Bir ülke düşünün üretmekten vaz geçirtilmiş tamamen tüketen bir toplum haline gelmiş, neredeyse temel gıda maddelerini bile dışarıdan ithal eder bir noktada.
Nerede yıllar önce pelesenk olmuş yerli malı haftası. Şimdi BAE’den vergi muafiyeti ile tarım ürünü alacakmışız. Arkadaş böyle bir saçmalık ömrümde görmedim ben. Ne yetiştiriyorlar da ne satacaklar bize.
Liyakatsizlik ülkenin her yerinde hissettiriyor kendini. Siz kalkıp da aidiyet duygusu ile ülke yönetmeye kalkarsanız, sonuçlarının farklı olmasını beklemeyeceksiniz.
Türkcell genel müdürü 10 gün sonra görevinden ayrılmış. Berat Bey’in yakınıymış, Bilal Bey istememiş, iddia bu. Peki eğer doğru ise, ne kadar acı değil mi. Ülkenin dev kurumlarından birisini bir aile çekişmesine kurban etmek.
Önünde 5 yılın var eyyy AKP, bu 5 yılı bir sonraki dönem koltuğunu garanti altına almak için değil, ülkenin geleceğini garanti almak içim kullan. Palyatif önlemler ile günü kurtaracağına, pragmatik çözümler ile ülke geleceğine bir taş koy.
Çin’den ithal ettiğimiz birçok kalemi kendi ülkemizde yapamamak acizliktir. Dış ticaret açığı 100 milyar dolar, cari açık 60 milyar dolar kıyısında. 1 haziranda eksi 65 milyar olan swap hariç net rezerv 1 Eylül itibarıyla 58.9 milyar dolar oldu. Yani koca bir turizm sezonu, artan dolar yükselen faiz ve fahiş vergiler bile rezervimize derman olmadı.
Her gün yeni bir haber çıkıyor, şuradan para gelecek, buradan para gelecek. Sen 21 senede balık tutmayı öğrenemezsen, her kapıdan balık beklersin.
Türkiye’nin sorunu finansal değil, Türkiye’nin sorunu yapısal. Kimse bana kemer sıkmaktan, acı reçeteden bahsetmesin. Bugün iktidarın sürdüğü saltanata bakıldığında bizi sadece Avrupa değil, tüm dünya kıskanır. Ürettiğimiz bir çöp yok ama alınan vergilerden dolayı üretmediğimiz bir üründen üretenden çok para kazanıyoruz. E bu durumda ağustos böceği çalışır mı, karıncanın ürettiği her şeyden ondan çok fayda sağlıyor.
Doğal gaz ile beraber ciddi bir döviz talebi bizi bekliyor. Nasıl altından kalkarız diye bir Allah’ın kulu yorum yapmıyor .
Bankaların sendikasyon kredileri eğer geri ödenecek olursa, bu da piyasayı zora sokacak etmenlerden bir tanesi olacak.
Peki bu kadar sorun varken KKM boş durur mu… 125 milyar dolar karşılık TL mevduatı ile aynı zamanda potansiyel dolar talebi. Yarısı dolara geçeceğim dese, altından kalkacak bir paramız yok.
Tüm bu sorunlar bir araya geldiğinde 2024 Haziran ayında üç haneli doları görmek hayal olmaz Türkiye için..
Hayaldi, gerçek oldu.