İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Şenol Sunat, Mesleki Eğitim Merkezleri''nin çırak yetiştirmek yerine özel şirketlerin mevcut çalışanlarına teşvik aldığını iddia etti. Sunat Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer''e, "Şirketler çalışanlarını bu kapsama alarak sigorta giderleri ve asgari ücretin yarısını devlete fatura etti. 900 bin kişi kayıt olduysa bunun 700 bini işletmelerin personeli. 40- 50 yaşındaki bir kişiden çırak ve kalfa olur mu" diye sordu.
TBMM Genel Kurulu’nda bugün, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2023 Yılı Merkezi Bütçe Kanun Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşülüyor. İYİ Parti Ankara Milletvekili Şenol Sunat, bütçe konuşmasında AKP Bursa Milletvekili Zafer Işık’ın İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs’e yaptığı yumruklu saldırıyı kanadı. Sunat, “Hiçbir ahlaksız yumruk bizi hakkın ve hakikatin yolundan ayırmayacak” dedi.
EĞİTİMİN BÜTÇE İÇİNDEKİ PAYI AZALDI
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesinin hayal kırıklığı olduğunu ifade eden Sunat, Rakamsal olarak artmış ancak genel bütçe içerisindeki oranı azalmıştır. ‘Eğitime büyük pay ayırdık’ demeyin. Milleti kandırmayın” dedi.
Sunat’ın konuşmasından öne başlıklar şöyle:
“TÜİK’İ GEÇTİNİZ"
Sürekli derslik ve öğretmen sayısı ile ilgili 2002 verileriyle karşılaştırıyorsunuz. Ya öğrenci sayısı arttı ülkede. Nüfus arttı. Aynı derslik sayısı aynı öğretmen sayısıyla kalmasını mı bekliyorsunuz? Abartıcı ve ayartıcı şekilde algı yönetmeye çalışıyorsunuz TÜİK’i geçtiniz.
"ÇOCUK İŞÇİ SAYISI 2 MİLYONA DAYANDI"
Nüfusumuzun 23 milyonu çocuk. Bu çocukların 11 milyonu derin yoksul. 6 milyonu açlık sınırında. 5-17 yaş arası 1 milyon 200 bin çocuk okulda kaydı yok. Çocuk işçi sayısı 2 milyona dayandı. Yaz dönemi 5 milyonu buluyor. Milyonlarca çocuğun okula aç gittiği ülkemizde AK Parti iktidarının bütçe tercihlerini kimden yana kullandığına bir örnek, 2021 yılı bütçesinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın ihtiyaç fazlası olarak kaydedilen 62 milyar niçin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’na aktarıldı? Bu para nerede? 5’li çeteye mi verdiniz?
"BİR ÖĞÜN AYDA BİN LİRAYI AŞIYOR"
Sözde fırsat eşitliğinden hiç durmadan bahsediyorsunuz. İşte en önemli konulardan biri de çocuklarımızın doğru dürüst beslenmesidir. Bu konu gündeme geldiğinde ‘1 milyon 800 bin öğrenciye yemek veriyoruz’ dediniz. O söylediğiniz taşımalı öğrenciler. ‘Biz okul öncesinde 400 bin çocuğa yemek veriyoruz’ diyorsunuz. İstanbul Milli Eğitim Bakanlığı’nın web sayfasına bakın rakamları görürsünüz. Öte yandan üniversite öğrencilere bakın. Ailelerin ayırdığı sınırlı bütçesinin büyük bir kısmı beslenme giderlerine gidiyor. Bir tost en ucuz 25-30 TL. Bir öğün ayda bin lirayı aşıyor. Üniversite öğrencilerimizin aldığı burs kredi tutarı neye yeter?
"860 BİN KIZ ÇOCUĞU EĞİTİME ULAŞAMIYOR"
Denetim olmadığı için zorunlu eğitimde olması gereken çocuklar okula gidemiyor. 860 bin kız çocuğu eğitime ulaşamıyor. Adrese dayalı sistemle karşılaştırdığınızda hepimizi derinden etkileyen toplumda infial uyandıran 6 yaşında bir kız çocuğunu istismara uğrayıp evlendirilen bir kız çocuğu gündemde. Böyle çocuklar okula devam etseydi, birileri bu konuyu fark ederdi sayın bakan. Kaç çocuk var böyle araştırıyor musun? Daha ne dramlar var böyle biliyor musunuz?
