valilik izin vermedi diyor. Oysa Ankara Barosu Başkanı'nın açıklamalarına göre valiliğe yazılı bilgi verilmiş herhangi bir ret cevabı gelmemiş. Biz CHP olarak hukuk devleti için, savunma hakkı için mücadele veren hukukçuların her zaman yanında olacağız.