Kıymetli dostlarım hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyor anlamlandıramadığım bazı detayları sizlerle paylaşmak istiyorum…
Türkiye’nin M3 para arzı 2021’den bugüne 3.9 trilyondan 12.6 trilyona yükselmiş. Bu kadar para basılan bir dönemde enflasyon düşer mi, hayır…
Peki sen teknoloji ağırlıklı bir sanayi üretimi ihracatı yapmazsan, temel gıda maddelerini hatta ekmek yaptığın buğdayı bile dışarıdan alırsan bu kadar büyük dış ticaret açığı ile dolar düşer mi, hayır!!!
Bu söylediklerim iktisat kuramı, yani yer çekimi kadar net.
Şimdi gelelim piyasalara. Borsada yaşanan bahar, insanların başına iş açacak cinsten çünkü “biz de kazanalım” diye borsaya elindeki iki kuruşu yatıran ufak yatırımcılar, büyük yatırımcıya para kazandırmaya devam ediyor.
Dolarda KKM devri bitince Varlık Fonu desteği ile anormal şekilde yükseldiği imajı oluşturulan bir borsa ile piyasalar yine manipüle edilmekte. Adam, maaşı yatırmış bir şirketin kağıdını almış, sorsan şirketin yaptığı işi bilmiyor.
Geçen bir televizyonda da belirttim. Bu zamlar, bu vergiler bu dolar patlaması, bu çaresizlik bugünün, geçen haftanın, 2 senenin işi değil. Bu tam 20 yıllık kötü bir yönetim ve milletin yararına değil, oturdukları koltuğun faydasına yapılan projelerin neticesidir.
Kamu Özel İşbirliği projeleri, değişen ihale kanunları, en son KKM denilen zırva. Hangisi bu ülkeyi 2 adım öteye götürdü. Hangisi millî geliri artırdı, vatandaşları refaha kavuşturdu. Yavuz Sultan Selim Köprüsü maliyeti yaklaşık 1.5 milyar dolar.. Verdiğimiz garanti 35 dolar + KDV. Ayrıca her sene Amerika enflasyonu oranında artış. Şu anda yüksek Amerika enflasyonu ile 41 dolarları bulmuş durumda. 7 yılda günlük 40 bin garanti verilmiş. 4.3 milyar dolar ödemişiz yani bugüne kadar.
Zafer Havalimanı, 1 milyon geçiş garantisi verilmiş, geçen yolcu ortalama 6.000. Şimdi bu kadar hoyratça harcanan paralarla bu ülke nasıl ayakta durur bana birisi anlatsın. Hiç mi vicdanınız yok kardeşim sizin.
Sonra bize Vandal, mandacı ekonomist diyorlar.
Şimdi emekliler zam bekliyor, sadaka verir gibi %15-16 olmadı 17…
Kardeşim zam dediğin benzin zammı gibi olur %110. Ev kiraları gibi olur, çarşı pazar fiyatları gibi olur %250-300, elektrik zammı gibi olur %200.
Şimdi diyorlar ki “bu buhrandan ülkeyi ancak biz kurtarırız”. Bir kişi de çıkıp demiyor arkadaş bu ülkeyi bu duruma sokan kim? Kim bu ülkenin fabrikalarını satıp, 5 para etmez projelere gömdü parayı.
İki gün önce yağmur yağdı Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi, Mustafa Varank’ın kuzeni Sedat Varank’ın yaptığı Millet Bahçesi, kütüphanesi sulara gömüldü hatta vatandaşlar mahsur kaldı. Suların şelale gibi aktığı metroyu söylemiyorum bile. Seçim kazandırsın diye yalap şalap yapılıp, hizmete açılan, “biz yaptık oldu” denilen yerler bazı otobanlar gibi acınası halde.
Şimdi bir kez daha soruyorum size, bu ülke ekonomisi nasıl düzelir.
‘Müjde şuradan para geliyor’ kelimesinden artık midem bulanıyor. Yahu kardeşim, sizin işiniz borç para ile ülkeyi çevirmek değil, sizin işiniz üretim ekonomisi ile kendi kendine yeten bir Türkiye inşa etmekti… Ama 20 seneden beri gördük ki cüzdanları obeziteye tutulmuş bir iktidar yandaşı kitle harici, Türkiye’de ekonomik anlamda rahat uyuyan yok.
Bunun için başlıkta dediğim gibi; “Dünya yapay zekâ ile çağ atlarken, bizler algı ile yönetilmeye razı yatay zekâ ile olduğumuz yerde sayıyoruz...”