Habertürk yazarı Fatih Altaylı, Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu'nun Ayasofya'nın müzeye dönüştürülmesi kararnamesindeki Atatürk imzasının sahte olduğu iddiası köşesine taşıdı.
Halaçoğlu'nun bu iddasına "Atatürk’ten habersiz kararname!" diyerek şaşırdığını belli eden Altaylı, "İlginç bir iddia. Daha ilginci Atatürk’ün kendisinden habersiz, imzası taklit edilerek çıkarılmış kararname ile yapılan Ayasofya Müzesi’nin açılışına gidiyor" ifadelerini kullandı.
Altaylı'nın yazısının ilgili bölümü şöyle:
İYİ Partili Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Ayasofya’nın müzeye dönüştürülmesi kararnamesindeki Atatürk imzasının sahte olduğu iddiasında.
Diyor ki: “Atatürk’ün böyle bir imzası yok, bu kararname Atatürk’ten habersiz çıkarıldı.”
Yıl 1934.
Atatürk’ten habersiz kararname!
İlginç bir iddia.
Daha ilginci Atatürk’ün kendisinden habersiz, imzası taklit edilerek çıkarılmış kararname ile yapılan Ayasofya Müzesi’nin açılışına gidiyor.
Konuyu Bardakçı’ya sordum bir kez daha dün.
“O dönemde Atatürk’ten habersiz böyle bir şey mümkün mü?” diye yanıtladı.
Zaten 16 yıl önce Danıştay bu kararnamenin gerçek ve geçerli olduğuna hükmetti.
Ayrıca bugün bunun bir önemi de yok.
Bu kararname ister yargı kararıyla kesinleşmiş olduğu üzere gerçek, isterse Yusuf Hocamın iddia ettiği gibi sahte olsun bugün Ayasofya’yı yeniden ibadete açmak isteyenin önünde bir engel teşkil etmez, edemez.
Ayasofya’yı yeniden ibadete açmak için ne bir mahkeme ilamına ne bir Danıştay kararına gerek var.
Hatta önceki gün İyi Parti’nin TBMM’de reddedilen teklifi gibi bir Meclis kararına dahi gerek yok.
Ayasofya’yı yeniden ibadete açmak için tek bir imza yeter.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tek imzalı, altında kendi imzasının bulunduğu bir “Başkanlık kararı” ile Ayasofya Camii’ni bir ibadet mekanı haline getirebilir.
Bu kadar kolay, bu kadar basit, bu kadar zahmetsiz bir iştir.
Daha önce bu konu gündeme getirildiği zaman Erdoğan’ın yanıtı “Siz hele önce Sultanahmet Camii’ni bir doldurun bakalım” olmuştu.
Eğer Cumhurbaşkanı, Sultanahmet’in dolduğuna ikna olmuşsa, iş bir imzasına bakar.