Son yıllarda usulsüzlük ve çeşitli nedenlerle tartışmaya neden olan ihalelere bir yenisi de Ankara-İzmir hızlı tren projesi nedeniyle eklendi.
''Cumhuriyet tarihinin en büyük ihalesi'' olarak da bilinen projede Danıştay 13. Dairesi, yerel mahkemenin kararına uyarak, ihalenin iptal şartlarının oluşmadığına karar verdi. Davayı kazanan ERG İnşaat dövizdeki dalgalanmayı öne sürerek yüzde 65 oranında ihale ücretine zam istedi. Ulaştırma Bakanlığı onay verirse, beraberinde 1,5 milyar dolarlık ek bir maliyet gelecek.
Odatv’ye konuşan davacı firma KMB’nin sahibi Faruk Akkum, “Bu işin sonuna kadar takipçisi olacağı, gerekirse en üst yargı organına kadar gideceğiz” dedi.
TARTIŞILAN BANKADAN KREDİ
Odatv’den Eneshan Solmaz’ın haberine göre, Ankara-İzmir YHT yolu ihalesi 14 Ekim 2020''de "pazarlık usulüyle" 2 milyar 163 milyon Euro bedelle ERG İnşaata verildi. Dış finansmanlı proje kapsamındaki iş için, İngiltere ile 2.3 milyar dolarlık finansman kredi anlaşması imzalandı.
Bu krediyi veren banka ise adı "kara para" aklamaları ile gündemden düşmeyen İsviçreli Credit Suisse ''den başkası değildi.
HUKUKA AYKIRILIK İDDİALARI VAR
"Dünyanın en büyük ihalesi" olarak ifade edilen Ankara İzmir hızlı tren projesi 2020''deki ihale tarihinden itibaren hiç gündemden düşmedi.
Uluslararası finansmanlı işlerde Avrupa Birliği Dış Yardım Sözleşme Usulleri Uygulama Kılavuzu(PRAG) kurallarına göre hazırlanması gerekirken bu kurallara uyulmadığı öne sürüldü. Dış finansmanlı ve 5 milyon Euronun üzerindeki her ihalenin "açık ihale" usulüyle yapılması gerekirken ERG İnşaata verilen ihale "pazarlık" usulüyle yapılmıştı. İhalede teknik yeterlilik kriterleri de görmezden gelinmişti.
YARGIYA TAŞINDI
Tüm bu gerekçelerle ihalenin usule aykırı olduğu öne sürülerek Ankara 15.İdare Mahkemesine dava açıldı. Mahkeme ise ihaleye onay verdi.
Bunun üzerine KMB inşaat şirketi, temyiz sürecini işleterek davayı Danıştay''a taşıdı.
SAYIŞTAY’DAN ‘KAMUOYUNDAN SAKLANDI’ AÇIKLAMASI
Danıştay''a yapılan başvuruda, ihalenin temel ilkelerinden olan "rekabet ve şeffaflık" ilkelerinin ihlal edildiğini, ihalenin "davet" usulüyle yapıldığını, "usul" ve "esasın" tamamen hiçe sayıldığını öne sürdü.
Gerçekten de dava süreci sırasında Sayıştay''ın raporunda ortaya çıktı ki; Ulaştırma Bakanlığı tarafından verilen 9 dev ihalenin sonucu kamuyorundan saklanmıştı. Saklanan ihalelerin bedeli 93 milyar 895 milyon Türk lirasıydı. Saklanan ihalelerden biri de 2 milyar 163 milyon Euro bedelli Ankara-İzmir hızlı tren yolu ihalesiydi.
İhaleyi alan firma ERG İnşaat şirketiydi. Daha önce de 4 milyar TL değerindeki "Yap-İşlet-Devret" modelli Adana-Pozantı karayolu ihalesi ile gündeme gelmişti. CHP milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, bu ihalede 156 milyon Euroluk kamu zararı olduğunu öne sürmüştü.
DANIŞTAY ONAY ÇIKTI
Hiç gündemden düşmeyen İzmir Ankara hızlı tren yolu ihalesine son noktayı ise geçen hafta Danıştay 13. Dairesi koydu.
Başkan Nevzat Özgür, üyeler Süleyman Hilmi Aydın, Dr.Hasan Gül, İlker Sert, Fatih Mert Alkış, oy birliği ile Ankara 15.İdare Mahkemesinin kararını yerinde bularak, ihaleyi "bozma" nedenlerinin bulunmadığına karar verdi.
1,5 MİLYAR DOLARLIK EK MALİYETİ VAR
Davayı kazanan ERG İnşaat, dövizdeki dalgalanmayı öne sürerek yüzde 65 oranında ihale ücretine zam istedi. Bu da yaklaşık 1,5 milyar dolarlık yeni ek bir maliyeti beraberinde getirecek.
ERG İnşaat şirketinin ek zam talebinin bu hafta içinde Ulaştırma Bakanlığı tarafından görüşülerek bir karara bağlanacağı belirtiliyor.
EN ÜST YARGIYA TAŞINACAK
İhalenin iptali için Danıştay’a giden KMB firmasının sahibi Faruk Akkum, gerekçeli kararın henüz ellerine ulaşmadığın belirterek, “Bu işin sonuna kadar takipçisi olacağız, gerekirse en üst yargı organına kadar gideceğiz. Bu ihalenin usulü, keşfi her şey hatalı” dedi.
ERG İnşaat''ın ek zam talebi istediğine ilişkin durumu değerlendiren Faruk Akkum, “Bu durumdan haberim yok. Ancak zaten dövizle yapılmış bir ihale. Avrupa Merkez Bankası’na göre en yüzde 9.75’tir ve bunun üzerine çıkamazlar” ifadesini kullandı.