Olay, 4 Mart'ta Selçuklu Mahallesi'nde meydana geldi. Site ve polis merkezinin güvenlik kameralarının kaydettiği görüntülere göre Nimet Çokbüyük, sitenin bahçesinde komşularıyla otururken yanına gelen Esra Gündeş M. ile tartıştı. Kavga eden iki kadını komşuları aralamaya çalışırken, olaya Esra Gündeş M.’nin öğretmen eşi Sakıp Caner M. de dahil oldu. Sakıp Caner M., tartışma sırasında Çokbüyük'ü iterek yere düşürdü.
YÜZÜ KAN İÇİNDE KALDI
İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Nimet Çokbüyük, yanına gittiği polislere yaşadıklarını anlattıktan sonra Esra Gündeş M. ve eşi Sakıp Caner M.’den şikâyetçi olmak için darp raporu alıp polis merkezine gitti. Bu sırada polis merkezinin önündeki evrakı imzalayan Esra Gündeş M., polislerin önünde elindeki kalemi Nimet Çokbüyük'ün yüzüne sapladı. Yaşananlar karakoldaki polisleri şoke ederken, yüzü kanlar içinde kalan Nimet Çokbüyük sinir krizi geçirdi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER
Olayın ardından Nimet Çokbüyük ve M. çifti karşılıklı olarak birbirinden şikâyetçi oldu. Esra Gündeş M., emniyetteki ifadesinde Nimet Çokbüyük'ün kendisine saldırdığını öne sürerek, "Nimet'in yanına gittim. Nimet benim saçımdan tuttu ve başımı masaya vurdu. Elleri ile bana vurmaya çalıştı, tekme atmaya çalışırken yere düştü. Bana sürekli saldırıyordu ve bu sırada bana hakaret etti. Polis merkezindeyken Nimet yanıma yaklaşarak el ve yüz hareketleri yaptı. Yanıma doğru gelince aramızda arbede çıktı. Arbede sırasında ilk önce ben mi vurdum, o mu vurdu bilmiyorum" dedi.
SORGUSUNUN ARDINDAN SERBEST BIRAKILDI
Sakıp Caner M. ise ifadesinde olayın ilk başladığı sırada çocuğuyla ilgilendiği, Nimet Çokbüyük'ün hem kendisine hem de eşine hakaretler ettiğini öne sürerek, "Olayda, Nimet Çokbüyük'ün iddia etmiş olduğu gibi kendisine vurmadım, ittirmedim. Bu şekildeki suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum" diye konuştu. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Esra Gündeş M., sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
"KÖR OLABİLİRDİM"
Yaşadıklarını anlatan Nimet Çokbüyük, komşusu Esra Gündeş M.’nin sürekli sitedeki çocukları darp edip kulaklarını çektiğini öne sürdü. Son olarak kadının kendi çocuğunu hedef aldığını, bunun üzerine komşusunu birkaç kez uyardığını ifade eden Nimet Çokbüyük, şöyle konuştu:
"Sanırım uyarmamdan dolayı, sitenin bahçesinde komşularla otururken 'konuşalım' dedi, ben de kabul ettim. Ben konuşacağını düşündüm ama bana anahtarla saldırdı. Sonra eşi müdahil oldu ben kendimi korumaya kalkınca eşi tarafından da darp edildim, annemin ve babamın önünde çok büyük hakaretlere uğradım. Polisler geldi, benim darp raporum alındı. Sonra ifade vermek için karakola gittik. İfademin alınacağı bölüme doğru ilerlerken, bana kalemle saldırdı.
"ADALETE GÜVENİYORUM"
Kalem, gözümün 1.5 santimetre altına girdi. Kör olabilirdim. Bu olay beni çok yıprattı, hayatıma konsantre bile olamıyorum şu anda. Çünkü o insanları bu sitede görmek zorunda kalıyorum. Hâlâ tahrik ediliyorum ama sonuna kadar hakkımı arayacağım, hiçbir şekilde kendilerinin yaptığı yanlışı yapmayacağım. Adalete güveniyorum."
"BU İNSANLAR ÖĞRETMEN"
Her iki olayın meydana geldiği yerde güvenlik kameralarının olmasının kendisi için büyük bir şans olduğunu ve görüntüler de mağdur olan kişinin kendisi olduğunun açıkça görüldüğünü belirten Çokbüyük, "Bu insanlar öğretmen. Polislerin içinde ben kalemle saldırıya uğradım. İnsanlar bunlara çocuklarını emanet ediyorlar. O kadar tehlikeli ve vahim bir durum ki bu aslında. Bu insanlar okulda onlarca çocukla birlikteler ve baş başalar. Asıl önemsenmesi gereken en önemli konu bu ve bu insanlar hala eğitimlerine devam ediyorlar" diye konuştu.