İzmir'deki Rıza Bey Apartmanı...Ortaya çıkan rapor acı gerçeği gözler önüne serdi!

İzmir depreminde 37 kişinin öldüğü Rıza Bey Apartmanı'nın bilirkişi raporunda ihmaller zinciri ortaya konuldu. Binanın izinsiz ve kontrolsüz tadilatlar geçirdiği belirtildi. Bilirkişi raporunda ayrıca idari mercilerin de sorumlu olduğu belirtildi.

İzmir depreminde 37 kişinin hayatını kaybettiği Rıza Bey Apartmanı'na ilişkin Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi ve Maden Fakültesi öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyetince hazırlanan rapor, davanın görüleceği İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Dava dosyasına giren raporda projedeki beton malzemesi basınç dayanımının "20 megapascal" olarak belirlendiği ancak binadan alınan beton karot numunelerine yapılan ölçümlerde 8,27 megapascal gibi sonuçlara varıldığı belirtildi.

Yapının yatay yük taşıma kapasitesinin, beton dayanımının projede verilenden daha az olması nedeniyle önemli ölçüde azaldığı kaydedilirken, düşük beton basınç dayanımı nedeniyle kolon kesme kapasitelerinin de yaklaşık yüzde 23 oranında azaldığı ifade edildi. Hazırlanan statik projenin inşaat mühendisleri odası ve belediye tarafından onaylandığı ancak yönetmelikte öngörülen minimum boyutlar, donatı miktarları ve detayların, kontrol ve onay mekanizması tarafından yeterince kontrol edilmeden projeye onay verildiğinin anlaşıldığı vurgulandı.

Raporda, yapıldığı dönemin mesleki bilgi ve tecrübe düzeyini yansıtan tasarıma sahip binanın, bugünkü imkanlarla değerlendirildiğinde, 1975 Deprem Yönetmeliği'nin öngördüğü "güvenlik düzeyini" sağlayamadığı görüşüne ulaşıldığı belirtildi. Projedeki çatı sisteminin, Rıza Bey Apartmanı'na ait uydu görüntüleriyle uyumlu olmadığının da tespit edildiği kaydedildi.

"PROJELENDİRMEDEKİ EKSİKLİKLER..."

Bayraklı Belediyesi Deprem Etüt Merkezi ve Yapı Laboratuvarı tarafından hazırlanan 25 Nisan 2012 tarihli "Bina Deprem Riski Değerlendirme Raporu"nun 4. maddesinde 2005'te meydana gelen deprem sonrasında kolon-kiriş bağlantı noktalarında çatlakların oluştuğu ve bu bölgelerin epoksi ile tamir edildiği bilgisi de bilirkişi raporunda yer alırken, şöyle denildi:

"Ancak Bayraklı Belediyesinden alınan yapı arşiv dosyasında söz konusu epoksi enjeksiyon ile taşıyıcı sistem tamiratına yönelik herhangi bir proje, doküman veya yapı ruhsatına rastlanmadığı, bu esaslı tamirat işleminin heyet tarafından enkazda yapılan inceleme ve tespitlerde de görüldüğü, belediye tarafından da tespit edilen bu izinsiz esaslı tadilatla ilgili herhangi bir idari işleme dair kayıt olmadığı tespit edilmiştir. Belirlemeler ışığında Rıza Bey Apartmanı binasının projelendirmedeki eksiklikler, malzeme özelliklerindeki yetersizlikler, uygulama ve işçilik hataları, yapım denetimindeki yetersizlik nedeniyle yıkılmış olduğu görüşüne varılmıştır. Ayrıca yapının daha önce deprem nedeni ile hasar aldığı, bu hasardan sonra projesiz, izinsiz ve kontrolsüz bir tamirat işlemi geçirdiği tespit edildiğinden, bu işlemin de yapının tamamen yıkılmasında etkisi olabileceği değerlendirilmektedir."

"İDARİ MERCİLER DE SORUMLU"

Raporun sonuç bölümünde ise şu görüşlere yer verildi: "Binanın statik hesabında, etriye ve bina yer değiştirme hesaplarının Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik 1975 hükümlerine uygun yapılmaması nedeniyle statik proje müellifi ve statik-betonarme projeye onay veren merciler, mevcut beton mukavemetinin statik projede öngörülen beton sınıfını sağlamaması nedeni ile bina fenni mesulünün, sürveyanının ve bina müteahhidinin, yapının taşıyıcı sistem elemanlarında epoksi enjeksiyon ile projesiz, izinsiz ve kontrolsüz bir tamirat işlemi tespiti nedeniyle bu tamiratı yapan ve yaptıranların, söz konusu esaslı tadilatın yapıldığı sonradan kayıt altına alınmasına rağmen bu konuda idari işlem tesis edilmediğinden ilgili idari mercilerin sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır."


 

İlgili Haberler

Rıza Bey Apartmanı davasında kamu görevlileri yargılanacak!

Yaşam Haberleri