Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan Çin'den getirilen aşının testlerine gönüllü katılmıştı. Özkan aşıyı olduktan sonraki süreci ve yaşadıklarını anlattı. Şimdilik sonuçların çok iyi olduğunu belirten Özkan, iki doz aşı sonrasında belirgin bir sağlık sorunu yaşamadığını yalnızca baş ve kas ağrısı çektiğini söyledi.
Sinovac firmasının CoronaVac isimli aşısının gönüllü çalışmalarına katılan isimlerden olan Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Rektörü Özlenen Özkan, Hürriyet gazetesine aşı yaptırdıktan sonraki sürecini anlattı.
"SONUÇLAR GAYET İYİ"
İki doz aşıdan sonra eşi Prof. Dr. Ömer Özkan ve kendisinin vücudunda ortaya çıkan etkileri anlatan Özlenen Özkan, şunları söyledi: "Antikorlarımız çok yüksek seviyede. Cihazın ölçtüğü değerlerin de üstünde antikor oluşmuş olması söz konusu. Bu sonuçların ne kadar efektif olduğu ve ne kadar uzun süreceği hakkında şu anda kimsenin bilgisi yok. Bunu zaman gösterecek. Ancak şu aşamada elde ettiğimiz sonuçlar gayet iyi.
"BİRAZ BAŞ AĞRIM OLDU"
Bize yapılan aşının master plasebo (boş aşı, yani tuzlu su) olma ihtimali vardı. Ama plasebo olmadı, eşim de ben de aşıya denk geldik. Aşıyı iki doz halinde yaptırdıktan sonra belirgin bir sağlık sorunum olmadı. Biraz baş ağrım ve kas ağrım oldu. 2'nci dozu olduktan sonra halsizlik yaşadım.
"AŞININ CİDDİ BİR YAN ETKİSİ YOK"
Aşı çalışmalarının uygulandığı merkezlerde ve üniversite hastanemizde yapılan uygulamalarda da gördüğümüz kadarıyla aşının çok ciddi bir yan etkisi yok. Aşı olanlar arasında hastalığa yakalandığını düşünen insanların da bu süreçte hastalıkları çok ağır seyretmedi. Bu da bize ümit veren bir şey. Aşı sonuç olarak şu an elimizdeki en güçlü silah.
"ANTİKOR SEVİYEMİZ ÇOK DAHA YÜKSEK"
Ailemde korona virüse yakalananlar oldu. Onlar hastalığı geçirmiş olmasına rağmen, antikor seviyelerini ölçtüğümüz zaman bizdeki antikor seviyesinin çok daha yüksek olduğunu gördük. Aşının, hastalığı geçirmenin sağladığından daha fazla bağışıklık sağlaması son derece ümit veren bir sonuç."
Aşı karşıtlarına seslenen Özkan, şu çağrıyı yaptı:
"Bu yaklaşımı şuna benzetiyorum: Bir deli bir kuyuya taş atıyor, kırk akıllı çıkaramıyor. Bilim insanlarının tavsiyelerine kulak vermelerini rica ediyorum. Aksi halde eski günlerimize dönmemiz mümkün değil. Aşıyı olabildiğince geniş kitlelere uygulamaktan başka çıkar yol yok. Ancak bu salgını durdurursak ekonomide ve eğitimde yaşadığımız aksamaları da giderebiliriz. Böylece eski günlere dönmeyi hızlandırabiliriz."