Ortak alfabenin Türk birliğinin habercisi olduğunu belirten Bahçeli, Türk dünyasına birlik ve beraberliğin cemresinin düştüğünü ifade etti. Bahçeli, 'Tarihi baştan yazmak elimizde. Türk Birliği hayal safhasında kalmamalı' dedi.
'Devşirilen, demlenenlere aldırmıyoruz' diyen Bahçeli, 'Dönen dönsün, biz yolumuzda dönmeyiz' ifadelerini kullandı.
TRUMP İLK DÖNEMDEN FARKI OLMALIDIR
İsrail'in durdurulmasının şart olduğunu söyleyen Bahçeli, 'İki devletli çözümün dünya için sükunet sebebi' açıklamasını yaptı. ABD seçimlerinde Donald Trump'ın zaferini de değerlendiren Bahçeli, "Biden'ın Erdoğan'ı devirme planı tuzla buz olmuştur. Trump ilk döneminden farklı olmalıdır" şeklinde konuştu.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle;
Dünyayı Türkçe okuyuşumuzun, Türkçe bakışımızın dayanağı merhum Ziya Gökalp'in düşünce temelinde oluşmuş ve olgunlaşmıştır. Atatürk'ün söylediği gibi Türk demek aynı zamanda Türkçe demektir.
'DÖNEN DÖNSÜN, BİZ YOLUMUZDAN DÖNMEYİZ'
Dönen dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan. Dönenlere, devşirilenlere, demlenenlere, satanlara, saklananlara, kaçanlara, kaypaklara, korkaklara aldırmadan bizim yolumuz Türk devridir. Fırat'ın kenarında bir kuzuyu canavar kapsa dert bizim derdimizdir. Dünyanın neresinde bir Müslüman ıstırap çekse gece başımızı koyduğumuz yastığın taş kesilmesi mukadderdir.
Tarihi baştan aşağı yeniden yazmak elimizdedir. Bu fırsat kaçmamalıdır. Biz Türk milliyetçisi olarak doğduk, öyle yaşadık, öyle de öleceğiz. Hayatımızın özü ve özeti bu şekildedir. Dünya çapında sıcak çatışmalar çıta yükseltiyor. İnsanlık dehşet sarmalına hapsedildi. Mazlum milyonlar can çekişmekte. İsrail kanlı saldırılarını bölgenin tamamına aşama aşama genişletme hevesindedir. İsrail'in durdurulması ateşkes rejiminin temini, iki devletli çözüm sükunet gereğidir. Barışa geçilmesi yalnızca savaşan tarafların değil başta Türkiye olmak üzere tüm ülkelerin çıkarınadır.
CHP'ye eleştirilerde bulunan Bahçeli, "Onlar dönsün dursun dikkat etsinler fazla dönüş denge kaybına da yol açabilir. Dönen dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan. Dönenlere devşirilenlere demlenenlere, kaçanlara, korkaklara aldırmadan bizim yolumuz Türk devrimidir ve Türkiye yüzyılıdır... Bu fırsat kaçmamalı, tarihi baştan ayağa yeniden yazmak elimizdedir. Sistemli ve şiddetli tahriklere aldırmayacağız. Kuru gürültülere pabuç bırakmayacağız. Türk birliği hayal safhasında kalmamalı" ifadelerini kullandı.
'YAPTIĞIMIZ VE SÖYLEDİĞİMİZ HER ŞEYİN ARKASINDAYIZ'
Abdullah Öcalan çağrılarına ilişkin açıklama yapan Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"Bölücü terör örgütü için son yaklaşmıştır. Silah varsa siyaset yoktur. Şiddet varsa sevgi ve barış dili kupkurudur. MHP milli birlik ve kardeşliğin yanındadır. Yaptığımız ve söylediğimiz her şeyin arkasındayız. Biz gelecek seçimlerin hesabını değil, gelecek nesillerin hesabı içindeyiz. Torunlarımızın aynı felakete maruz kalmasını istemiyoruz. Terörün bitmesi milli ülküdür. Vatan tehdit altındayken oy düşünmeyiz. Kürt kardeşlerimizle kucaklaşıyoruz. Kara kampanya sahipleri ise sorunlardan besleniyor. Terör bitecek bölücülük tasfiye edilecektir"
'VATAN TEHDİT ALTINDAYKEN OY VE SEÇİM İLE HAREKET ETMEYİZ'
Vatan tehdit altındayken, oy ve seçim endişesiyle başımızı kuma gömmek bizim kitabımızda yazmaz. Terörün bitmesi milli ülküdür. Kürt kardeşlerimizle kucaklaşarak geleceğe ve geçmişe sadakat nişanemizdir. Değil elimizi gövdemizi dahi sıra dağların altına yatırmaya hazırız. Siyasi ganimet avına heveslenen zübüklere Türk milleti en etkili cevabı verecektir. Terör bitecek, gayemiz buna yöneliktir.
KONSER ELEŞTİRİSİ: CHP'li belediyelerin konser şölenlerinde israfa gömülmeleri, vatandaşlara bir tas çorbayı çok görmeleri kepazeliktir. Halkımızdan utanmadınız Allah'tan da mı korkmadınız! Belediye başkanlarının bugünden Cumhurbaşkanlığına soyunması namertliktir.
'İŞİ GÜCÜ BIRAKIP BUGÜNDEN CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINA SOYUNMALARI İSTANBUL VE ANKARA'YA NANKÖRLÜK': CHP'li belediyelerin konser şölenlerine hazine kaynaklarını peşkeş çekmeleri, sıra vatandaşa gelince bir tas çorbayı reva görmeleri kepazeliktir. Neymiş bir sanatçıya ödenen 65 milyon değil de 45 milyonmuş. Hadi halkımızdan utanmadınız, Allah'tan da mı korkmadınız. Belediye başkanlarının işi gücü bırakıp bugünden cumhurbaşkanlığı adaylığına soyunmaları İstanbul ve Ankara'ya nankörlüktür. Milletimiz bu iş bilmez kifayetsiz muhterislere muhtaç olmamalıdır.
Türk ve Türkiye Yüzyılı'nda ayak bağları çözülüp atılacaktır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi imkanları ile toplumsal ayrışmanın izleri yönetimde kaynaşma ile silinecektir. Milli hedefleri maksimize edip iç ve dış tehditleri minimize etmek ortak görevimizdir. Bugüne kadar Türkiye'de kimse ikinci sınıf muamelesi görmemiştir; kimse bu ülkenin zencisi sayılmamıştır. Türkiye etnik ve mezhebi toplulukların gevşek koordinasyonu ile kurulmadı. Ne Kürt kardeşlerimiz ne Alevi kardeşlerimiz göz ardı edilecek değersizliğe havale edilmemiştir.