Birgün'den İsmail Arı'nın haberine göre Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı Polis Akademisi Başkanlığı “Türkiye’deki Suriyeliler ve Sınır Ötesi Güvenli Bölge Raporu’nu” yayımladı. Raporda, Suriye’den hububat ve bakliyat satın alındığına ilişkin itiraf niteliğinde ifadelere yer verildi.
“Hasat edilen tarım ürünlerden arpa ve buğday yerel halkın talebiyle Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), mercimek, nohut ve patates ise Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından satın alınmaktadır” denen raporda, Suriyeli çiftçilere Yerel Meclis aracılığıyla fide, fidan, gübre ve tarım ilacı dağıtımı yapıldığı ifade edildi.
YARIYA YAKINI DÖNMEK İSTEMİYOR
Raporda, yapılan saha çalışmalarının sığınmacıların Türkiye’de kalış süresi uzadıkça dönme isteği azaldığını gösterdiği de belirtildi. Türkiye’deki sığınmacıların sadece yüzde 56,1’inin ülkelerine geri dönmek istediği ifade edilen raporda, Lübnan, Ürdün, Irak ve Mısır’a göç etmiş Suriyeliler arasında ülkelerine geri dönmek isteyenlerinin oranının Türkiye’ye göre daha fazla olduğu aktarıldı. Bu ülkelerdeki Suriyelilerin yüzde 75,2’sinin kendi ülkelerine dönmek istediği de belirtildi.
‘10 MİLYON SURİYELİ TÜRKİYE’NİN KONTROLÜNDE’
“Türkiye’de bulunan yaklaşık 3,6 milyon Suriyeli’nin yanında Türkiye’nin nüfuz alanında olan İdlib’de 3,4 milyon ve harekât bölgelerinde ise 2,3 milyon insan bulunmaktadır. Yani toplamda Türkiye’nin nüfuzu altında olan 10 milyon Suriyeli söz konusudur” denilen raporda öne çıkanlar, şu şekilde oldu:
-Suriye’nin Türkiye’nin kontrolündeki bölgelerinde, eğitim, sağlık, adliye, emniyet, yerel meclis ve müftülük personeli olan yerel çalışanların maaşlarının da PTT tarafından ödeniyor
-Türkiye, bugüne kadar 10 bin 524 Suriye polisi yetiştirdi. Ayrıca, ticarete, tarıma ve yeni istihdam alanlarına dönük projeler için hibe sağlandı.
-Aynel Arab, Telabyad, Kamışlı ve Rasulayn gibi önemli yerleşim yerlerini de içine alan 480 kilometrelik bir alanda, Türkiye burada 10 bölge, 140 köy kurmayı planlıyor. Bölgelerde 30’ar bin, köylerde ise 5’er bin kişilik nüfusun yerleştirilmesi tasarlanıyor.