"96 BİN 500 ADAYIN SIFIR ÇEKTİĞİNİN FARKINDA MISINIZ"
Üniversiteye giriş sınavında YKS’de baraj uygulaması kaldırıldı. Vakıf üniversiteleri kontenjanlarını doldurdu. Mutluluk duyabilirler ama çok sayıda adayın eksi netle lisans ve ön lisans bölümlerine yerleştiği ortaya çıktı. 2022 Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı’nda 96 bin 500 adayın sıfır çektiğinin farkında mısınız? 127 devlet üniversitesine ayrılan bütçe 134 milyar küsür. Yahu tek başına Oxford Üniversitesi’nin bütçesinden daha az. Üniversitelerden bilim mi bekliyoruz, araştırma mı bekliyoruz bu şartlarda?
"ÖVÜNDÜĞÜNÜZ RAKAM MEMNUNİYETTEN DEĞİL, MECBURİYETTEN"
Atama yapılacak söylentilerine dahi sevinen yüz binlerce öğretmen ve her yıl mezun olan 50 bine yakın öğretmen olma hayali kuruyor. Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurumu arasında pedagojik formasyon ve öğretmen arzı konusunda ortak bir kararınız neden yok? 20 yıllık iktidarınızda 8 bakan ve hiçbir bakan öğretmen yetiştirme politikasında niçin bir ilerleme kaydetmedi. Engelli öğretmenler atama bekliyorlar. Verdiğiniz sözü tutmanızı bekliyorlar. Sözde Öğretmenlik Meslek Kanunu gereği başöğretmenlik ve uzmanlık sınavı yapıldı. Mevcut maaşlarıyla geçinmekte zorlanan öğretmenlerimiz bin lira fazla maaş alma umuduyla çareyi sınava girmekte buldular. Övündüğünüz bu katılım oranı memnuniyetten değil, mecburiyettendir. Özel okullarda asgari ücretin altında öğretmenler çalıştırılıyor. Bu konuda neden düzenleme yapmadınız sayın bakan?
"SAYIN BAKAN 40- 50 YAŞINDAKİ BİR KİŞİDEN ÇIRAK VE KALFA OLUR MU?"
Sayın bakan size en çok çalıştığınız konudan soracağım. Mesleki eğitim konusu. Mesleki eğitim okullarının döner sermaye gelirlerini arttırmakla övünüyorsunuz. Bu okulların temel amacı eğitim öğretim ve istihdam arasındaki bağı güçlendirip köprü görevi yapmak mı yoksa sadece kar amacı gütmek mi? Faaliyet karlarını da bizimle paylaşır mısınız? Bu okulların büyük bir kısmının özel sektöre üretim yaptırıp kendi adına fatura kestirdiğinden de haberiniz yok mu sayın bakan? Gelelim Mesleki Eğitim Merkezlerine… Eski adıyla çıraklık okullarına. Bütün meslek liselerinde disiplin ve devamsızlık sorunu olan ve maddi imkanları olmayan çocukları mesleki eğitimlere kaydırdınız. Teşvikten yararlanmak isteyen bütün büyük şirketler kapınıza dayandı, iş çığırından çıktı. Bu program amacına hizmet etmiyor. Çırak yetiştirmeyi bırakın, mevcut çalışanına teşvik alıyor. Şirketler çalışanlarını bu kapsama alarak sigorta giderleri ve asgari ücretin yarısını devlete fatura etti. 900 bin kişi kayıt olduysa bunun 700 bini işletmelerin personeli. Hangi personel ile bu personeli denetleyeceksiniz? Siz açtığınız 750 kişilik müfettişlik kadrosunu bile dolduramadınız. Neden? Çünkü müfettişliği maddi ve manevi itibarsızlaştırdınız. Sayın Bakan 40- 50 yaşındaki bir kişiden çırak ve kalfa olur mu?"