Erdoğan, Mısır konusunda geri adım attı: Gönlüm birlikteliği arzu ediyor

Suudi Arabistan ziyaretinin ardından gazetecilerle söyleşi yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır konusundaki tavrından geri adım attı. Daha önce pek çok kez Mısır'daki yönetimin meşru olmadığını ifade eden Erdoğan, Mısır konusunda, 'Evin içinde kardeşler de tartışır, ilanihaye gitmez' dedi.

Suudi Arabistan''a resmi ziyaret düzenleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönüş yolunda gazetecilerle söyleşi gerçekleştirdi. Burada dış politika konusunda önemli açıklamalar yapan Erdoğan''ın Mısır hakkında verdiği normalleşme mesajları ise dikkat çekti. Erdoğan daha önce darbeci olarak nitelendirdiği Mısır hükümeti ile olan diplomatik bağları keserek, Müslüman Kardeşler olarak da bilinen İhvan Hareketi''ni destekliyordu.

''MISIRLA İLİŞKİLER DEVAM EDİYOR''

Mısır yönetimiyle olan ilişkilerin halihazırda devam ettiğini söyleyen Erdoğan, ''''Mısır’la şu anda alt düzeydeki, hatta istihbarat örgütlerimiz arasındaki ilişkiler devam ediyor. İş adamlarımız arasındaki ilişkilerimiz devam ediyor. Olumlu neticeler, üst düzeyde de bu adımların atılabileceği istikametindedir. Çünkü Mısır halkıyla Türk halkının birbiriyle ortak yanları çok çok ileri. Dolayısıyla biz Mısır halkını yok farz edemeyiz. Gönlümüz bir an önce şunu arzu ediyor; bu birlikteliği, beraberliği sağlayalım. Çünkü bunu sağladığımız anda bölgenin barışı, bölgenin birlikteliği çok daha ileri bir konuma inşallah taşınacaktır diye düşünüyorum'''' dedi.

''KARDEŞLER DE TARTIŞIR''

İki ülke arasındaki ilişkilerin rayına oturmaya başladığını söyleyen Erdoğan''ın ''kardeş'' benzetmesi ise dikkat çekti. Mısır ve Türk halkının kardeş olduğunu belirten Erdoğan, ''Evin içinde kardeşler de tartışır, ilanihaye gitmez'' dedi.

''İSRAİL''İN BİZE İHTİYACI VAR''

İsrail ile olan ilişkilerde Mısır''ın önemli bir yeri olduğu vurgulayan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: 

Mısır ve İsrail ile ilişkiler noktasında da tabii bölgede Türkiye olarak belirleyici bir ülke konumunda olmamız hasebiyle ipleri tamamen koparmamız bize bir şey kazandırmaz. Bizim yaklaşım tarzımız her zaman şu; bir iplik düzeyinde de olsa bağı koparmayacaksın, o bağı tutacaksın ki bir gün bu ilişki size lazım olabilir. Biz de bu anlayışla aramızdaki bu bağları koparmayalım istiyoruz.

Tabii İsrail’in Türkiye’ye ihtiyacı var. Gerçekçi olmak lazım; bölgedeki durumlar, hele hele barışa yönelik planlar noktasında bizim de ihtiyacımız var. Bu adımları bu şekilde atalım istedik. Attığımız bu adımların da isabetli olduğu görülüyor. Tabii hele hele Sayın Herzog gibi bir Cumhurbaşkanı’nın İsrail’in başında olması da bu ilişkilerde gerçekten barışa yönelik bir adım atılmasına vesile olmuştur. Temenni ederiz ki Sayın Başbakan ile de münasebetleri çok daha iyi bir konuma getirelim. Tabii Ramazan ayında İsrailli bazı aşırı grupların, radikal grupların Mescid-i Aksa’da meydana getirdikleri rahatsızlıklar, bizleri de ciddi manada rahatsız etmiştir.

Biz Sayın Herzog’a Hamursuz Bayramı ile bizim itikaf döneminin çakıştığını da söyledik; "İnşallah bu dönem böyle kavgalı gürültülü olmaz, çok daha sakin bir şekilde geçer" dedik ama maalesef arzu ettiğimiz gibi olmadı, yine sıkıntılar yaşadık. Temenni ederiz ki bundan sonra yaşamayız.

İlgili Haberler

Suudi Arabistan'dan Türkiye dahil 16 ülkeye yasak

Politika Haberleri